Nihayet Felix, Hyunjin'in kucağından indiğinde sarılma sırası Ni-ki ve bana gelmişti. Abime sıkıca sarılıp onunla özlem gidermiştik. Gerçi kaybolan yıllarımızı bir ömür geçse bile telafi edemezdik ama artık geleceğe bakmak gerekti, geçmişe değil. Olan olmuştu, bir şey yapamazdık.

***

"Hey Yeji! Eğer art arda on fondip içersen sana Taylor swift albümü alırım!"

"Yemin et!"

"Felix'in üstüne yemin ederim!"

"Gaza gelme Yeji."

"Karışma Ryu, onu haklayacağım."

Hep beraber Hyunjin'in gelişini kutluyorduk. Yemek yiyor ve içki içiyorduk. Daha güzel bir şey olamazdı. Gerçi nasıl hastaneden çıktığını kimse bilmiyordu, Chaeryeong'da söylemiyordu.

Masadaki içkileri önüme alıp art arda içtim. Kafamın bu kadar hızlı güzel olacağını düşünmemiştim ama iyi hissettirdi, kendime geldim en azından.

"Tamam tamam! Ceza verme sırası ben de!"

Ni-ki dikkatleri kendine çekerek konuşmasını yapmaya başladı. Daha doğrusu kurbanını seçmeye başladı.

"Kurbanım... Yuna!"

"Siktir."

"Bence sana üç numara çok yakışacak!"

"Hayır, seni öldürürüm!"

"O zaman ceza bulamadım."

Ni-ki hüzünle yemeğine devam ettiğinde benimde yavaştan başım dönmeye başlamıştı. Yemeğin yerini göremiyordum ve bu da sinirimi bozuyordu!

"Yeji, saçın yemeğe giriyor. Ayrıca boş tabakta neyi arıyorsun?"

"Gel buraya kızarmış et!"

Ryujin ayağa kalktığında onu çok umursamadım. O yemeği yemek istiyordum. Ancak elimdeki çöpstikleri kaptığında sinirle ona döndüm.

"Bıraksana!"

"Uyku vakti küçük bebek."

"Uyumak istemiyorum, yemek yemek istiyorum!"

"Ağlama bebeğim."

"Ben bebek değilim!"

Ryujin bıkmış gibi öfleyip beni kucağına aldı. İlk başta şaşırsam da ardından kurtulmak için çırpınmaya başladım. Ancak kulağıma eğilip fısıldadı.

"Eğer eğlenmek istiyorsan sessiz ol."

Ne demek istediğini anladığımda ağzımı kapatıp konuşmama kararı aldım. Ardından kollarımı boynuna dolayıp kafamı omzuna gömdüm. Sessizleştiğimde Ryujin memnunca merdivenlerden çıkıp odama getirmişti beni.

Yatağa yatırdığın gözlerim ışığa takıldı. Ben ışığı izlerken Ryujin bir şeylerle uğraşıyordu. Ancak neyle uğraştığına çok takılmamıştım. Kısa süre sonra yanıma yattığında üstündeki uzun, bol tshırtü çıkardığını fark ettim. Onun yerine siyah, askılı bir crop vardı. Gülümseyerek vücudunu süzdüm.

"Şu an çok güzel göründüğünün farkında mısın Ryu?"

"Peki sen tatlılığının farkında mısın?"

"Bilmem..."

"Seni öpmek istiyorum."

"O zaman özgürsün."

Ryujin büyük bir özlemle dudaklarıma yapıştığında ellerimi çoktan saçlarına daldırmıştım. Yumuşak ve güzel kokan saçları... Bana dünyaları veriyordu.

Öpücükleri boynuma indiğinde gözlerimi kapadım. Onu ruhuma kadar hissediyordum. Tekrar dudaklarıma çıktığında ellerimizi kenetledi. Üstümden kalkıp, beni kucağına aldı. Ayaklarımı beline, ellerimi boynuna doladım. O ise ellerini kalçamda tutarak dudaklarımdan öpüyordu. Arada boynuma iniyor, açık olan omzumu öpüyordu. Biraz daha havaya kalktığımda boynumdan daha da aşağı indi. Biraz da oraya öpücüklerini bıraktığında dudaklarıma tekrar geri döndü.

Yeni bölümmm

Uzun zaman oldu üzgünüümm ama lgs ye çalışıyorum dershane, İngilizce kursu ve de özel ders alıyorum🤠😃

Neyse ryeji bu bölüm aşırı iyiydi bence

Oy vermeyi unitmayınn 🌟🌟🌟🌟

Oy vermeyi unitmayınn 🌟🌟🌟🌟

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


The Ghost 2 // ryejiWhere stories live. Discover now