2

125 14 32
                                    

Selammm
Şimdilik her gün yb atarım gibi duruyor.
Umarım hoşunuza gidiyordur.
İyi okumalar bebeklerim♡
•••




Bilinmeyen numara :
Ölmek mi istiyorsunuz?
Size yardımcı olabilirim.

Gördüğüm mesaj bütün suratımın alev alev yanmasına sebep olmuştu. Ne demek ölmek mi istiyorsunuz? Ne demek yardımcı olabilirim? Şakaysa çok iğrenç gerçekse bilmiyorum ama korkunç. Evet kesinlikle dün akşamdan biri şaka yapıyordu. Yoksa böyle bir mesajı atmanın nasıl bir mantığı olabilirdi. Düpedüz cinayet olurdu bu ve kim arkasında mesaj gibi bir kanıt bırakırdı. Hoseok mutfağı halletmiş olacak ki yardım isteyip istemediğimi sormak için yanıma geldi.

"Ohooo.. Sen işten kaçıyorsun yavrum. Olmaz böyle ama."

Telefonu hızla kapatıp yerine bıraktım. Sakin görünmem gerektiğinin farkındayım çünkü gece verdiği tepkiden sonra şuan bunu fark etmesini istemiyordum. Gülerek elimdeki bezi salladım.

"Abartma istersen. İki tane bulaşık yıkadın diye hemen tripleniyorsun."

O da gülmüştü. Demek ki fark etmedi. Bana yardımcı olmaya başladığında konuşmayı keserek söylenmesine izin verdim. Geriye kalan tüm işleri halletmiştik iki saat içinde. Ayda bir bile dokunmadığımız bu ev için iki saat çok kısaydı ama mesajın gerginliği ile oyalanmayı kesip odaklanmıştım. Onunda yorulduğu her halinden belliydi. Kendimi koltuğa atarak derin bir nefes aldım. Kafasını dizlerimin üstüne yaslayıp yanıma uzandı. Yukarıya doğru gözlerime baktığında nefret bakışları atıyordu.

"Dün karşılığında sende bugünü mahvettin resmen. Şuna bak yürüyecek halim kalmadı."

Sinirli halleri beni güldürüyordu. Az da olsa rahatlamıştım artık. Parmaklarımı saçlarının arasında dolaştırıp dağıttım.

"Hadi şimdi alış veriş yapalım. Hatta senin şu yatağı da hallederiz."

Kafasını kaldırıp ellerini dizime vurarak mızmızlanmaya başladı.

"Ben bittim diyorum sen neyden bahsediyorsun. Ayrıca annem bir haftadır para göndermiyor yani o yüzden şuan yatak alamam."

"Saçmalama istersen Hobi. Ben alırım sorun olmaz."

Uzun süredir aramızda para sorunu olmazdı. O genelde harçlığını annesinden alırdı. Ama annesini kızdırdığı zamanlarda beş parasız kalırdı. Eline para geçtiği gibi de başka ihtimalleri umursamadan harcardı. Zaten her gece eve gelmeyen birinin nasıl para harcadığını anlatmama gerek yok. Ben ise babamın gönderdiği parayı kullanıyordum. Aslında  çalışmak istediğimi çok net bir şekilde konuşmuştuk ama o okul bitmeden buna izin vermeyeceği konusunda beni ikna etti. Ya da mecbur bıraktı demeliyim. O yüzden para sıkıntım olmuyordu. İstediğim miktarı gönderiyordu. Ama ben yine de büyük kısmını biriktiriyordum çünkü o kadar giderim olmuyordu.

"Hatta bence sen kendi paranı bile harcama çünkü bu ay sonuna kadar ceza yiyebilirim annemden. Yani anlayacağın üstüne kaldım."

Resmen bir çocuk babası gibi hissediyordum. Tam bir şımarık bebekti.

"Uzatma da gidelim hadi. Ben hallederim para işini."

Kolundan kaldırıp sürükleyerek dışarıya çıkardım. O an yokluğunu fark ettiğim arabayı hatırladım. Dün barın otoparkında kalmıştı. Mecbur taksi ile önce oraya gidecek ve arabayı alacaktık. Telefonumu şarjda bıraktığım için taksi çağırmasını istedim.

Polar Night /YoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin