MASSİMO (+18)

Kalbin Sesi

Mia adama doğru bir adım ataMASSİMO direkt aralarına girdi.

"Yeter!"

Adamın uyarısıyla beraber ikisi de birbirini öldürmek ister gibi baktı.

"Mia benim kişisel asistanım Chris bunun ne demek olduğunu biliyorsun değil mi?”

"Evet efendim."

"Güzel o zaman iyi anlaşacaksın!”

Sözleri bir uyarı içeriyordu. Bu kez Mia’ya döndü gri bakışları ama nedense adamın hiç kızası gelmiyordu bu kıza özellikle biraz önce kendisiyle arasında geçen özel dakikalardan sonra hala o pamuk kadar yumuşak tenini parmak uçlarında hissediyordu.  Ne yapmıştı bu kadın kendisine anlamıyordu.

"Chris ise benim sağ kolum Mia sende bunun ne demek olduğunu anladın dimi?"

Mia bir kız çocuğu gibi dudaklarını büzdü. MASSİMO’nun saniyelik gözleri kızın kiraz dudaklarına değdi.

"Anladım Sayın MASSİMO."

"Güzel şimdi çıkabilirsin."

Kız başını sallayıp odadan çıkmıştı. Hemen direkt masasına oturduğunda yeni yeni adamla geçen özel dakikaların farkına varıyordu. MASSİMO gibi gerçek bir erkeğin ona dokunması onu gerçekten bir kadın gibi hissettirmişti. Ahh adam yürüyen testesterondu. Dudaklarını dişlerinin arasına almıştı. Evet evet kesinlikle böyle bir adamın yatakta nasıl olduğunu merak etmeye başlamıştı. Hadi ama kızım Calorin doğru diyor kuruyup gidecekti. Hem Mia bekaret konusunda o kadar takıntılı bir kadın değildi. Sadece doğru erkekle beraber olmak istiyordu. Ten uyumuna çok dikkat ediyordu. Ve adamın ona dokunmasıyla o ten uyumunu sağlamış gibi hissediyordu. Tüm bedeni bir elektrik akım almış gibi hissetmişti. Kesinlikle bekaretini bu adama vermek istiyordu. Evet kulağa çılgınca gelebilirdi ama umurunda dahi değildi. Adamın bir dokunuşu ile sırılsıklam oluyorsa diğer türlüsünde kalp krizi geçirirdi. MASSİMO yunan tanrısının tam kendisiydi.

Chris ve MASSİMO beraber odaya girdiklerinde birkaç saat boyunca odadan çıkmamışlardı. Mia’nın ise karnı acıktığı için hiç çıkmadığı o yemekhaneye çıkma kararı almıştı. Asansöre bindiğinde yemekhane katında indi.

Beklediğinden daha geniş bir alan olduğunu görünce en azından rahatladı. Diğer şirketinde hem alan küçüktü hem de yemekler çok kötüydü en azından burada öyle bir sorun yoktu yemeğini gayet güzel bir şekilde yemeye başlamıştı daha sonra yanına ve hemen karşısına koyulan tepsi ile başını kaldırdı.

Athena Calorin’in kuzeni. Mia ne kadar da şanssız olduğunu düşündü şimdi kim bu sürtükle uğraşacaktı. Yanındaki tepsiye bakınca sarı çıyanın olduğunu görünce bir değil iki kaltakla uğraşacağını anlayınca daha çok darlandı.

"Selam Mia."

"Selam Athena

“Duyduğuma göre Sayın MASSİMO’nun kişisel asistanıymışsın."

"Evet Athena."

"Hatta onu asansörden kucağında çıkardı, cidden."

Bu kez konuşan sarı çiyandı.

"Bide o dedikodu var Adil."

"Athena dedikodu değil kendi gözlerimle gördüm sadece ben değil tüm şirket gördü."

"Asansörde panik atak geçirdim o yüzden böyle bir durum yaşandı."

"Bak sana dedim Athena."

Athena’nın gözleri kısıldı bu durum pek hoşuna gitmemişti

Bu şirkete geldiğinden belli bu adamın dikkatini çekmeye çalışıyordu şimdi ise bu kızıl kafa onun önüne geçmişti. Athena tabi ki de diğer asistanlar gibi onu da gönderecekti. O adamın tadına bakmadan kimseye kaptıramazdı.

"Peki aranızda bir şey var mı?"

Mia işte buna sinirlenmişti. Hangi hadle bunu sorma cüretinde bulunuyorlardı. Kaşları derin bir şekilde çatıldı.

"Ne demek istiyorsun Athena."

Athena kollarını masaya dayayıp kıza baktı.

"Ne demek istediğim gayet açık değil mi mia?"

"Açık konuş bana öyle laf ebeliği yapma."

Athena arkasına doğru yavaşça yaslandı.

"Biliyor musun sende işte bunu sevmiyorum. Kimseden korkusu olmayan gözü kara bir kızsın ama sana bir sır vereyim benden kork."

Mia kendini tutamayıp dudaklarından bir kahkaha çıkmıştı.

"Senden mi?"

Sonra tekrardan güldü. Kızın gülüşünü duyanlar dönüp kıza baktı. Sonra Mia üstünde olan gözleri görünce kendini topladı. Yüzünde biraz önce olan alaycı tavrı gitti tam tersi daha sert bir ifade geldi.

"Düşünüyorum da Athena seni neden sevmediğimi anladım. Sen hadsiz bir kızsın aynı zamanda ukala kendini bir bok zannetmende üstüne promosyon olmuş şimdi o yayık götünü kaldırıp masamdan siktirip git Calorin’in kuzeni olduğun için sana sadece tahammül ediyorum yoksa inan bir dakika bir muhabbet edeceğim bit kişi değilsin."

Kız sözlerini tamamladığında Athena’nın yüzü kıpkırmızı olmuştu.

"Bu dediklerini ödetirim sana. "

"Havlayan köpek ısırmaz tatlım, yallah. "

Athena hırsla masadan kalktığında Adil kıza doğru baktı.

"Aşırı daşşaklı hareketti ama diyeyim Athena bulaşacağın bir kadın değildi."

Mia omuzlarını silkip tatlısını eline alıp ayağa kalktı.

"Emin ol Adil bende ona papuç bırakacak kadın değilim."

Mia yemekhaneden çıkıp tekrardan yerine geçti en azından tatlısını sessiz sakin bir şekilde yiyebilecekti. Çikolataya aşık bir kadındı o yüzden hiçbir zaman zayıf bir kadın olmamıştı tam tersi balık etliydi. Sonra kaşığı ağzına attığında telefonu çalmıştı. Direk açtığında MASSİMO’nun sesini duydu.

"İçeri!"

Sesi sertti Mia nedense derin bir şekilde yutkundu hadi canım bir hata yapmış olamazdı değil mi? Gitmek istemese de o odaya gidecekti. Kapıyı çalıp direkt girdiğinde beline sarılan elle kendini bir anda adamın masasında buldu. Yeşil gözleri sonuna kadar açılmıştı. Gri gözleri daha koyulaşmış bir şekilde gördüğünde adamın dudaklarından dönülen sözlerle bu masanın ateşe alacağını net anlamıştı.

"Şu dudaklarını yalaya yalaya yediğin çikolatanın bir de ben tadına bakayım."

Eh ama sikerler.

Diğer bölümlerde yakınlaşmalar başlayacak 🙈

Bölüm nasıldı?

Diğer bölümlerde neler olacak?