Mafya bey: Dur tamam

Siz: Efendim bir şey mi söyleyeceksin?

Mafya bey: Telefonumu düzelt

Mafya bey:Lütfen

Siz: sanki bi yumuşadım gibi tamam düzeltiyorum. Bak ne kadar kolaymış gördünmü. :)

Siz: Düzelttim aslanım ;)

Mafya bey: Bana aslanım filan deme!

Siz: Ne diyem gülümmü diyem :)

Mafya bey: Mesela en azından ismimi kullansan daha iyi olur Asya. Bak benim kullandığım gibi ne dersin?

Siz: Sanki birsey unuttun gibi

Mafya bey: Lütfen

Mafya bey: Bunu dediğim için kendime inanamıyorum. Bunun hesabını vericeksin asya

Siz: Görüşürüz barış ;)

Barış: Görüşücez Asya en kısa zamanda hemde. Hatta belkide intikamımı almaya baslamisimdir ;)

Yastığıma gömüldüm. Kafamı başka şeylerle meşgul etmek iyi gelmişti. O kadar yorgundumki hemen uykuya daldım.

Uyandigimda saat 09.00 du abim kapıyı tekmeliyordu. "Asya uyan." uyanmadan önce dün gece yaşananların hepsinin kötü bir kabus olmasını diledim ama kafamı kaldırdığımda üstümdeki elbiseyi gördüm.

Dün gece o kadar yorgundum ki pijamalarımı giymeye bile halim yoktu. Bu yüzden kıyafetlerimle uyumuştum.

"Uyandım abi. Kapımı tekmelemeyi bırak yoksa kırılacak!" abim uyandığımı anlayınca kapıdan uzaklaştı. Abime sinirli değildim. Zaten ona sinirlenmemi gerektiren bir sebep yoktu.

Tüm suç babamdaydı bana fikrimi bile sormadan şirket iflas edicek diye beni evlendirmeye çalışıyordu.

Üstümü giydim ve telefonu elime aldım mertten mesaj gelmişti. Mert benim en yakın arkadaşımdı. Kahverengi saçları ve kahverengi gözleri vardı. Abim gibi kaslıydı ama kızlar bu kaslara düşmüyordu. Oda mertin bahtsız olmasıyla alakalı bir durum.

Mert: Asya günaydın :)

Siz: Günaydın mert

Mert:Bu gün planın yoksa bir şeyler yapalımmı diyecektim.

Siz: Bakarız ya yeni uyandım ben. Sonra sana yazarım

Mert: Tamam asyam senden haber bekliyorum.

Odamdan çıkmadan önce son kez aynaya baktım. Hızlı adımlarla merdivenden indim. Herkes masada beni bekliyordu. Yine ne olmuştu artık sıkıldım ya. Son basamağıda indiğimde son bir kez şansımı denemek istedim ve dış kapıya doğru yürüdüm ama babam beni durdurdu.

Ah baba artık rahat bırak beni "Asya kızım gel otur kahvaltını yap sonra dışarı çıkarsın." 

"Aç değilim!"

"Kahve içersin o zaman buraya gel." dedi.

İtiraz edemiyecegimi anlamıştım. Babamın sadece bir bakışı yeterli böyle konularda. "Tamam baba" dedim ve abimin yanına oturdum.

"Asya kızım beni dinle" babam çok sakin bir ses tonuyla söylemişti bunu şaşırmıştım. Babamda bunu fark edince biraz sinirli gözükmeye çalıştı ve kaşlarını çattı. Çatalımı zeytine batırdım.

"Evet baba konuş dinliyorum." babam şaşırmıştım oda benim bu kadar sakin olmamı beklememisti sanırım.

"Öncelikle Asya bu konu sandığın kadar kolay bir konu değil. İstemiyorsun diye ben sözümden dönemem. Sen Sinan beyi tanımıyorsun kızım yapabileceklerini bilmiyorsun." babamın sözünü kestim ve sinirli bir şekilde konuşmaya başladım.

"O zaman baba tanımıyorsam anlat bana nasıl biri bu Sinan bey anlatta ona göre hareket edeyim değilmi. "

Babam iç çekti ve başını yere eğdi.    "Sana şu an anlatamam başka Bir konumuz var. " daha önemli bir konu ne olabilir? gerçekten çok merak ediyordum. Artık bunalmıştım. Hem bana birsey anlamıyorlar hemde evleneceksin diyorlar. Çok saçma hiç mantıklı değil bunlar.

Babam tekrar konuşmaya başladı.    "Sinan beyin oğlu seni almaya gelicek kızım sorun çıkarma gidip üstünü giy en azından tanışmış olursun belki fikrin değişir."

Babam sakin kalmaya çalışıyordu ve bu babamın sabrının son damlalarıydı. Bunu görebiliyorum. Ama ne olursa olsun o adamla evlenmiyecektim. "NE!? Asla ama asla onunlan bir yere gitmem baba bu son sözüm. "

Babam birden ayağa kalktı ve hemen yanımdaki sandalyeye oturdu. Dişlerini sıkarak konuşuyordu."SANA ÇIK ODANA VE HAZIRLAN DEDİM! FİKRİNİ SORAN OLMADI ASYA! " Çok çok fazla sinirliydi ilk kez onu bu şekilde görüyordum.

Ve bu kadar basit bir konuda bu kadar sinirlenmesi normal değildi. Abimin sevdiği bir kız vardı zaten ve kızın babasıda çok ünlü iş adamlarındandı. İkisi evlenirse yine kurtulabilirdik. Bu ısrar neden?

Gözlerim dolmuştu sessiz bir şekilde sandalyemden kalktım ve odama çıktım. Yatağımın üstüne oturup hıçkırarak ağlamaya başladım. Birden abim içeri girdi.

"Asya konusabilirmiyiz." başımı olumlu anlamda salladığımda içeriye girdi ve kapıyı kitledi. Yanıma oturdu "Ben dayanamıyorum Asya seni böyle görmeye, dayanamıyorum
Sana herseyi anlatıcam."

İkinci bölüm bitti

Nasil buldunuz bu bölümü?

Sizce Asyanin bu tepkisi abartılımı?

Kitaba oy verirseniz çok mutlu olurum :)

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 11 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Deli misin? Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin