" Asel, napıyorsun ya ne zamandır görüşüyorduk"

" İyiyim ya ev okul arası işte. Sen napıyorsun asıl " Ahsen yanımdaki sandalyeye otururken bende tekrardan yerime oturdum.

" Bende evdeyim işte, nişanlanmışsın hayırlı olsun. Tüh senide kaçırdık görüyormusun" Ahsen'in yalandan üzülmesine gülüp elimi koluna koyup teselli eder gibi konuştum.

" Olsun be, eee evlenmedi mi hâlâ abin" Ahsen bir zamanlar sürekli 'seni abime alıcaz' falan deyip duruyordu, şimdide üzülmüş gibi yapması onun içindi.

" Yok be ne evlenmesi, duruyor hâlâ. Eee sen ne zaman nişanlandın nasıl oldu"

" Bir ay falan oldu işte" Ahsen göz kırpıp ima ile gülümseyince bende gülümseyerek " Nee" dedim.

" Ee kim bu şanslı eniştemiz"

" Agâh Kaan işte, Mardin'li. " Ahsen şaşırıp

" Mardin'i nerden buldun kız? Taa nere" omuz silkip güldüm

" Nasip olunca buluyorsun işte neredeyse. Neyse sende ne var ne yok, yok mu birileri?" Ahsen burun kıvırıp

" Yok kız, abim evlenip gitmiyor ki bende evleneyim. Şaka bir yana gelen oluyor ama istemiyorum ben bir süre ya iyi böyle" omuz silkip' sen bilirsin' dedim.

Bir süre daha Ahsen ile konuşmuştuk ondan sonra da biz kalkmıştık zaten.

Düğün salonundan çıktıktan sonra buraya kadar gelmişken birde dondurma yemiştik ondan sonra da eve geçmiştik. Saat baya geç olduğu için namazımı da kıldığım için direk uyku moduna geçmiştim.

🍄🍁

Sabah uyandıktan sonra annemler ile kahvaltı hazırlamıştık kahvaltıyı yaptıktan sonra babam ve amcamlar Düzce'ye gitmişlerdi işlerimiz var diye. Bizde annemler ile çay demleyip bahçede içiyorduk.

Annemler köydeki kişiler hakkında konuşurken Ayşen telefonuna bakıyordu bende etrafa bakıp duruyordum. Canım sıkmıştı ya.

Telefonuma mesaj gelince hırkamın cebinden telefonumu alıp mesaja baktım. Agâh'tan gelmişti, sabah attığım ' hayırlı sabahlar' mesajına karşılık veriyordu ama saat 11'i geçmişti yani. Hayırlı öğlenler olmuştu.

...

Aşiret Ağası; hayırlı sabahlar yavrum.

Aşiret Ağası; kusura bakma geç döndüm şehir dışına çıkmam gerekti acil de yoldaydım o sıralarda.

Siz; yok önemli değil.

Siz; önemli bir şey mi oldu.

Aşiret Ağası; yok ya iş yapacağımız adamlardan biri sıkıntı çıkardı ona da ben gitmek zorunda kaldım. Biliyorsun yengem hamile abim onu bırakamadı.

Siz; ay senin gitmen iyi olmuş. Kadın yalnız kalmasın. Şimdi hamile hamile bir şey falan olur, da sen niye gittin ya Mûaz gitseydi.

Aşiret Ağası; oda geliyor zaten benimle. Tek başına halledemezdi ama beraber gidiyoruz işte.

Siz; nereye gidiyorsunuz? Hangi şehire.

Aşiret Ağası; Düzce'ye gidiyoruz. Orda araba kiralamak ile uğraşmayalım diye araba ile gidiyoruz ama oda baya yorucu oldu.

Siz; aaa Düzce'ye mi geliyorsunuz?.

Aşiret Ağası; evet, neden şaşırdın.

Siz; bizde Düzce'deyiz ha Agâh.

Aşiret Ağası; Aa ben onu unuttum ya.

Siz; akşam yemeğe bize gelirsiniz :)

Aşiret Ağası; sizin orası kalabalık şimdi ya. Ben orda gerilirim.

Siz; üf Agâh n'olacak ya, sizin ailenin bir beden küçük hali işte bir şey olmaz.

Aşiret Ağası; yok ya, ben seni alayım akşam Düzce'de yemek yiyelim. Ne dersin

Siz; Agâh illaki buraya geleceksin her halükarda. Sen gel burda yemek yiyelim yine istersen gideriz Düzce'ye de.

Aşiret Ağası; neyse bakarız şimdi işlerim var kapatmam lazım görüşürüz ❤️

Siz; tamam, ama akşam bekliyorum ha. Hadi görüşürüz ❤️

🍁🍄

Bölüm sonu!.

Bölüm nasıldı?.

En sevdiğiniz sahne?.

Sevmediğiniz sahne?.

Allah'a emanet olun kendinize iyi bakın 🍁🍄..

Dedikodu|TextingWhere stories live. Discover now