51. ŞEHVETKAR DAVET (+18)

Beginne am Anfang
                                    

"Hoş geldiniz Demir Bey," dedi takım elbiseli bir adam.

Demir başını salladı. "Hoş bulduk Mithat, nasılsın görüşmeyeli?"

Adının Mithat olduğunu öğrendiğim adam gülümsedi. "İyiyim efendim, sizi sormalı?"

Demir'in dudağının kenarı kıvrılırken "Yuvarlanıp gidiyoruz işte." dedi, eğlenen bir ses tonuyla. Sonrasında bana döndü. Başıyla işaret ettiğinde yürümeye başladık.

"Kimdi o?" diye sordum, meraklı gözlerle ona dönerken.

Demir de bana çevirdi başını. "Şirkette çalışırken benim asistanımdı. Görmeyeli bayağı değişmiş kerata."

"Anladım," derken önüme döndüm. Kırmızı halının kapladığı koridordan geçerken kendimi o televizyondaki ünlüler gibi hissetmiştim. "Bu his gerçekten güzelmiş." Demir hangi his dercesine baktığında güldüm. "Kırmızı halıda yürümek... Hep merak etmiştim, üzerinde yürümek de nasip oldu."

Gözleri önündeyken, kulağıma doğru eğildi. "Söylesen önüne her renkten halı sererdim güzelim."

"Söylemem mi lazım?" dedim, yalandan bir ciddiyetle. "Sen düşünemiyor musun bunları?"

Kaşları havalanırken başını geriye çekip "Sen ciddi misin?" diye sordu, brden güldüğümde o da gülmüştü. "Seni gidi şakacı ufaklık..."

O an salona girmiştik. Gözlerimi Demir'den çekip koca salonda gezdirmeye başladım. Etrafta yuvarlak masaların etrafına toplanmış şık giyimli insanlar vardı. Herkesin ellerinde birer kadeh ve yüksek sesli klasik müzik...

Karşımızda duran koca projeksiyonun önünde büyük bir masa vardı. Masada oturan gelin dikkat çekecek kadar güzeldi. Damat'ın da ondan kalır yanı yoktu tabi... Eh, bir Demir olmasa da yakışıklı biriydi.

"Küçük şey!" Atakan'ın sesini işittiğimde, başımı soluma çevirdim. Bir kolunda Melis, diğer tarafında Nur'la birlikte gülümseyerek buraya yaklaşıyorlardı.

Nur'un üzerinde saten siyah mini bir elbise vardı. Geniş eteği, kalp yaka oluşu, bacak yırtmacı ve ince askılarıyla gerçekten mükemmel görünüyordu. Saçlarını açmış, yüzüne de sade bir makyaj yapmıştı. "Efnan!" Nur bana sarılırken, karşılık veriyordum. Bir yandan da Atakan'a öldürücü bakışlarımı diktim.

"Bari burada adımı kullan ya!"

Eli başına giderken mahçupca gülümsedi. "Ben senin adını şey edemiyorum kızım ya!" Üzerinde lacivert bir spor takım elbise vardı.

"Harika görünüyorsun," dedi Melis, Nur geri çekildiğinde onunla da kısaca sarıldık. Üzerindeki su yeşili elbiseye, gözleri uyum sağlıyordu. Göğüs dekolteli, ince askılı, bacağını öne çıkaran yırtmaçlı, saten bir elbiseydi.

"Harika olan sensin," derken, gülümsedim. Bakışlarım Atakan'a kaydığında Melis'e olan aşık bakışlarını görmemek imkansızdı. Nedense gözüme ilk günün aksine çok uyumlu geliyorlardı.

Demir yeniden elini belime yerleştirirken, "Geçelim," dedi. Başımı salladığımda ikimiz birden Demir'in yönlendirmesiyle gelin ile damatın masasına doğru ilerliyorduk.

UFAKLIK | Daddy Issues ✓Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt