30.BÖLÜM DERDİNİ ANLAT

Start from the beginning
                                    

Ziya " Alânur ne oldu... İyi misin sen"

Alânur " İ-iyiyim hiçbirşey olmadı"

Ziya " Neden tek başına burada ağlıyorsun o zaman"

Alânur " Ağlamıyorum ki"

Ziya " Alânur, gördüm ağlıyorsun işte ama neden onu merak ediyorum seni ağlatan şey ne"

Alânur " Boşver Ziya ya"

Alânur gözlerini denize dikti gözleri yine dolmaya başlamıştı.

Ziya " Nasıl boşvereyim"

Alânur " Senlik birşey değil boşver"

Kısa ve derin bir sessizlik olmuştu aralarında, bu sessizliği bozan Ziya oldu.

Ziya " Bebek çok tatlı dimi"

Alânur cevap vermedi gözleri dolmuştu yine.

Ziya " Ama sen sesinden rahatsız oldun sanırım. Aslında senin de iki çocuğun var onları nasıl büyüttün de rahatsız oluyorsun anlamadım"

Ziya biraz ortamı neşelendirmeye çalışıyordu ama Alânurun gözlerinden yaşlar tek tek üzülmeye başlamıştı bile.

Ziya " Yani ben alışıksındır anlamında söyledim... Alânur senin neyin var neden ağlıyorsun"

Alânur yine cevap vermedi, veremedi, ne söyleyeceğini bilemedi.
Ziya yavaşça Alânurunun gözyaşlarını sildi, saçlarını okşadı.

Ziya " Alânur lütfen anlat derdini hem içinde tutmamış olursun, rahatlarsın belki bir çaresi bulunur"

Alânur " Çaresi yok Ziya..."

Ziya Alânurun sırtını sıvazladı.

Alânur " Anlatsam da anlayamazsın... Kimse anlayamaz..."

Ziya " Ne demek anlamazsın, ben seni anlarım hatta belki de en iyi ben anlarım... Seni ne zaman anlamadım ben"

Alânur " Hiçkimse yaşamadığı acıyı anlayamaz..."

Alânurun gözlerinden yaşlar yere doğru akarken başını elleri arasına aldı ve direklerini dizine koyarak sabit bir şekilde yere bakarak ağlıyordu. Ziya da ne diyeceğini bilmiyordu...

Ziya " Anlat hem içinde tutmamış olursun belki iyi gelir "

Alânur" Anlayamazsın ki "

Ziya" Alânur Sen anlat ben her türlü anlarım seni "

Alânur derin bir nefes aldı olduğu pozisyondan doğruldu ve arkasına yaslandı.

Alânur" Ben besteye hamileyken....."

Alânur anlatmaya başlamıştı, Ziya da elini Alânurun dizine koymuş yemyeşil gözlerinin içine bakıyordu.

Alânur" Kocam çocuk istemiyordu... Hamile olduğumu söyledim, tabi o zaman alkolikti içip içip bana bağırıyordu... (derin bir nefes alıp göz yaşlarını sildi)
Hamileyim deyince... Aldır o çocuğu, yoksa doğunca hem seni hem onu gebertirim dedi... Benim aldıracak param yoktu zaten 3 ayı da geçmişti aldıramam dedim... "

Ziyanın da gözleri dolmaya başlamıştı.
Alânur burnunu çekti nefes aldı ve devam etti.

Alânur" Beste neredeyse doğdu doğacak ama o ortada yok 3 aydır... Bir gün sancım tuttu suyum geldi, aradım ambulansı... Doğdu Beste... Minicik küçücük birşey, tabi yanımda hiçbirşey yok ne bez ne üzerime giyecek birşey hiçbirşeyim yok... "

Ziya Alânurun gözyaşlarını sildi ve saçlarını okşadı tekrar.

Alânur" Onur da o zaman ingiltere'de, babası kanseri onu da arayamıyorum gel diyemiyorum ondan başka kimsem de yok...
Besteyi verdiler kucağıma çok ağlıyor tabi... Benim de korkudan sütüm gelmiyor çocuk aç ağlıyor susmadan...
Ertesi gün eve gittim taksiyle kapıyı pencereyi kilitledim çünkü korkuyorum o adam gelip öldürecek bizi diye...
Ama Beste... Beste o kadar çok ağlıyor ki... Çünkü... "

Alânurun sesi titremeye başlamıştı, hem sesi hem de bedeni titriyordu.

Alânur" Çünkü aç çocuk emziremiyorum... Dişarı çıkıp mama da alamıyorum, çocuğu kime bırakıcam yada beni bulup öldürür korkusuyla, ama ben dışarı çıkıp mama almazsam da açlıktan ölür çocuk. Yan komşumuz vardı ondan istedim bana mama alırmısın dedim, sağ olsun aldı getirdi... Bestenin de karnı doydu ama o mama nereye kadar yeter, bu çocuğun da anne sütü alması gerek ama kokudan stresten sütüm gelmiyor... 10 gün sonra emzirebildim anca... Tabi o adam da hiç gelmedi, 1 yıl sonra çıktı geldi... Besteyi görünce yumuşadı benimsedi onu. Ama işte 1 hafta var 3 hafta yok... Beste de babasını istiyor sürekli.
Geldi dedi ki yeniden deneyelim..."

Alânur gözyaşlarını sildi tekrar.

Alânur" Off neyse seni de böyle dertlerimle boğdum... "

Ziya" Alânur saçmalama olur mu öyle şey, ne demek dertlerimle boğdum... Gel bakayım sen şöyle "

Ziya Alânuru kendine doğru çekti Alânur iyice sokuldu Ziyaya ve başını göğsüne koydu.
Ziya Alânurun kollarını ve omzunu okşadı sonra da saçlarını okşayıp öptü.

Alânurun gözyaşları hala durmamıştı, Ziya da Alânurun bu anlattıkları karşısında ne diyeceğini bilemiyordu.

Alânur derin bir nefes aldı ve Ziyanın göğsünden kaldırdı başını, doğruldu gözlerini sildi saçlarını toparladı ve yutkundu.

Alânur " Zi-ziya... Birşey daha var..."

SON

Saudade | Veda Mektubu |Where stories live. Discover now