Felix diğer tarafa doğru yürüyecekken önüne geçti.

"Ne yapmaya çalışıyorsun sen?"

"Benim olacaksı-"

Derken Hyunjin onları pencereden görmüş hemen aşağıya inmişti. Ve Yeonjun'un sırtına dokunmuştu. Felix ise onu görüp rahatlamıştı.

"Yeonjun bey?"

Diyerek alayla gülümsedi Hyunjin. Yeonjun arkasını döndü ve ona baktı.

"Hyunjin?"

"Seninle bir anlaşmamız vardı sanki hatırladın mı?"

"Sence anlaştık mı?"

"İstersen tekrardan anlaşabiliriz?"

"Ohm ohm, Hyunjin?"

Hyunjin elini Felix'e uzattı, Felix de hiç tereddüt etmeden elini tuttu.

"Yeonjun, git."

"Seninle görüşeceğiz Felix."

Hyunjin tam konuşacakken Felix eliyle Hyunjin'in ağzını kapattı.

"Elbette, görüşeceğiz."

Yeonjun gittikten sonra Hyunjin Felix'in elini öptü. Felix ise gülümseyerek ona baktı ve elini çekti.

"Sana uzatma dememiş miydim?"

"Sokak köşelerinde felan?"

"Hyunjin? Saçmalama.."

"Ne ya? Sana birşey yapsaydı."

"Hiçbir şey yapamaz."

"Herşey beklenir o şizofrenden."

"Bu arada sen."

"Ben?"

"Sen nerden gördün?"

"Camdan."

"Her neyse, çıkalım."

--

Minho kapıyı açtı.

"Gelin."

İçeri girip koltuğa oturdular.

“Bir şey oldu yine, değil mi?”

“Neden?”

“Çünkü gerginsin Hyunjin."

"Boşver."

"Minho, Jisung seni istiyormuş. Bana öyle söyledi."

"Tamam gideyim."

Diyerek odasına gitti.

"Hyunjin."

"Hm."

"Ödevleri bitirelim mi?"

"Nasıl olacak o?"

"Baya, ödev yapacağız."

"Olmaz."

"Ya neden?!"

"Ben nasıl ödeve odaklanayım?"

"Niye odaklanamayasın?"

"Çünkü beraber yapıyoruz."

"E ne olacak?"

"Sen varken neden ödeve odaklanayım ki?"

"O zaman bensiz yap, sonra da ben geçireyim."

"Olabilir, şimdi mi-"

"Evet?"

"Hayır, daha kahvaltı hazırlayacağız."

"Kahvaltıdan sonra?"

Only For You Where stories live. Discover now