Bıkkınlıkla nefesimi verirken onu terslemeye hazırlanarak gözlerimi araladım.

Karşımda Drake'in elinde mavi ve siyah tonlarındaki bir gül vardı.

Beklemediğim bir şey olsa da bakışlarımı solumdaki Drake'a çevirdim "bu ne şimdi?" 

Bakışlarını kaçırıp boşta kalan eliyle ensesini kaşıdı.

"Özür şeysi" diye bir şey gevelediğinde neredeyse gülmek üzereydim ama mimiklerimi korumayı başararak kaşlarımı kaldırıp "özür neysi?" diye sordum.

Niyetimi anlayan bakışları beni bulurken kaşları çatıldı. "anladın sen, uzatmayıp alsana işte kızım"

Demek öyle

"cık" 

Drake gülü önümden çekerek ayaklandı "sana bunu kabul ettirmek için ne yapmam lazım?"

"Özrünü kabul edip etmemem neden bu kadar umurunda? çekip gitsene"

"Sana kendimi affettirmeden gidemem. Niyesini sorma söylemeyeceğim"

Dünkü Drake'den eser kalmamış gibiydi. Bu sefer yüzümde şaşkın bir ifade oluşurken bunu gizlemedim.

Gerçekten de bu tavrının sebebini çok merak ediyordum.

Yarım saat önce

Drake'den

"Drake!" 

Odamda oturmuş Emma'nın resimlerini incelerken annemin 'yine ne yapmış olabilirim' diye düşündürten sesini duydum.

Odamın kapısı hızla açıldığında sabit bakışlarımı anneme çevirdim.

"Bağırmasan da seni duyabileceğimi biliyorsun değil mi anne?"

Annem beni umursamadan yanıma gelerek kulağımı çekti.

Cidden bunu yaptı.

"Ne oluyor ya!? kaçıncı yüzyıldayız?" diye söylendiğimde karşılık olarak beni azarladı "Nasıl Emma'ya vurursun sen?!"

Annemin kulağımı çeken elini kendimden uzaklaştırmaya çalışırken "Yok öyle bir şey! bunu kim sana söyleyerek bana karşı dolduruyor seni?!"diye yakındım.

"Bütün okul bunu konuşuyor, ne demek doğru değil?" derken kulağımı bırakıp bir adım uzaklaştı.

"Teknik olarak ben vurmadım" dediğimde enseme yediğim şaplakla elimi enseme götürdüm.

Yetti bu kadından yediğim dayaklar. Gelmişim 28 yaşıma, hala dayak yiyorum.

"Açıklama bekliyorum, hemen!" 

Yatağımda geriye doğru kaçıp annemden uzaklaştım. Bu konu hakkında benimde canım sıkkın olduğundan sıkıntılı bir şekilde nefesimi bıraktım.

"Güçlerini kontrol edebilmesi için onu sinirlendirmem gerekiyordu, bende böyle bir çözüm buldum" diye açıkladım.

"Onu dövdürmek gibi bir çözüm mü?" derken yeniden üzerime atılacağını hissettiğimde "bi' durur musun anne, açıklıyorum" dedim.

Annem sağ olsun beni dinlemeyi seçerek kollarını göğsünde bağladı ve ters bakışlarını üzerime dikti.

"Normalde bu ders için öğrencilerin zihinleriyle oynuyorum ama o tekniği Emma'ya yapamayacağımı biliyorsun, kız kontrolden çıkardı." diye kendimi savunduğumda tek kaşını kaldırarak fazlaca ciddi bir tavırla "ondan özür diledin mi?" diye sordu.

Asiller ve Çıraklar | Devam EdiyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin