''Hadi ama Nigel ben her zaman enerjiğim.''

''İçtiğin geceler hariç, o gecelerin sabahları korkunç birine dönüşüyorsun Harold.'' Bir süre her ikisi de susarken, kapının üstünde ki dijital ekrandan isimler okunmaya devam ediyordu. Çakma sarışın sesleri duyunca endişelenerek sormuştu ''Hastanede misin?''

Harry, onun görmeyeceğini bilse de kafasını sallamış ve daha sonra konuşmuştu ''Önemli bir şey değil Niall, kontrole geldim.''

Niall, yataktan kalktığını belli eden seslerden sonra tekrar atılmıştı ''Bir an başına bir şey geldi sandım, son zamanlarda hep bir yerlerine bir şey oluyor! Daha geçen gün merdivenden düştün...''

Harry, kahkaha atmıştı kısık sesle ''O kesinlikle senin suçundu o kadar dağınıksın ki...''

Niall, Harry'nin ev arkadaşıydı ve aynı zaman da beraber yaşamaya başladıkları üniversitenin ilk senesinde hemen yakın olmuşlardı.

Niall, homurdanırken Harry kendi isminin okunmasıyla Niall ile vedalaşmış ve telefonu kapatıp cebine koymuştu.

Kapıyı çalarak girmiş ve hemen ardından kapıyı kapamıştı. Karşısında ki adamın yanında ki hemşire bir süre Harry'de göz gezdirmiş ve hemen odadan çıkarken Harry ne yapacağını bilemeden ayakta beklemeye devam etmişti. O sırada Doktor Tomlinson, elinde ki kağıtları inceliyordu.

En sonunda kafasını kaldırdığında bilgisayardan Harry'nin ismini okumuştu ''Harry Styles...''

Kafasını kaldırıp, çocuğu süzerken dudaklarının kenarı kıvrılmıştı ''Hoş geldin.'' Gözlüğünü düzeltirken Harry'nin bilgilerinin yazılı olduğu kağıdı çıkartmak üzere yazıcıyı çalıştırmıştı bu sırada ellerini önünde birleştirip Harry'e dönmüştü.

''Nasılsın Harry?''

Harry, şaşkınca doktora bakarken boğazını temizlemiş ve karşısında ki koltuğa yerleşmişti ''İyiyim, Bay Tomlinson siz nasılsınız?''

''İyiyim, teşekkürler. Şikayetin neydi?''

Harry, bu anda bu kadar çekineceğini asla kestiremediği için şu anda oldukça kasılmış hissediyordu. ''Sertleşememek.''

Louis, gözlüğünü masaya bırakırken gözlerini kısarak Harry'i süzmüştü, bir yandan da yazıcı da ki kağıtları topluyordu. ''Şimdi bu hastalığın sende olup olmadığını anlamak için testler yapacağız bundan önce biraz konuşalım.''

''Kaç yaşındasın?'' Harry, bu soruyla şaşırsa da karşısında ki adamın gözleri o kadar sert bakıyordu ki şu anda aile soylarını sorsa, tek tek sayabilirdi.

''23 yaşımdayım.''

''Pekala, Harry. Belki sen de farklı bir şey vardır çünkü bu hastalık genellikle 50 yaş üzerinde ortaya çıkan bir şey, bu yüzden testlerin yanında sorular da sormam gerek.''

Harry, sadece kafasını olumlu anlamda sallarken Louis elinde ki kağıtları okumayı bırakıp artık tam anlamıyla karşısında ki adama dönmüştü ''Ne sıklıkla cinsel birliktelik kuruyorsun?''

Harry, çekinse de hemen iç çekmişti. Karşısında ki alt tarafı bir doktordu sorunlarını çözmek için buradaydı ne diyebilirdi ki?

''Genellikle her gece.''

Louis'nin gözleri şaşkınca açılırken dudakları öne doğru büzülmüştü ''Hmm, bu sayı biraz fazla sanki...'' Harry, doktorunun yaptığı eleştiriden rahatsız olmuş olacak ki hemen kaşları çatılmıştı.

Bunu gören Louis, hemen sakin bir gülücük bırakmıştı ''Seni yargıladığımı sanma, sadece hastalık olarak sıkıntı yaratabilecek bir şey.''

Please, Doctor! | Larry Stylinson [One-Shot]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin