Ona yetişerek "Ne maçı?" diye sordum meraklı bir sesle.

"Boks maçı," dediğinde şaşkınlığım ikiye katlanmıştı. "Boks yerinin müdürü ile mecburi bir anlaşma yapmış. Tabii.bunu benim üzerime yapmış, benden onun yerine dövüşmemi istiyor."

Durdum ve dehşete düşmüş gibi bir ifade takındım yüzüme. "Dövüşecek misin?"

O da durup bana döndü, başını salladı. "Evine gitmek istemiyorsan kal burada. Benim gitmem gerekiyor."

Tam yürümeye devam edecekti ki "Dur, dur," diyerek kolundan tutup durdurdum onu.

Durdu ve bana döndü yeniden. "Ne var ufaklık?" dedi bıkkın bir şekilde.

"Bende seninle gelebilir miyim?"

Anında kolundaki elimi itip yürümeye devam etti. "Asla olmaz."

Ona yetişerek "Lütfen ya," dedim. "Hiç sesim çıkmaz, öylece bir köşede dururum. Hem biz artık suç ortağı sayılırız, her şeyi duydum, görmek de hakkım!"

Motorunun yanına geldiğimizde durdu. "Hayırdır cinayet falan mı işledik? Hangi suçun ortağıyız?" Dalga geçiyordu.

"Lütfen," dedim gözlerine bakarak. "Gerçekten hayalet gibi olurum, sadece izleyeceğim uzaktan." Motoruna bindi beni duymazdan gelerek. İçim burkuldu, gözlerimi yere eğdiğimde anladım beni götürmeyeceğini. Zaten ne diye götürsündü ki? Tanımıyordu bile.

O an kaskı bana uzattığında şaşırmıştım. İrileşen gözlerimi ona diktim. "Hadi!" diye bağırmasıyla transtan çıkıp kaskı aldım ve hemen taktım kafama. Geldiğimiz gibi arkasına binip sırtına sıkıca sarıldım. Tabi başımı da sırtına yaslamaktan kaçınmıyordum.

❥❥

Motoru eski bir binanın önünde durdurmuştu. Motordan inip belimden tutarak beni de indirdi aşağıya. Ben kaskı kafamdan çıkarıp motora koyarken Demir telefonuyla meşguldü.

"Ay çok heyecanlandım," dedim gerçekten ama gerçekten heyecan dolu bir sesle.

Bana tuhaf bir bakış attı ardından telefonunu cebine koydu. O sırada Atakan binadan çıkmış bize doğru geliyordu, beni görünce kaşlarını çattı.

"Bu kızın ne işi var burada!?"

Gözlerimi kısarak yüzümü buruşturup gıcık bir şekilde güldüm. "Sana da selam canısı."

"Gözün üstünde olsun," dedi Demir, Atakan'a ve bana döndü. "Atakan ne derse onu yap, sakın ama sakın yanından ayrılmayacaksın."

Atakan bıkkın bir nefes verdi. "Bir de çocuk bakıcılığı mı yapayım!"

Demir sinirle ona döndü. "Ben sana yapıyorum ya bakıcılık! Sen de ona yap!"

Atakan cevap veremeden Demir yürümeye başladığında ben de hemencecik peşine takıldım. Tabi gıcık Atakan'a göz ucuyla bakmayı ihmal etmemiştim. Demir'in aksine beyaz tenli, onun boylarında, siyah saçlı bir adamdı. Eh, Demir kadar olmasa da gideri vardı, yakışıklıydı.

Binanın içine girdiğimizde kocaman bir salon karşıladı bizi. Yıkık dökük olsa da oldukça hoş duruyordu mekan. Ortada etrafı tellerle kaplı kocaman bir dövüş ringi vardı, onun dışında etraf bomboştu. Bu boşluğu insanlar doldurmuş, geçecek yer bile bırakmamışlardı. Şu an ise ringde iki kişi deli gibi dövüşüyordu. Biri normal derecede kaslı bir adamdı. Diğeri ise kocaman, uzun boylu ayı gibi bir adamdı. Açıkçası bu pek de adil bir dövüş gibi görünmüyordu.

UFAKLIK | Daddy Issues ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin