İyi okumalar :)
❤️
Sabah güm güm atan bir kapı sesiyle irkilerek uyandım.
Uyku mahrumuyla elimle gözümü ovaladım acaba terör baskısı mı oluyor.
"Kumsal! Aç bu kapıyı yoksa kırar üstünede bu kapıyı o tuğrulun kafasında kırarım aç kız!" diye evi inleten betül.
Kapıyı kırar emindim.
Yanım da mışıl mışıl uyuyan tuğrula baktım.
"Tuğrul!" dedim onu sarsak.
"Tuğrul!" dedim kulağının dibinde.
"Sen dur ben şu anahtarı getireyim!" diyen betül ile daha da telaşlandım.
Dün o bokları yerken güzeldi.
"Tuğrul, öküz uyan!" dediğimde hafifçe gözlerini açtı.
beni görünce tebbesüm etti,ama ölürüm ya sana!
Kumsal baskı var baskı kendine gel!
"Çabuk kalk betül geldi herşeyi yanlış anlar." dediğimde duraksadım.
Ee zaten olan oldu,biz evlenecektik zaten.
"Nereye gideceğim hem görsünler nolmuş hatun'um?" diyip dudağıma bir buse bıraktı.
keşke onun rahatlığından bende de olsa.
Ben orda erimemek için elimi sıktım.
"Kalksana valla betülün dilinden kurtulmam."
dedim ve kalkmak için hamle yaptığımda çıplak olduğumu ve kasıklarımda sızıyla olduğum yerde çivilendim.
Tuğrula baktığımda muzipçe ve arsızca beni izliyordu.
"Kalk vallahi çakarım buradan, feleğini şaşarsın,kalk yoksa evlenmem." dedim tehdit ederek.
"Benim olmuşken,evlenmemiz zor değil,senin için herşey yaparım." diyip yataktan kalktı.
Oh şükür bunada!
"Balkona git ordan betülün balkonuna geç sonra ordan da dışarı çık salonda bekle." dedim.
Mal mal bana baktığında ofladım.
Çarşafı kendime dolayıp kalkmaya çalıştım.
Lan dün o kadar da fena değildi yaho!
Bir anda kendimi havada bulduğumda çığlık atmamak için dudağımı ısırdım.
Tuğrul beni kucağına almış,emir bekleyen asker gibi bana bakıyordu.
Buna içim öyle yumuşadı ki bir an üstüne iyice atlatıp dudağına yapışasım geldi.
"Beni banyoya bırak,Dolabımda eşofman ve tişört var al yanına giydiğin gibi, dediğimi yap." dediğimde hemen dediğimi yaptı.
Kapıyı açıp beni banyoya bıraktı ve bana baktı.
"Keşke yakalansaydık da neyse,ama bu burda bitmedi." diyip arsızca tebessüm edip kapıyı kapattı.
Ardından erimiş ve bayılmak Üzere olan bir kumsal bırakmıştı.
Odamın kapısının kilit sesi ile betülün bağrış çağrışlarıyla hemen musluğu açıp saçımı ıslattım.
Saçıma şampuan döküp hızlıca köpürtüm ve havluyu bedenime sardım.
"Kumsal!" diyen betüle telaşla kapıyı yardım açtım.
"Noluyor be!" dedim hiç birşeyden haberim yokmuş gibi.
Betül hemen bana döndü,köpüklü başımı görünce rahatladı.
Halam ise,"Al betül,kızı banyodan çıkarmak nedir çabuk çık dışarı bugün evi sen temizliyorsun." dedi kızgın sesiyle.
Oy oy halaların bir tanesi!
"Çekil şöyle!" diyip beni kenara itti ve banyoya şöyle bir göz gezdirdi.
"Eee Manyetik enişte yok?" dedi şaşkınlıkla.
"Benimle herhalde duş alacak hali yok ya?" diyip yanına gittim.
Aynayla karşı karşı gelince boynumda ki morluğu görünce donup kaldım.
Önce betüle sonra halama baktım.
İkiside bana bakmıyordu.
Hemen elimle boynumu kapattım.
"Vallahi Manyetik enişte yok he!" dedi rahatlayan sesiyle.
"Kızım sen kıskanıyor musun,damadım onunla kalıyor diye?" dedi halam pat diye.
Haklı dağılın beyler!
"Kim ben,tuğrulu Kıskanmak, damadını?,pardon ama onun neyini kıskanıcam be!" dedi yükselerek.
Betül ise elimle boynumu kapattığımı görünce kaşları çatıldı.
Sıçmişko.
Allah rahmet eylesin!
"Niye boynunu kapatıyorsun?" dedi sorgu memuru gibi.
Yalan bul,uydur,saydır.
"Balık yağı olan bir yemek yemiştim alerji oldum.İlacım kalmamış banyodan sonra hemen hastaneye giderim." dediğimde şaşkın ve korkuyla bana baktı.
"Ne! Çabuk giyin hastaneye gidiyoruz!" diyip banyodan çıktı.
Halam da," Kızım şimdi başlar o sivilce ve bayılmaların çabuk giyin aşağıdayız,acaba mutfakta ki balık kokusu mu geldi sana? " diyip aceleyle çıktı.
Aferin kumsal!
şimdi nasıl hal edeceksin.
Ama varya betülümü yerim ya kardeşlerin bir tanesi.
Oflayarak çabuk ve kısa bir duş aldım.
Yatak odamı toplayıp üstüme bir boğazlı bluz giydim.Altına bir kot pantolon.Saçımı at kuyruğu yapıp hemen aşağı indim.
Kapı da bizi bekleyen halam,betül ve tuğrulu gördüm.
Tuğrul anlamaz gözlerle hepimize bakıyordu.
Eşofmanlarım çok yakışmıştı.
Ama sanki dar gibi gibi.
Bugün onu alışverişe götürmem lazım.
"Kumsal çabuk ol!" diye sanki dünyayanın diğer ucundayım gibi bağıran betül hanım.
"Su içip geleyim." diyip mutfağa girdim.
Yarısı kızarmış,yarısı olmamış balıklara yüzümü buruşturarak baktım.
kızarmış olandan bir parça yiyip üstüne su içtim.
Etkisini hemen gösterirdi çünkü bu tamamen balığın etiydi.
Ama eğer balık yağı olsaydı,iki yada bir güne anca etki ederdi.
Mutfaktan çıkınca midemin bulandığını hisettim,evet galiba başlıyorduk.
🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾
SON.
(OY VE YORUM)
finale geç olduğunı düşündüğümden,şimdi final yapmayacağım.
Seviliyorsunuz.
❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OSMANLI'NIN KAYIP TACI(BİTTİ)
Historical Fiction#Osmanlıya ait bir kurgu! Arkeolog olan kumsal demirkan,görev aldığı bir kazı çalışmasında, siyah ve kırmızı renklerinden oluşan bir taç bulmasıyla kendisini osmanlı döneminde bulur... Sadrazam olan tuğrulla tanışır,peki kumsal başına geleceklerd...
