"Bu işte hepimiz ölebiliriz."

"Senin ölüme karşı bir planın vardır."

"Babamın vardı... sen." Önündeki boşluğa çıplak gözleriyle bakıyordu. Gözleri orada bir şey bulmaya çalışıyormuşçasına titriyordu. "Onun yaptıklarını yapmamaya çalıştım hep. Dolayısıyla hayır... ölüme karşı bir planım yok."

"Savaşsızı bilmiyorum," dedi Steve. Elini koltuktan alıp Tony'nin omzuna koydu. "Ama senin olmadığın bir dünyada yaşayamam."

Saatler sonra ilk defa güldü. "Eh, o zaman ne yapacaksın? Dünyanı mı değiştireceksin?"

"Evet," dedi Steve, Tony ile aynı boşluğa bakarak. "Sanırım öyle yapacağım."

"Komikmiş. Senin standartlarına göre bakacak olursak eğer..."

"Benim standartlarım mı?"

"Evet, pek espri yapabilen biri değilsin. Senin, tüm bu halin bir espri olduğu için olsa gerek."

Tony ayağa kalkıp arka kapıya doğru birkaç adım attı. O esnada adamı arkasından izleyen Steve ellerini kemerinden alıp beline koydu. "Benim de şaka yaptığım birkaç sefer oldu."

"Benim cevap vermeme izin vermiyorsun. Görüyorsun, sendeki böyle bir ciddiyet."

"Sam'e şaka yaptığım zamanlar oldu."

"Steve," dedi Tony nefes vererek. "Kendine yardımcı olmuyorsun."

"Tamam," dedi Steve gözlerini tavana kaldırarak. "Senin kadar sıkça şaka yapan biri olmayabilirim ama bu şakadan anlamadığımı mı gösterir. İnsanların yaptığı referansların hemen hemen hepsini anlıyorum."

"Helicarrier'in masasındayken referansı yakaladığın için ne kadar heyecanlanmıştın."

"Öyle olmuştu. Uyandığımda dünyanın benim zamanıma kıyasla ne kadar karmaşık bir hal aldığını düşünmekten başka bir şey düşünemiyordum. Yıllar geçti ve hala aynı şeyi düşünüyorum."

"Basitleşmek adına çabaladığımız söylenemez."

"İyileşmek adına çabalıyoruz," dedi Steve kalkansız sırtını duvara yaslarken.

"İntikam adına çabalıyoruz, adımız üstünde."

Steve bir şey demedi, olduğu yerde kalakaldı.

Quinjet hedefine varana kadar ikisi de konuşmadı. İkisi için de aynı uçakta bulunmak bile, gün bittiğinde bir daha bulamayacaklarını bildikleri bir lükstü. Tadını çıkarmadılar ama tadının kaçmasına müsaade etmediler.

---

Steve karşısındaki mağarayı gördüğünde de javu yaşadı. Tony'nin zırhının ilk modelini yaparak kaçmayı başardığı mağarayı ilk defa görüyordu ama yakın zamanda bir başka mağara görmüştü. O mağaradan çıkan bir başka zırh da görmüştü.

"Demek burası," dedi Steve.

"Evet."

"Buraya sıklıkla gelir misin?"

"Hayır, o olaydan sonra bir daha hiç gelmemiştim. Gerek duymamıştım."

"Şimdi neden gerek duydun?" Tony ona doğru dönerken Steve de aynı hızla döndü. "Hayır, durumu eşitlememiz gerektiğini söyleme. Başka bir neden olduğunu biliyorum, görebiliyorum."

"Göstermek istedim. Tanık olmanı istedim. Beni ne olarak gördüğünü bilmiyorum. En yakın arkadaşın olmadığını biliyorum, aklındaki kişi olmadığımı da biliyorum. Belki şu an olduğum şeyin nereden çıktığını bilirsen, kafanda beni nereye koyman gerektiği konusunda sana yardımcı olur diye düşündüm."

Du hast das Ende der veröffentlichten Teile erreicht.

⏰ Letzte Aktualisierung: Oct 23, 2022 ⏰

Füge diese Geschichte zu deiner Bibliothek hinzu, um über neue Kapitel informiert zu werden!

Tutulma | Rogers & Stark [Stony]Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt