"Neden aklı başında birine bahsetmedin ki bundan? Kardeşinle neden konuşmadın"

"Kiyoomi'yle ilgili hiçbir şey duymak istemiyorum demişti bana, geçen hafta kutlama gecesinden sonra Omi'nin evine gittim. Gelip beni alması için aradı Kiyoomi Osamu'yu. O da bana kızdı işte, rahat bırak çocuğu, istemiyor daha net olamaz dedi. Soramadım."

"Off Atsumu."

"Hinata'nın haberi yok muydu öpeceğinden? Yani o müthiş planın bir parçası mıydı bu?"

"Yoktu ben de planlamamıştım bunu. İlgisini çekerim sanmıştım. Şimdi benden nefret ediyor. Sadece o da değil herkes benden nefret ediyor."

"Herkes senden nefret etmiyor Atsumu." Bokuto sarıldı ona.

"Onların ilişkisini de mahvettim, Hinata'yla Kageyama'nın."

"Ben aralarındaki bağın yeterince güçlü olduğunu düşünüyorum." dedi Kuro. "Tabii ki yaptığının doğru olduğunu söylemiyorum ama telafi edebilirsin."

"Nasıl?"

"Biraz zamana ihtiyacın var, sonra da özür dilersin."

"Omi affeder mi beni?" umutla sordu.

"Bilmiyorum Atsumu." Bokuto içini çekti.

"Ama onu affetmeye zorlayamazsın." dedi Kuro "Yapabileceğin tek şey içten bir şekilde özür dilemek ve zamana bırakmak."

Arkadaşları haklıydı, yapabileceği tek şey buydu belki de. Kahvesini bitirip çıkmaya hazırlandı. Kapıda Bokuto sarıldı ona tekrar "Her şey yoluna girecek tamam mı sıkma canını."

"Tamam. Ben çok teşekkür ederim her şey için ve çok özür dilerim."

"Sorun değil, boş ver."

"Yapabileceğimiz bir şey olursa söyle." dedi Kuro da.

"Teşekkür ederim."


Evden çıkıp arabasına bindi. Telefonuna baktı, kardeşinden hiç arama yoktu. Belli ki gece olanları kimse anlatmamıştı ona. Bir şekilde duyacaktı olanları biliyordu, aslında en iyisi kendisinin söylemesiydi. İçini çekti, kendinden çok utanıyordu. Osamu ile konuşursa daha kötü hissedeceğini biliyordu. Onu yargılamayacak birine ihtiyacı vardı. Tüm yaptıklarına rağmen onu sabırla dinleyecek tek kişi, Kita-san. Telefonunu çıkarıp arkadaşını aradı.

"Atsumu? İyi misin?" Telefon hemen açılmıştı, iyi olmadığını hissetmişti sanki arkadaşı.

"Ben, ee bilmiyorum." Sesinin titremesine engel olamamıştı.

"Bir şey oldu değil mi? Anlat hadi Kiyoomi'yle mi ilgili?"

"Evet." fısıldadı.

"Anlat hadi."

Atsumu gece olanları, kendinden nasıl utandığını, herkesin kalbini kırdığını, içinde nasıl büyük bir pişmanlık duyduğunu anlattı gözyaşları içinde.

"Onu elde etmek için her şeyi yapmam gerekiyor sanıyordum. Şimdi tamamen kaybettim." diyerek bitirdi.

"Peki elde ettikten sonra ne olacaktı?"

Bu soruyu beklemiyordu, arkadaşının ona kızmasını hatta bağırmasını bekliyordu. Bir an şaşkınlığı üzerinden atıp yanıtladı "Beni bırakmamasını isterdim." Aklına gelen tek şey buydu.

"Seni bırakmaması ne ifade ediyor senin için?"

"Ben hep onunla olmak istedim. Eğer o yanımda olursa beni severse mutlu olacağımı düşündüm. Ama onun mutluluğu daha önemli. Dün yaptıklarımdan sonra fark ediyorum artık. Benimleyken mutsuz olacaksa bunu istemem."

