5. Bölüm: ''Brown Kardeşler''

Start from the beginning
                                    

Matthew kendini iyi bir insan ve şefkatli duygular barındıran biri olarak tanımlamazdı. Ablasına karşı ise sonsuz bir şefkat hissetmişti hep, annesi ve babasında göremediği sıcaklığı onda görmüştü.

Alexandra'nın çok hassas bir bünyesi vardı. Çocukken berbat bir hastalığa yakalanmıştı. Richard ve Christina bu olayı asla dillendirmedikleri için Matthew neler olduğunu tam olarak bilmiyordu yalnızca o günden sonra ablasının hayatı git gide korkunç bir hal almaya başlamıştı. Evden tek başına çıkması yasaktı, bu onun güvenliği içindi, her şeyi yiyip içemezdi, onun yiyecekleri ayrı bir yerde tutuluyordu. Matthew bunları mantıksız bulurken bir yandan da belki de yapılması gerekenin bu olduğunu düşünürdü. Alex'i birçok kez kan kusarken görmüştü. Genellikle yataktan çıkmak istemeyecek kadar yorgun olurdu aynı zamanda.

Bir gün Alex yine çok hastayken Matthew gizlice onun odasına girmiş ve bir Muggle filmi açmıştı. Noel Bayramı'yla ilgili bir filmdi. Alexandra "Çok lezzetli gözüküyor." demişti filme hayranlıkla bakarken. Ana karakter viski içiyordu sahnede. "Tadını çok merak ediyorum." Matthew bir defasında gizlice alkollü içeceklerin tadına bakmıştı. Annesi ve babası görmediği için kendini çok kurnaz hissetmişti ama Ateş Viskisi içtikten sonra kusmaya başlayınca Bayan Brown ona o kadar kızmıştı ki bir daha böyle bir şey yapmaya asla cesaret edememişti. Ablasına yüzünü buruşturarak bakmış ve "Tadı iğrenç." demişti. Alex ona gülümseyip eliyle saçlarını karıştırmıştı. "Zaten hiçbir zaman içemeyeceğim." dediğinde Matthew heyecanla atılmıştı. "Büyüdüğümüz zaman izin verirler!" Alexandra onun bu heyecanına gülmeye başladığında bir anda öksürük krizine boğulmuştu. Panikle yanıbaşında duran su bardağına kafasına dikip sakinleşmeye çalıştı. "Ondan değil," dedi kendine gelebildiğinde. "Ben hastayım Matt, yiyebileceğim ve içebileceğim şeyler kısıtlı." Matthew o an karar vermişti, ablası için dünyanın en iyi viskisini bulacaktı hem de ona zarar vermeyen.

Asasını cebinden çıkarıp çöp kutusundaki kağıtları yaktı. Alex'e mektup yazıp göndermeyi planlamıştı ama bugüne kadar yazdığı mektuplara cevap alamadığı için vazgeçmişti. Belki de artık bir yıl önceki o adreste yaşamıyordu.

Masasının üstüne bıraktığı kitabı tekrar eline aldı ve yatakhaneden çıktı. Az önceki ruh halinden bir anda sıyrılıp ifadesiz bir surata bürünmüştü. Ortak Salon'a indiğinde Helen'i kendisini beklerken buldu. Slug Kulübü partisinden bu yana onunla epey vakit geçirmeye başlamışlardı. Derslere birlikte gidiyor ve yemeklere birlikte iniyorlardı. "Sanırım kahvaltıyı kaçıran tek kişi ben değilim." dedi Matthew çarpık bir gülümsemeyle.

Helen onun gülümsemesine eşlik ederken dikkatli bir şekilde çocuğun gözlerinin içine baktı birkaç saniye sonra ise başını sağa sola sallayıp "Erken uyanamıyorum." diye mırıldandı. Birlikte Ortak Salon'un çıkışına doğru yürüyorlardı. Zindanları geçip yürümeye devam ederlerken Helen kucağında taşıdığı kitaplardan birini Matthew'a uzattı. Başkalaşım İçin Yeni Başlayanlar Kılavuzu.

Çocuk kitabı onun elinden alırken "Teşekkür ederim Helen." dedi. "İşimi ne kadar kolaylaştırdın bilemezsin."

