boss, henyang

♧

Bu hikaye İngilizceden Türkçeye çevrilmiştir.

Yangyang bir zamanlar kendi işyeri kurallarını asla çiğnemeyeceğini düşünüyordu. İyi bir çalışan, patronu için her şeyi yapabilecek çok yönlü bir asistan olmakla gurur duyuyordu. Geçmişteki işlerinde başı asla belaya girmemiş, sadece daha iyi fırsatlar olduğu için onlardan ayrılmıştı. Patronları hakkında asla kötü bir söz söylememiş ve tüm iş arkadaşlarına saygılı davranırdı. Yangyang baştan sona, her işletmenin aradığı en iyi asistandı.

Fakat Yangyang patronu Wong Kunhang ile tanıştığından beri kuralları yıkılmış gibi görünüyordu. Şirketin sahibi patronu büyük güce sahip bir iş adamıydı. Başarıdan daha azıyla asla yetinmezdi. Her zaman bir numara olmak için çabalıyor ve en iyi olduğunu göstermeyi seviyordu; elbette mümkün olan en az kibirli şekilde. Kunhang harika bir patrondu, çalışanlarına son derece saygılı davranır ve onlardan her zaman en iyisini beklerdi. Projelerinde başarılı olduklarında ve iyi not aldıklarında onları ödüllendirir, çoğunlukla gece geç saatlere kadar içki içmeye götürürdü.

Kunhang'ın minnettarlığı Yangyang'a karşı büyüktü. Asistanına her zaman ne kadar iyi çalıştığını söyler, sıkı çalışması için ona büyük ödüller verir ve hatta onu akşam yemeği için evine davet ederdi. Kendisine meslektaşlarından farklı davranılması Yangyang'ı asla rahatsız etmedi. Aksine, Kunhang'ın jestlerinin işle ilgili olmadığını biliyordu.

Kunhang Yangyang ile flört ettiğini her zaman belli ederdi. Çoğu zaman bunu açıkça yapıyor, onu ofisine çekip kapıdan göndermeden önce yanağına birkaç öpücük konduruyordu. Ama hiçbir zaman daha ileri gitmemişti. Yangyang'ın işine engel olmasını istemediği içindi. Ve Kunhang, küçük sevimli sarışın asistanının peşinden ne kadar koşarsa koşsun, ona saygı duyuyordu.

Yine de Yangyang'ın kuralları neredeyse tam olarak o zaman çiğnendi. Ve şu anda olduğu yerdeydi; Kunhang ve kendisi patronunun odasında yalnızdı, kapı kilitliydi ve patronunun eli kravatına dolanmış, dudağına bir öpücük kondurmak için onu kendine çekiyordu. Kunhang'ın durmasını istediğini söylemekten nefret ediyordu, birilerinin onu bu hafif uzlaşmacı pozisyonda görmesinden korkuyordu. Eğer biri Kunhang'ı Yangyang'ın bacakları arasında görürse, şirkete dedikodu malzemesi olmaktan korkuyordu.

Kunhang'ın tüm ince ilerlemeleri sayesinde Yangyang, bunun olmasına izin verecek kadar cinsel hayal kırıklığına uğramıştı. Patronunun ona yapmak istediği her şeyi serbest bırakmak için. Belki küçük bir ofis seksinin zararı olmazdı.

Kunhang, Yangyang'ın kulağına "Günaydın," diye fısıldadı. Belki Yangyang için de daha iyi bir iş ahlakı yaratabilirdi, patronuna karşı bir şeyler hissettiği gerçeğinin etrafından dolanmayı bırakabilirdi. Belki o da biraz daha rahatlar, işinden biraz daha fazla keyif alırdı. Siktir et, gerçekten de mesai saatleri içinde patronu tarafından becerilmenin nasıl bir his olduğunu öğrenmek istiyordu.

Yangyang ellerini önündeki patronunun omuzların koyarken ''Kunhang," diye mırıldandı. "Beni rahatsız ediyorsun."

"Öyle mi?'' Kunhang kendi kendine güldü ve kravatı gererek Yangyang'ın öğürmesine neden oldu. Dudakları arasında sadece birkaç santim vardı, kravatın geri kalanını elinde top yapmaya devam ederken Kunhang'ın yüzünde bir gülümseme belirdi. "Sana günün bu kadar erken saatlerinde yapacak bir şey verdiğimi hatırlamıyorum. Şu anda başka birinin ayak işlerini mi yapıyorsun?"

"Şu anda değil. Aslında benden ne istediğini söylemeni bekliyorum," diye cevap verdi Yangyang, yüzünde kendi sırıtışıyla. Kesinlikle korkmuştu. Kunhang'ın böyle bir şeyi bu kadar açık bir şekilde, özellikle de kendi iş yerinde yapacağını hiç düşünmemişti. Yine de Yangyang, patronunun kendisine karşı çok fazla sevgi beslediğini söyleyebilirdi. Yangyang'ı ofisine çekerken Kunhang'ın kollarında kaç kez öpüştükleri ya da asansördeyken Yangyang'ı belinden tutup kendine doğru çekerken sessizce kulağına fısıldadıkları sonra kapılar aniden açıldığında Kunhang'ın onu sanki bir şey olmamış gibi gülüp bırakması... "Görevleriniz için hazırım patron."