"Bir dakika oraya gelmeyelim daha" gülümsedi ona. "Neden özellikle o? Acaba onu zor biri olarak görüp hırs yapmış olabilir misin? Yani belki de sevgili olursanız aslında onu istemediğini fark eder misin?"

"Bilmiyorum" içini çekti "Sanmıyorum. ben onun yanında çok mutluyum. Beni istemiyor ama ben zorluyorum"

"İşte konu bu, zorlamak hoşuna gidiyor olabilir mi?"

"Bilmiyorum. Bunu nasıl anlarım ki?"

"Bak 'tsumu, işin gereği yapın gereği sen rekabetçi bir insansın. Baksana onu elde etme yönteminin bile kıskandırma olabileceğini düşündün."

"Evet" fısıldadı.

"Bak benim sana bir önerim var."

"Ne?"

"sence dün yaşananlar için Kiyoomi, Hinata ve Kageyama'dan özür dileyebilir misin?"

"E-evet, evet tabii"

"Tamam özür diledikten sonra bir süre kendini geri çekmeyi dene. Vazgeçebilmeyi"

"Omi'yi sevmekten mi?" gözleri kocaman açılmıştı.

"Sevmekten değil. Ona olan takıntından vazgeçmeyi deneyeceksin. Onu elde etme arzunun yerine başka bir şey koy. Herhangi bir şey olabilir bu."

"Bu ne işe yarayacak ki?" burnunu çekti.

"Ona olan hislerinin gerçek olup olmadığını anlayacaksın öncelikle. Bu sırada onun da öfkesi ve kırgınlığı azalacak. O senin için bir takıntı mı? Eğer bu takıntıdan vazgeçersen, Omi'nin gözündeki hırslı, onu elde etmekten başka düşüncesi olmayan Atsumu imajını silebilirsen belki farklı ilerler."

"Gerçekten mi?" bir an heyecanlanmıştı.

"Bunu umut etmen için söylemiyorum."

"Tamam" yüzü asıldı hemen.

"Ama bir şeylerin sana gelmesi için senin geri çekilmen gerekir. Değil mi?"

"E-evet" gülümsedi.

"Pişman olduğunu göster, üçü de senin arkadaşın. Onlarla aranın kötü olması kariyerini de etkiler."

"Omi zaten nefret ediyor benden. Hinata'nın yüzüne nasıl bakarım bilmiyorum."

"Sarhoştun çok büyütmez. Kageyama da eğer onunla olan ilişkisini yoluna koyarsa seni affeder."

"Tamam" mırıldandı.

"Atsumu? Birkaç gün yanıma gelmek ister misin? Biraz sakinleşmek için."

Aslında güzel bir teklifti ama önce yoluna koyması gereken şeyler olduğunu biliyordu "İsterdim ama önce yapmam gereken şeyler var."

"Ne zaman istersen tamam mı?"

"Teşekkür ederim, gerçekten."

"Osamu biliyor mu olanları?"

Yüzünü ellerine gömdü "Hayır."

"Seni öldürecek biliyorsun değil mi?"

"Sanırım onun bile acıma duygularını uyandıracak haldeyim Kita-san."

"Umarım öyledir."

"Yine de çok kızarsa konuşur musun onunla?"

"Konuşurum."

"Teşekkür ederim tekrar, benden nefret etmeyen birilerinin olduğunu bilmek iyi geldi."

"Düzelecek Atsumu, ama zamana ihtiyacın var."

"Tamam görüşürüz Kita-san."

"Görüşürüz."

Telefon kapanınca kendini yine yapayalnız hissetti. Osamu'yu da arayacaktı ama hala arkadaşlarının kapısının önünde duruyordu. Akaashi gelirse onunla karşılaşmak ve konuşmak istemiyordu. Osamu'yu eve gidince aramaya karar verdi.

Kochi Ga Yoi_SakuAtsuDonde viven las historias. Descúbrelo ahora