Çağan:ne çok soru sordun.

Kıkırdadı.

Kumsal:tamam sormam.

Kısa bir sesizlik oldu. Ne yapacağımı düşündüm.

Kumsal:ne öğrnedim biliyor musun?

Diye sordu hevesle.

Çağan:ne öğrendin?

Diye sordum.

Kumsal:bebe-

Demesine kalmadan tuana odaya girdi.

Tuana:kumsal!

Diye bağırdı.

Tuana:söz vermiştin!

İkisine sırayla baktım.

Kumsal:unutum!

Abartılı bir şekilde eliyle ağzını kapatı.

Kumsal:özür dilerim!

Dedi ayağa kalkıp.

Kumsal:ama söylemedim.

Tuana güldü.

Tuana:sorun değil bebeğim.

Eğilip kumsalı öptü ama bir eli kumsalın omzundayken diğer eli karnındaydı.

Tuana:bir daha unutma ve kimseye söyleme.

Dedi göz kırpıp.

Kumsal:anlaştık.

Dedi ve göz kırptı.

Çağan:ne oluyor?

Dedim kaşlarımı çatıp.

Çağan:ne saklıyorsunuz benden?

Birbirlerine baktılar ve bana döndüler.

Tuana:hiçbir şey.

Kumsal:hiçbir şey.

İkisini de inceledim.

Çağan:ne saklıyorsunuz?

Diye sordum tekrar.

Kumsal:bir şey saklamıyoruz ki.

Dedi omzunu abartılı bir şekilde silkip.

Çağan:Kumsal?

Dedim iğneli bir şekilde.

Kumsal:gerçketen.

Dedi ve gitti.

Daha fazla yalan söylemeyeceğini anlamış olmalıydı.

Çağan:ne oluyor?

Diye sordum ayağa kalıp.

Tuana:ne olmasını istersin?

Ona merakla bakıyordum.

Çağan:ne saklıyorsun?

Tuana:hiçbir şey bebeğim.

Elebette inanmadım.

Çağan:tuana?

Dedim ama sadece masum bir şekilde bana bakıyordu.

Birkaç adımda yanıma yaklaştı ve bir kolunu boynuma doladı.

Çağan:benden ne saklıyorsun güzelim?

Kafasını omzuma yatırdı bir elim cebimde dururken diğer elimi belime koydum.

Tuana:tek senden değilki hepinizden saklıyorum.

Kaşlarımı çattım.

Çağan:neden saklıyorsun?

platonik (ÇT)Where stories live. Discover now