12🖤

50.3K 2.8K 638
                                    

Bölüm Şarkısı: Cem Adrian - Mark Eliyahu / Kül

🖤

Kırılsın kalemim,
Alınsın canım.
Senden gayrı ne varsa,
Haram kılınsın bana.
Kokun deli eder beni.
Kolların mahşer yeri.
Nasıl sevmek bu?
Görmeden tanır,
Kalbim kalbini.
Ölümde ve hayatta
İyiki varsın sevgili...

🖤

Uzun zaman sonra yeniden uzun bir bölümle buluşuyoruz.

Keyifli okumalar! 🧡

Sevda

Timur, Eylem ve Kara karşı karşıya geldiğinde bir adım atarak aralarında durdum. Eylem'in yüzüne yansıyan şaşkınlık giderek kendini öfkeye bırakırken gözleri beni öldürecek kadar sinirle yüklenmişti.

"Şimdi hepinizin burada olma amacını söylemek istiyorum çünkü bu konu uzadıkça benim canım sıkılıyor. Ve ben canım sıkılırsa can sıkmaktan çekinmem." Gözlerimi Eylem'den çekip Timur'a baktım.

"Ne istiyorsun sen ya daha ne istiyorsun?" Eylem'in sinirle bağırmasıyla birlikte sesine yansıyan başka bir şey daha vardı; Korku.

"Güzel soru, evet istediğim bir şey var. Çok sıkıldım senin şu imalarından, sanki ortada çok büyük bir şey var da ben aptalmışım gibi davranmalarından. Bak karşındayım hatta yanımda ikimizin hayatına dokunan iki adam da var. Söylesene Eylem kim bana oyun oynuyor? Timur mu yoksa Kara mı?" Arkamı dönüp önce Timur'un mavi gözlerine daha sonra Kara'nın bal rengi harelerinin içine baktım.

Burada hepsini toplamamın amacı sürekli ima edilen ama bir türlü bana söylenmeyen o büyük amacın ne olduğunu öğrenmek istememdi. Kara'ya ondan isteyeceğim şeyi operasyondan sonra söyleyeceğimi dile getirmiştim. Onu buraya getirmek kolay olmuştu asıl zor olan Timur'la aynı masaya oturtmaktı. Timur onu aramamla buraya gelmişti ve o da aynı şekilde burada olmaktan memnun değildi. Onlardan istediğim sadece yarım saatti ve ikisi de Eylem'in buraya geleceğinden habersiz kabul etmişti. Sadece Eylem'e değil ikisine de sürpriz olmuştu bu durum.

"Benim söyleyecek bir şeyim yok Sevda, senden bir şey gizlemiyorum." Timur sakince konuştuğunda bana bu sakinlik fazla gelmişti.

"Yok mu? Emin misin?" Kaşlarımı çatıp baskın bir şekilde sorduğumda bir an Eylem'e baksa da sonrasında bana döndü tekrar.

"Yok" diye yineledi sözlerini.

"Senin nişanlın az önce neler söyledi sağır mı oldun Timur sen? Doğru ama önemi yok çünkü siz ikiniz bir oyun oynuyorsunuz! Ne halt yediğiniz umurumda değil ama benim hayatıma dokunmayacaksınız." Timur sözlerimle birlikte şaşkınlıkla yutkundu. Hastanede onları duyduğumu artık biliyordu.

"Yeter bu kadar seni dinlemek zorunda değiliz! Gidelim Timur." Eylem öne doğru adım atıp Timur'un yanına ilerledi.

"Daha bitmedi!" Bağırmamla birlikte olduğu yerde durdu.

Arkamı dönüp hiç sesi çıkmayan Kara'ya döndüm. Masaya dayanmış kollarını birbirine kavuşturmuş sıkılmış bir şekilde duruyordu. Bal rengi gözleri asla benim üstümden bir milim bile ayrılmadı. Ona baktığımda göz göze geldik. Sıra ondaydı.

Sevda Karası (1 Mayıs'ta kalkacak)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin