30♤Teşekkür

En başından başla
                                    

Kahkaha attım

"Çocuk" dedim gülmeye devam ederken

"O zaman ben ısırayım"

"Kalk Arhan kalk" dedim ve yataktan kalktım

Günlük rutin işlerimi hall ettim, üzerimi değiştirip pantolon ve gömlek giydim. Saçlarımı tarayıp açık bıraktım

Arhan da hazır olduktan sonra odadan çıktık. Herkes kahvaltı sofrası etrafında toplanmıştı. Bizde sofraya geçip oturduk

"Bu gün helva yapıp dağıtacağım Bahar'ım için" dedi Halide anne

"İyi olur kızım" dedi Serdar dede

"Fındıklı yapacağım, Bahar fındıklı severdi" dedi Halide anne. Kızından bahsederken gözlerinin içini parlıyordu. Aynı zamanda hüzün doluydu

Burukça tebessüm ettim. Onu hiç birimiz anlayamazdık. Onun ne kadar acı çektiğini hiçbirimiz anlayamazdık

Kahvaltımızı bitirdikten sonra konaktan çıkmıştık Arhan'la beraber. Nazlı'da bizimle çıkmıştı. Arkadaşlarıyla buluşacaktı.

Nazlı'yı kafenin önünde bıraktıktan sonra Arhan beni hastaneye götürdü.
Arhan beni bıraktıktan sonra kendi işine gitmişti

Gün içinde sırasıyla randevusu olan hastalarımı muayene için kabul ettim. İşlerimi çabuk bitirmeye çalışıyordum. Çünkü eve erken dönmek istiyordum. Halide anneye yardım etmek için.

İşlerimi bitirdikten sonra hastaneden ayrıldım. Direkt konağa gittim

Odama çıkıp üzerimi değiştirdikten sonra odadan çıkıp mutfağa gittim. Halide anne, Dilan yenge ve Leyla abla beraber işe koyulmuşdular. Bende gidip onlara yardım ettim

"Erken gelmişsin kızım"

"İşlerimi bitirdim, yardım için geldim"

Biz mutfakta işe dalmışken Nazlı da gelmişti. Helva hazır olduktan sonra Nazlı'yla beraber komşulara dağıtmıştık.
Sonra kendimizede çay koyup avluda oturup helvamızı yedik

Arhan da gelmişti biz çay içerken. Kalkıp ona da çay koydum. Beraber oturup sohbet ederken çayımızı içtik

Arhan üzerini değiştirmek için odaya gitti. Bende onun ardından odaya gittim. Odaya girer girmez komodinin üzerinde bıraktığım telefonum çaldı. Arhan banyodaydı. Telefonu elime alıp baktım. Abim arıyordu...

"Efendim abi" dedim

"Nasılsın?" diye sordu

"İyiyim"

En nefret ettiğim şey 'nasılsın? İyiyim' sohbetleriydi. Böyle muhabbetlerin çabucak bitmesini istiyordum, daha önemli konulardan konuşmak istiyordum

"Kader biliyorum hatalıyım, yanlış bir karar verdim. Senin fikrini sormam lazımdı, hata yaptım. Özür dilerim çiçeğim"

Özür dilerim...
Kaçıncı defa duyuyordum bunu artık.
Özür dilerim çiçeğim...
Kaçıncı özür dileniş, kaçıncı affediliş..

Bıkkınca nefes alıp verdim

"Abi benim hayatım hakkında kararı sanki kendi hayatın hakkında karar veriyormuşsun gibi benim ne düşündüğümü sormadan, benim duygularımı düşünmeden karar veriyorsun. Buna seninde, babamında bir dur demesi lazım"

"Haklısın, o kadar haklısın ki... sen benim gözümde hep küçücük kız kardeşim olarak kaldığın için... ama anlamam lazım artık seninde olgun kendi kararlarını verebilen bir kadın olduğunu. Abine gönül koyma lütfen çiçeğim" dedi

Yangın Külü/ Berdel✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin