6 - Kütüphane/ Kırgınlık

Start from the beginning
                                    

Benim formam beyaz ve siyah ağırlıklıydı. Elendiğim gün ikiz elementlerim ortaya çıktığı için bana özel forma yapılmıştı.

İkiz elementlerim desemde halen daha bu duruma alışabilmiş değildim. Sanki annemi bulsam saçma bir rüyadan uyanacak gibi hissediyordum kendimi.

Tamamen hazır olduğumda kitabı dolabımın içine, iç çamaşırlarımın altına saklamıştım

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Tamamen hazır olduğumda kitabı dolabımın içine, iç çamaşırlarımın altına saklamıştım.

Birinin bu durumdan haberi olmadığı sürece odama gelip arayacağını sanmıyordum ama oldu da biri odamı kurcalarsa o çekmeceyi açtığı gibi geri kapatmasını umduğum için oraya saklamıştım.

Yanımda gezdirmek riskli olabilir diye düşünmüştüm.

Saçıma gelişi güzel şekil vererek çantamı yanıma aldım ve odadan çıktım.

Alonzo hala ortalarda yoktu. Bu durum gittikçe ilgimi çekmeye başlasa da bir şey yapamıyorum.

Harold'da aynı şekilde bir şey yapamayacağını söylediği için beklemedeydim.

"Bakıyorum da erkencisin"

Güne başlar başlamaz görmeyi beklediğim ilk kişi Amy veya Harold olsa da ne yazık ki Drake olmuştu.

"Mümkünse benden uzak dur" dedim kızgın çıkan sesimle homurdanarak.

Keyifle kıvrılan dudakları beni hüsrana uğrattı "ilk dersin bana olmasaydı olabilirdi"

"Daha yarım saat var yani seni görmek zorunda değilim."

Adımlarımı hızlandırıp dış kapıya yönelerek ondan uzaklaştım.

Neyse ki beni takip etmemişti ama arkamdan gülerek bir şeyler söylediğini duymuştum.

Bahçeye çıktığımda insanların da yeni yeni çıkmaya başladıklarını gördüm.

Muhtemelen kahvaltı saatiydi ama ben kahvaltı yapmak istemedim.

Düşünmem gereken şeyler vardı ve kalabalık ortam da bunu yapamıyordum.

Özellikle o ortamda Amy ve Drake varsa.

İki seferdir geldiğim ağacın dibine oturarak resim defterimi çıkardım.

Kütüphanede gördüklerimi çizmek ve unutmamak istiyordum.

Kalemliğimden kurşun kalem çıkararak gördüklerimi düşünmeye başladım.

Fazla vaktim olmamıştı ama yine de inceleyebilmiştim sonuçta.

...

Yaklaşık yarım saate yakın bir süredir uğraştığım resmim henüz tam bitmese de ne olduğu belli olacak kadar çizebilmiştim.

Gölgelendirmeleri ve detayları eklemeye o kadar odaklanmıştım ki ders saatinin geldiğini fark etmemiştim bile.

"Derse katılmayı düşünür müsünüz hanımefendi?"

Asiller ve Çıraklar | Devam EdiyorWhere stories live. Discover now