Bölüm 22

903 270 122
                                    

Orçun arkadaşlarını alması için otele araç göndermişti. Uçsuz bucaksız üzüm bağlarının ortasında tarihi bir taş ev heybetiyle göz dolduruyordu. Orçun'un eşinin ailesine ait bu evde zaman zaman toplanıyorlardı. Hayranlıkla eve bakıp el ele içeri girdiler. Manzaralı terasa kurulmuş masadan ilk Orçun kalktı. Kendine doğru el ele gelen çifte bakıp sırıttı.

"Ercü terfi almışsın"

Ercüment sırıtarak keyifle "Aldım" dedi. Duru yan gözle Ercüment'e baktı.

"Ercü ile Ercüment Bey'in farkı şimdi anlaşıldı"

"Neymiş o?"

"Ercü çapkın bir pislikmiş"

"Pislik demeyelim, iletişimi kuvvetli diyelim"

O, Duru'nun yanağına öpücüğünü bırakırken Orçun'un koca kahkahası bağlara dağıldı. Aileyle tanışıp masada ayrılan yere yerleştiler. Samimi bir aileydi. Orçun'un eski arkadaşı olması Ercüment'i onlar için de özel yapmıştı. Orçun'un eşi de yarım Türkçesi ile Duru'yla bolca sohbet etmişti. Bağları da gezdikten sonra akşam otellerine geri döndüler.

Ercüment, Duru'yu bırakmayarak bu defa kendi odasına yönlendirdi. Olabildiği kadar yakın olmak istiyordu. Duru odanın ortasında durup etrafına baktı. Henüz evlilik teklifine cevap vermemesine rağmen şimdiden hayatının değiştiğini görebiliyordu. Dönüp Ercüment'e baktı. Adam tam arkasında duruyordu.

"Cevap vermekte acele etmeni istemiyorum"

Kadının bakışlarındaki tereddüttü görebiliyordu. Duru'yu çok iyi tanıyordu.

"Biliyorum. Ailemle de konuşmak istiyorum"

"Onlar biliyor Duru. Önce onlardan izin aldım"

Duru'nun gözleri kocaman açıldı. Hayretle bakıyordu.

"Nasıl yani? Evlenme teklifi aldığımı biliyorlar mı? Sen arkamdan iş mi çevirdin? Hem de ailemle!"

"Onlar senin ailen Duru. Benim de çok saygı duyduğum insanlar. Eğer baştan söylemeseydim bu defa onların ardından iş çevirmiş olacaktım. Biz yıllardır beraber çalışıyoruz, yanlış anlaşılabilirdim. Ki başta evliydim. Sana duygularımın ne zaman başladığını bilmezlerse sana yanlış gözle baktığımı düşünebilirlerdi. Bu olasılığı asla kabul edemezdim. Sen çok değerlisin. Benim için de onlar için de."

Duru oflayarak alnını adamın göğsüne yaslamıştı. Bu adamın etkileyici konuşmasını hep severdi ama şimdi onun düşünmesini zorlaştırıyordu. Bu kadar ince düşünen birine hayır demek istemiyordu fakat hala evet dediğinde nasıl olacağını tahmin edemiyordu. Ercüment ellerini yanaklarına yerleştirip başını kaldırdı.

"Zorlamak istemiyorum ama bu kadar zor olan ne Duru? Ben sana hemen evlenelim demiyorum. Seninle sevgili olmak bile çok heyecanlı"

"Böyle devam edersek sorun olmaz"

Tereddütlü havada kalan cümlesine gülümsedi. Uzanıp dudaklarını minik bir öpücük bıraktı. Göz kırpıp "Bir süre" dedi. Duru derin nefes alıp kollarını adamın bedenine doladı ve başını göğsüne yasladı. Bu Ercü gerçek bir pislikti.

**

Uçaktan inip el ele havaalanına giriş yaptıklarında Cüneyt gülümseyerek onları karşıladı. Ercüment'le anlık bakışmalarında adamın mutluluğunu anlamıştı. Duru boşta kalan koluyla Cüneyt'e sarılarak "Özledim seni koca adam" dedi.

"Bende sizi özledim"

Samimi karşılamanın ardından önce Duru'nun evinin önüne geldiler. Ailesi de kızlarını özlemiş kapıda karşılamışlardı. Duru babasını öpüp koşarak annesinin yanına gitti. Anlatacağı bir sürü yer vardı. Selçuk Bey meraklı bakışlarla Ercüment'e döndü.

GÜVENLİK (Tamamlandı)Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora