11🔥

21.6K 1.5K 199
                                    

Bölüm Şarkısı: Tuğçe Tayfur-Taner Şafak  /  Bu Nasıl Sevda

🔥

Kan damlıyor gökyüzünden,
Sana yas tutuyor kızıl gök?
Toprak bereketini esirgemiş,
Sen yoksun diye mi bu kuru kök?
Dinmedi fırtına, haykırdı dağ taş,
Gel içimden şimdi kendini sök.

🔥








Keyifli okumalar.

Finale son 4 bölüm.


Kara

Sevda'yla Fırat'ın düğününden önce yapılacak olan kutlamaya gidecektik. Sabah işe ben bıraktığım için arabası yoktu. Akşam birlikte geçeriz diye düşünmüştük ama tayin sebebiyle gideceğimiz için işlerim son günlerde yoğundu. Telefonun ekran kilidini açıp saati kontrol ettim. On dakikaya çıksam tam vaktinde yetişirdim Sevda'ya. Üstüne çok fazla düşüp bunaltmak istemiyordum ama içim gidiyordu, gözümün önünden her ayrıldığında aklım onda kalıyordu.

"Komutanım, çıkmıyor muyuz?" Yıldırım kapıda göründüğünde elimdeki raporları dosyaya yerleştirip ayağa kalktım.

"Üstümü değiştirip geliyorum zaten Fırat izinliydi bugün onlar erken geçerler. Kesik nerede?" Dosyayı çekmeceye bırakıp kapıya doğru ilerledim.

"Üstünü değiştiriyor." Yıldırım'la koridora çıktığımızda bir alt kattaki soyunma odasına girdik.

Kesik ve Yıldırım aşağıya inerken dolabımı açıp kamuflajların yerine siyah kot pantolonu, lacivert gömlek giydim. Sevda'nın sabah lacivert renginde gömlek giydiğini görünce yanıma almıştım. Daha önceden aklıma gelmeyen her şeye onunla birlikte dikkat eder olmuştum. Sabah bulantıları azaldığı için son günlerde daha iyiydi. Biraz kilo almış ama bu ona çok yakışmıştı. Güzel yüzü kızımızın varlığıyla güler olmuştu. İyi bir anne olmak için çok çabalıyordu, farkındaydım. Aldığı anne-bebek kitaplarını okurken öğrendiği her şeyi heyecanla anlatması, fark etmese bile elini karnına götürüp gülümsemesi, her kızımızdan bahsettiğimizde geleceğe dair planlar kurması Sevda'nın şimdiden annelik konusunda mükemmel bir iş çıkaracağını gösteriyordu. Kızımıza çok bağlıydı, annelik ilk andan hissedilir diye okumuştum bir yerde sanırım onların arasında özel bir bağ vardı.

Dolabın aynasına baktığımda yüzümdeki tebessümü fark ettim. Sevda böyleydi işte benim için ansızın gelen mutluluk. Aslında o benim yıllardır beklediğim kadındı, kalbimin diğer yarısı canımın parçasıydı. Onsuz olmanın düşüncesi bile beni mahvederken ayrı kaldığımız her an canımı fazlasıyla yakmıştı. Kaybetme korkusu, işte beni fazlasıyla bitiren buydu. Onu kaybetmekten delicesine korkuyordum. Sevda benim bu dünyada başıma gelmiş en güzel şeydi.

Üstümü değiştirdikten sonra binadan çıktım. Yıldırım'la Kesik benimle birlikte gelecekti. Arabaya bindiğimizde karargahtan ayrılmıştık. Birkaç gün içinde tayin kağıtları gelecekti, herkes bu duruma alışmaya başlamıştı ama yıllardır birlikte çalıştığımız için birbirimize alışmıştık. Zaman buldukça tekrar bir araya gelirdik, aramızdaki dostluk bakiydi. Özellikle Fırat benim için kardeş gibiydi.

Sevda Karası (1 Mayıs'ta kalkacak)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin