yolculuk

20.7K 353 209
                                    


Gemi yolculuğumuzun 3.haftasıydı
her şey düzgün giderken fırtına belirdi.

herkes içeri girmeye başladı yarım saat sonra gemi su almaya başlamıştı.

herkesi tahliye ediyorlardı beni de bir kayığa yerleştirdiler. Ve suya indirdiler fırtına yüzünden baya bi savrulduk gemiden uzaklaştık gemiye doğru  bağırdık ama kimse duymamıştı.

 teknede  4 kız 4 erkek vardı hepimiz korkuyla yolculuk yaptığımız gemiye bakıyorduk. Gemi çığlık sesleri ile beraberinde yavaşça suya batıyordu geminin ışıkları sönmüştü ortalıkta hiç bir şey gözükmüyordu biz yapa yalnız kalmıştık.

Sabaha kadar kimse uyuyamadı fırtına dinmişti güneş doğmuştu kimse konuşmuyordu

böyle olmaz pes etmemeliyiz dedim.  Ordan başkası ne yapa biliriz baksana okyanusun ortasındayız diye sert bir şekilde karşılık verdi. 

susup oturmuştum kızlardan biri merhaba benim adım Beyza diyerek sessizliği bozmuştu onun bir merhaba diyişi sayesinde herkes tanışmaya başlamıştı. 

kızların isimleri şöyleydi

Asude, Şevval, Beyza, Leman

Asude orta boylu kısa saçlı siyah gözlüydü 

Şevval uzun boylu turuncu  saçlı kahverengi gözlü tatlı bir kızdı

Beyza uzun boylu kıvırcık saçlı zayıf ve tatlı yüzlüydü 

Leman orta boylu kıvırcık saçlı mavi gözlü güzel bir kızdı

Erkeklerin ismi şöyleydi

Emircan, Eren, Hüseyin, Çağlar

Emircan  uzun boylu siyah saçlı zayıf biriydim

Eren kısa boylu siyah ve sert saçlı orta kilolu

Hüseyin orta boylu, siyah saçlı, kaslı, çapkın biri

Çağlar uzun boylu kıvırcık saçlı orta kilolu

Birbirimizle tanışmıştık

çağlar kayığın etrafına bakınmaya başladı ne yapıyorsun dedik.

 "buralarda bir yerde yemek olması lazım"

Derken buldu. 

40-50 civarında kavanoz vardı herkes eline iki kavanoz aldı tadı güzel olmasa da karnımızı az da olsa duyurmuştu

herkes uzanmış gök yüzüne bakıyordu zaman hiç geçmiyordu

ben lemanla konuşmaya başlamıştım çok güzel bir kızdı

Uzun bir süre sohbet ettik sohbetimizi şimşek çakması ile son bulmuştu kara bulutlar ile beraberinde  yeni bir fırtına yaklaşıyordu. 

kayığın önünde çadır vardı hepimiz içeri girmiştik yağmur yavaşça yağmaya başladı

kayık Şiddetli bir şekilde sallanmaya başlamıştı midem bulandı dışarı çıktım 

yağmur çok hızlı yağıyordu  suyu izlemeye başlamıştım yağmur damlalarının duya düşüşünü izlerken suyun içinde  haraket eden bir şey gördüm ve kendimi geriye attım ve hemen içeri geri girdim

yağmurun duracağı yoktu kafamı lemanın bacağının üstüne koydum leman şaşırmıştı ama aldırmadı.

 gözlerimi kapatıp burdan nasıl kurtuluruz diye düşünürken uykuya kalmıştım. Gözlerimi  açtığımda kimse yoktu kayık da sallanmıyordu. Kafam eğik bir şekilde çadırdan dışarı çıktım ve kayık toprağın üstünde duruyordu 

şaşırmıştım hemen kayıktan indim etrafa bakıyordum o sırada  asude yanıma doğru geliyordu

Asude: hele şükür uyandın uykucu

Emircan: Burası neresi

Asude: bilmiyoruz  sen uyuyunca  bir ada gördük ve kayık çektik sonra burdayız işte

Emircan: Diğerleri nerde

Asude: benle gel

diğerlerinin yanına gitmiştik herkes gülüyordu

 ateş yakmışlardı  üstüm gece yağan yağmur yüzünden epey ıslaktı kıyafetleri  çıkarıp ağacın dalına astım. 

hüseyin: adayı tanımamız lazım belki yaşayan vardır

eren: yarın yaparız şimdi  dinlenelim

herkez ateşin başında mayışmıştı 
:
:
Ben uyuyamamıştım içimde bir his vardi

ateş sönmeye başlamıştı etraftan odun toplayıp ateşi tekrar körükledim. 

şevval uyanmış yanıma geliyordu

Şevval: günaydın

Emircan: sanada günaydın

Şevval: daha fazla odun toplamalıyız bu ateş dayanmaz

Emircan: haklısın herkes uyanınca toplarız

Şevval: bu lanet olası yerden kurtulup evime gitmek istiyorum 

Emircan: aynen

Şevvalle sohbet devam ederken diğerleri uyanmıştı.

GİZEMLİ ADAWhere stories live. Discover now