Karışmış mıyım yani ben?

Start from the beginning
                                    

Kazadan kurtulduktan sonra babaannem ve dedem beni büyüttü. Bu yaşıma onlar beni getirdi. Ne yaparsam yapayım onların hakkını ödeyemem. Dışarıdan gören biride zaten tavırlarımdan ve tarzımdan hemen nazik olduğumu söyler.

Hani şu kesin bunu babaannesi yetiştirmiştir dediğiniz kızlar var ya tam o tipim ben.

Biraz fazla hassas ve kibar oluyoruz. Ama yinede o kadar saf salak değilim. Dedem sağolsun şeytan gibiyim.

Eve giderken bir markete uğrayıp babaannemi aramıştım. Bir şey getirmemi ister mi diye. Sadece ekmek istemişti. Ama sesinede bir kırgınlık vardı. Bir şey olmuştu. Bunu iç çekişlerinden ve sesinin titreyişinden de anlamıştım. Dışarıda olduğum için üstelememiştim. Eve gidince zaten sorgulardım.

Her birimize sevdiği çikolatadan ve üç ekmek alıp eve gitmiştim. Anahtarımı çıkarmak yerine zile basıp beklemiştim. Kapıyı kızarmış gözler ve burunla babaannem açmıştı. Açtığı anda bana sarılmış ağlamaya başlamıştı.

Ne olduğunu pekte anlayamamış bir halde bende sarılıp bekledim. Sonra benden ayrılıp elimdekileri alıp içeri geçmişti. İçeri geçince bende üstümü değiştirmek için odama çıkmıştım. Evin içinde dışarıdaki kıyafetlerimizi giymemiz yasaktı.

Terliklerimide giyip mutfağa gitmiştim. Birbirlerine sarılıp ağlayan bir çift görünce şaşırmıştım. Bir şeyler olmuş ama bana söylenmiyordu. Daha fazla dayanamayıp birine bir şey mi oldu diye sormuştum.

Başka çocukları yoktu ama akrabalarımız komşularımız vardı. Belkide iyi bir haberdi. Bazen insan iyi bir haberede ağlardı.

Dedem içeri geçip konuşalım deyince onlarla beraber içeri geçip oturmuştum. Bu sırada babaannemin sırtına elimi koyarak destek olmaya çalışıyordum. Dedem iç çeke çeke konuşmaya başlamıştı.

-Benim biricik torunum, seni ne kadar sevdiğimizi biliyorsun. Sen bize oğlumuzun kızımızın emanetisin. Sen bizim umut kaynağımızsın.

Aha kesin bir haltı bana iftira atmışlardı. Bu konuşmalık bir şey yapmadığıma eminim

-Senin doğduğun gün annenler kaza geçirmişti. Bu sırada bir kadın daha senin annenin yan tarafında doğum yapmış. O gün hastanede çok sorun olduğu için mi ne bir şeyler olmuş. Kayıtlarda bir karışıklık olmuş. Sen bir başka ailenin kızı olabilirmişsin.

Oha oha oha oha
Ben hastanede karışmışım, bir başka kızla. Yani ben aslında bu kız değilim. Başka bir kızım, başka bir kızın hayatını yaşıyorum gibi bir şey.

- Nasıl yani? Bu nasıl olabilir? Kamera şakası falan mı? Başka bir ailenin kızısın ne anlama geliyor?

-DNA testi yapılacakmış. Sonuçta bir ihtimal ama sen bizim torunumuzsun eminiz buna, demişti dedem.

-Hem ben emanetimi birilerine vermem öylece,  kimse benden canımı alamaz, diye eklemişti babaannem .

Babaanne bu durumda emanetiniz diğer kız oluyor. Senin canında ciğerinde torununda o oluyor. Böyle durumlarda ne olur ki diye düşünmeye başlamıştım. Bu konuşmadan sonra odama doğru gidip kendimi yatağımın üzerine atmıştım.

Onlar içeride harap ben burada harap bir şekildeydim. Belki sadece bir ihtimaldir diye içimden geçiriyordum. Ama demekki bir kanıtları varki bunu söylüyorlar. Ya cidden doğruysa. O zaman ne olacak?

Herkes biyolojik ailesine giderse ben ne yaparım? Yıllardır ayrı düşmediğim ailemden nasıl ayrılırım? Belki o aile normal hayatlarına devam etmek ister. Hiçbir şey olmamış gibi devam etmek ister belki.

Düşünmek bile başıma ağrılar sokmuştu. Umarım sadece öylesine bir şeydir. Gidip bir duş alıp rahatlamaya ihtiyacım vardı.

Duştan sonra üstümü giymiş ıslak saçımla salona gitmiştim. İkisi de bir yere oturmuş düşünceli düşünceli etrafı izliyordu. İçeri girdiğimi bile farketmemişlerdi.

-Babaanne saçlarımı örer misin?

Kafasını kaldırmış bana gülümseyip başını sallamıştı. Yere oturup eline tarak ve toka vermiştim. Balık sırtı şeklinde saçlarım iki yandan örülürken dedem kafasını kaldırmış bize bakıyordu.

Saçlarım örülünce ayağa kalkmıştım. Bir başka yere oturmuş onlara hitaben konuşmuştum.

-Sonuç ne olur bilmiyorum ama siz benim ailemsiniz. Bu hep böyleydi. Kendimizi bu kadar üzersek sadece yoruluruz. Her ne olursa olsun bu kadar düşünmemize kendimizi harap etmemize değmeyecek. Benim ailemde yuvamda sizsiniz. Şimdi eski neşemize dönüp yemeğimizi yiyelim hadi

Bunu diyip mutfağa gitmiştim. Sofrayı kurarken onlarda gelmişti. Bir diğer kuralımız da sofra hep beraber kurulur ve kaldırılırdı. Sonrasında yemeğimizi bir şekilde yiyip uyumuştuk. Zaman geçmişti ve bizde anlamamıştık. Ama en azından daha iyi gibiydik.

Zaten yarın sabahtan kan vermek için gidecektik. Bunu da öğrenmiştim.

Sabah ola hayrola artık.

        

Beğenip oy atarsanız sevinirim.
Bunda zorunlu değilsiniz.
Okuyun geçin yani, o tatlı canınızdan kıymetli mi ballarım
Saçma veya cringe ya da yazım hatalarım bolca da olsa hatasız kul olmaz derler
Fikir falan belirtirseniz daha iyi olur

    

Bir Başka Hayat Where stories live. Discover now