28.SIRLARIN BEYAZ FISILTISI

Start from the beginning
                                    

" Evet, öyle ama gözleri annesi olduğunun en büyük kanıtı." Batın' ın gözlerindeki muhteşemlik annesinden mirastı.

Gözleri aklıma geldiği an eridiğimi hissetmiştim. Miray' ın tuhaf bakışlarını hissettiğim de surat ifade mi hızla düzelttim.

" Bir dakika. Bu olamaz değil mi. O kadar adamı peşinde koşturdun birine bakmadın. İçimdeki boşluğu doldurmuyorlar deyip ne iş adamlarının evlenme tekliflerini reddettin. Şimdi bu düşündüğüm gerçek olamaz değil mi? " dediğin de neyden bahsettiğini anlamadım.

" Evet, hepsini yaptım da. Ne olamaz?" büyüyen gözlerine karşın meraklı bir şekil de sordum.

" Batın'a mı aşık oldun. Aşık olduğun kişi o mu? " Bunu hemen nasıl anladığını düşünürken bu kadar korkunç olanın ne olduğunu da düşünmeyi de ihmal etmemiştim.

" Evet, aşık olduğum adam Batın ama buna neden inanamıyorsun? " bu ifadesini anlayabilmek istiyordum.

" Aşırı yakışıklı, zeki de olabilir ama senin sevmediğin herşey ondan var. En başta sana bir eşya gibi davranıyor." Dediğin de her kelimesi doğruydu.

Ben de nasıl olduğunu hiçbir zaman anlamamıştım ki. Ama bir anda sadece onun yörüngesin de dönmeye başlamıştım.

"Zekâmın onun yarısı kadar bile olmadığını biliyorum. Sevmediğim bütün özelliklere sahip olduğunu da biliyorum. En önemlisi beni sevmediğini de biliyorum ama aşık olduğum da öğrendiğim en önemli şey aşkın nedensiz ve ansızın olduğuydu. Ben onu neden sevdiğimi bilmiyorum, nedeni yok bir tane bile. Ne zaman ona bu kadar bağlandığımı da bilmiyorum ama tamamen onunla doluyum. Onu sevmeye başladığımdan beri, aşkın fedakârlıklarla dolu olduğunu öğrendim, onun nefes alması için benim almamam gerekiyorsa bunu onun için sağlayabilirim bir an bile tereddüt etmeden. Onun hayatı için kendiminkini ortaya koyabilirim. Aklının almayacağı fedakârlıkları gözünü kırpmadan yapabilmekmiş aşk. Onun canını kendininkinden üstün tutmak, verdiği acıdan kurtulmaya çalışmak yerine her gün büyüyen o acıyla yaşamayı öğrenebilmek, seni kızdırsa da saniyeler sonra yüzüne bakıp hiçbir şey olmamış gibi sakinleşebilmek, suskunluğunda konuşabildiğini bilip sormamayı ve kabullenmeyi öğrenmekmiş. " yavaşça sustuğum da batın' ın hayaliyle dolmuştum yanımdaydı sanki.

" Sen çok fena âşık olmuşsun. Bildiğin şaire dönmüşsün kızım. Sen ve aşk o kadar yabacıydı ki. Seni kendine bu kadar aşık etmeyi başarabilecek birinin yeryüzün de olmadığını sanıyordum. Bunu başarabildiği için onu tebrik etmeliyim. " hayret eder gibi yüzüme odaklanan bakışları normal bir tepki veriyordu aslında.

" Dalga geçme, karşılıksız aşk ne kadar zor biliyor musun? " ona sitem ettiğim de inanmayan bir ifade ile yüzüme baktı.

" Sana kılı kıpırdamayacak erkek tanımıyorum. Taş olsa karşın da çatlar. " diyerek sustuğun da yüzlercesinin bana aşık olduğunu biliyordum ama benim istediğim sadece bir kişiydi ve o da başkasına aşıktı.

" Ben de öyle olduğunu sanıyordum ama öyle bir kayaya tosladım ki, ona aşık olduğumdan beri kendime gelemiyorum. " dediğim de hafifçe sırıtmıştı.

" Gelemediğin belli oluyor, eski Mihrimah' ın yerin de yeller esiyor. " elini sallayarak konuştuğun da ağzını aralmıştı.

" O kimseye benzemiyor. Yeryüzüne başka bir gezegenden inmiş sanki, söylediklerini bile bazen anlamakta zorluk çekiyorum ama beni sevmeyeceğini bilsem de ondan vazgeçemiyorum. " gözlerimi aşağıya dikip konuştuğum da bu gerçeği hatırlamak canımı sıkmıştı.

KALBİMDEKİ AY TUTULMASI[Aşkın Gece Rengi Serisi1]Where stories live. Discover now