Emniyet kemerimi bağlayıp önüme döndüm.

"Nereye gidiyoruz?" "Eve" "ben seninle gelmek istemiyorum finallere çalışmak için evden eşyalarımı iste.
Finaller bitene kadar annemin yanında kalacağım. Annemden konum istedim. Atınca beni oraya bırak." dedikten sonra mesaj sesi geldi. "Hah bak yollamış bile" diyerek telefonumu eline verdim.

Telefonu alıp konumu açıp sesli yönlendirmeyi açarak önüne indirdi.

Yol boyunca konuşmamış öylece oturuyorduk. Sadece sesli yönlendirme arabada yankılanıyordu.

Geldiğimizi anlayınca"burda dur. Burası" diyerek durmasını bekledim.

"Unutma kitaplarım akşam burda olsun." diyerek gülümsedim.

Ona güle güle yapmadan arabadan çıkıp eve doğru ilerledim...

Jungkook ağzından:

Yaklaşık 10 saattir ha-rini arıyordum. Bugün okula gitmemişti. O yüzden oraya gitmedim.

Telefonlarımı da açmayınca iyice endişelendim.

Bir kaç kişiyi ha-rini bulmasıyla görevlendirip gizli odama girdim.

En son sabahki görüntüleri açıp izledim.

Eğer bir yere gitmek isteseydi yanına birşeyler alıp giderdi.

Ama eli boştu. Gece olduğunu boşverip polis yalakasını aradım.

İki çalıştan sonra açınca direkt konuya girdim.

"Ha-rin yanına geldi mi bugün?" deyince kahkahası kulaklarımı çınlatınca telefonu kulağımdan uzaklaştırdım.

"Kes zarvanayı. Evet ya da hayır diyeceksin!" diyerek gürledim.

"Evet geldi.... Hatta ona gerçekleri söyledim.... Hayal kırıklığıyla çıkıp gitti... Noldu bir şey mi oldu?"

"Sanane lan sanane karımdan! Ondan uzak dur!" diyerek telefonu yüzüne kapattım.

Bunun için mi gelmedi diye düşünmeye başladım.

Eğer bunun içinse çok üzülmüş olabilir diye düşündüm..

Gizli odamdan çıkıp kendimi yatağıma attım.

Gözlerimi kapatıp uyumaya çalıştım..

Uyandığımda saat sabah 10.47 di.

Hızlı bir şekilde yataktan kalkıp üzerimi giyinip evden çıktım.

Arabaya hızlı bir şekilde binip telefonu koltuğa attım.

Arabayı okula doğru sürüp ha-rinin dersliğinin önünde bekleyip durdum.

10 dakika arabanın içinde bekleyince sıkılıp çıktım.

Arabanın önüne yaslanıp kollarımı birbirine bağladım.

Kapıya doğru baktığımda ha-rinin çıktığını görünce doğrulup oraya doğru yürüdüm.

Daha sonra birisi kolunu tutup durdurdu.
Ha-rin arkasını döndüğü için beni görmediğinden faydalanıp hızlı bir şekilde yanına vardım.

Ah aşkım beklettim mi seni?" diyerek yanına gitmiş dudağına uzun bir öpücük bırakmıştım. Bunun etkisinde kalıp kaşlarını havaya kaldırmıştı.
Şaşkın olmasından yararlanıp belinden tutarak kendime çektim.
Böylelikle Ha-rin kolundaki fazlalıktan kurtuldu.

"Bu kim sevgilim.." diyerek hyun-jooyu göstererek konuştum.

"Sınıftan arkadaşım..." deyip sustu.

Polis Mafya'm +18Where stories live. Discover now