Sarah sen Sahra çölünde mi doğdun

322 21 23
                                    

Sakura Williams
Sınıfa kendimi tanıttıktan sonra öğretmenin verdiği komutla Sarah'ın yanına oturmuştum. Onlarla arkadaş olduğum için şanslıydım gerçekten. Farklı şehirlerde olduğumuz için bu bizim ilk görüşmemizdi. İlk görüşmemizi böyle beklemiyordum açıkçası.

"Vay Sakura Williams. Sonunda yanyanayız."

Sarah'ın dediği şeyle güldüm ve hemen yanıtımı ekledim:

"Sakura mükemmel Williams demek istedin herhalde."

"Mükemmel kelimesini at eşek."

"Sakura harika Williams."

Karla bıkkınlıkla nefes verip önüne döndü. Ders başlamıştı. Öğrenciler cidden çok zekilerdi. Karlayı böyle hayal etmemiştim, cidden konu ders olunca her türlü şeyi yapıyor. Adım kadar eminim o gelecekte iyi yerlere gelecekti.

Çok geçmeden ders bitmiş hoca çıkmıştı yanımdaki kişinin dediği şeyle gülmüştüm.

"Hayırdır Messi Messi."

"Of Sarah salak mısın?"

Karla bunu dedikten sonra Sarah hemen oyunculuk yapmaya başlamıştı:

"Ah, hayır! Bunu bana nasıl dersin? Gözlerime bak Karla. Bu sen değilsin."

Karla da ona katılmıştı:

"Aman tanrım Sarah! Asıl sen bunu bana nasıl yaparsın?"

"Ne yapmışım ulan! Söylesene. Asıl sen kendi yaptıklarını söyle! Söyle biricik kızında bilsin. Hadi söylesene!"

'Biricik kızın' derken beni işaret etmişti. Aoto, Reika, Erika, Shou ve Tagi ile gülme krizine girmiştik çoktan. Ben de aralarına katıldım:

"Söylesene anne! Bunu ona nasıl yaparsın?"

"Sen karışma biricik kızım! Bu onunla benim aramda."

"Aman tanrım. Sarı saçlarım aşkına! Bu lanet yerde neler dönüyor?"

Biz bu şekilde takılırken sınıfın dış kapısından gizlice bize bakan bir çift kızıl göz gördüm. Kahkülleri vardı. Düz saçlıydı. Benim ona baktığımı gördüğü an hemen oradan ayrıldı.

"Sakura ne oldu?"

"He."

"Noldu?"

"He."

"Kaldı böyle."

"He."

O son dediğim 'He' ile beraber Karladan kafama yumruk yemem bir olmuştu.

"Yah, eşek!"

"Aptal."

"Bir şey soracağım."

Dediğim şeyle 7 çift göz bana baktı.

"Bu okul Japonya'nın en iyi okulları arasında fakat neden, neden öğrenciler seviyeye göre ayrılmış?"

"Kanka çok sorgulama ya. Burada öğretmenler bile o şekilde ayrıldı. Öğretmenlerin hepsi iyi üniversitelere gitmiş fakat yaptıkları dereceye göre hepsi farklı seviyedeki öğrencilere ders veriyor. Yani çoğu hocayı tanımıyoruz bile."

Erika'nın dediği şeyle şok olmuştum.

"Bu aşağılayıcı bir davranış."

"Aynen öyle."
.
.
.
Günün sonuna gelmiştik. Son derse girip çıktıktan sonra evlere dağılmıştık. Eve gittiğim gibi kendim için kahve yapmıştım ve ödevlerimi yapmak için oturmuştum.

Enemy Classes//Victory KickoffWhere stories live. Discover now