Kız muzip bir ifadeyle "Aslında çok zor değildi." dedi. "Kütüphaneden aldım baksaydın eğer sende bulabilirdin." Birinci kattaki 1 numaralı dersliğin önüne gelmişlerdi. Sınıftan içeri girerken Matthew homurdandı. "Cuma günü kütüphaneye gidip almaya niyetlendim ama kahrolası yeri bir türlü bulamadım. Sanki her şeyin yeri değişmişti bir anda." Bu duruma bir türlü anlam veremiyordu çünkü yön bulma konusunda oldukça iyiydi, asla hiçbir yerde kaybolmazdı, gözleri bağlı bir şekilde bir labirente koyulsa oradan bile kurtulmanın yolunu bulurdu.

Onun bu şaşkınlığı karşısında Helen kıkırdamaya başlayarak "Cuma günü gitmen talihsiz olmuş." dedi. Çocuğun hala yüzündeki anlamayan ifade silinmemişti bunun üzerine kız konuşmaya devam etti. "Cuma günleri merdivenler yer değiştiriyor, bu yüzden yönünü şaşırman normal. Zaten Hogwarts'ta her yer birbirine benziyor. Ben normal günlerde bile kaybolabiliyorum."

"Durmstrang'ı özlüyorum." Matthew iç geçirmişti. Helen hala gülerken sınıfa McGonagall geldi. Biçim Değiştirme derslerine kedi olarak girip sınıfın ortasına geldiğinde insan haline bürünüyordu. Matthew bunu bu okuldaki çoğu şey gibi saçma bulsa da susmayı başardı yine de.

"Bugünkü dersimizin konusu," diye sözlerine başladı McGonagall. Masasının üstündeki kafesi açarak içindeki baykuşa binmesi için kolunu uzattı. "Bir baykuşu opera gözlüğüne çevirmek. Basit gibi gözükür ama dikkatli olmazsanız küçük bir patlamaya sebebiyet verebilirsiniz." Ardından asasını baykuşa doğrulttu ve "Strigiforma." dedi. Baykuş bir anda gözlüğe dönüşüvermişti. McGonagall kitaplarında sayfa 66'yı açmalarını ve şablonları dikkatlice incelemelerini istedi. Büyüyü denemeden önce nasıl yapıldığını iyice kavramaları için bu şablonları kullanıyordu.

Matthew kafası karışmış bir şekilde kitaba bakarken "Fazla karmaşık." diye mırıldandı. Neredeyse üç haftalık bir vakti olmasına rağmen Biçim Değiştirme'yle ilgili kitabı okumamıştı ve şu an buna biraz pişman olmuştu.

"Dersten sonra benimle pratik yapmak ister misin?" diye sordu Helen. Ona bakmadan konuşmuştu. Gözleri kitaptaydı. Bir yandan da asasını masanın üstünde duran baykuşa doğrultmuştu. Büyüyü fısıldığında kafesin demirleri kırıldı ve gürültüyle yere düştü.

"Tabii isterim." dedi Matthew gülmemek için kendini zorlarken.

Helen kaşlarını çatmış kollarını göğsünde birleştirmişti. "Sana da iyilik yaramıyor. İyi, tek başına öğren."

Çocuk tamamen ciddi bir ifadeye bürünerek "Birlikte çalışmayı çok isterim." dedi. Sebebini bilmiyordu ama Helen'de ona tanıdık gelen bir şeyler vardı. Sanki daha önceden onu tanıyordu. Kimsenin yanında kolay kolay gülümsemezdi ve açıkçası bazen kaba olabiliyordu. Helen'in yanında ise kendini gizleme ihtiyacının azaldığını hissediyordu.

"Peki."

McGonagall yanlarına gelince daha fazla konuşamadılar. Kırılan kafesi tekrar birleştirdikten sonra Profesör Helen'in yanına geçip büyüyü doğru bir şekilde yapabilmesi için ona direktiflerde bulundu. Birkaç denemenin ardından Helen doğru bir şekilde Baykuş'u opera gözlüğüne çevirmeyi başarabilmişti.

*



You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Nov 26, 2023 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Mavros || Harry PotterWhere stories live. Discover now