Peşimi Bırakmayan Anılar

Zacznij od początku
                                    

Aslında çalmayı o kadar pek de iyi bilmiyorum. Bir parça hariç. Onun bana söylemeyi sevdiği parça. Ama sadece başını çalabildim.Parmaklarım her ne kadar ilerlemek istesede birşey buna izin vermiyor. Sonra bir süre öylece oturup düşündüm. Tellerine tekrar parmaklarımı gezdirdim.

Onsuzluk çok zordu. Sanki herşey boş geliyor. Ne yaparsam yapayım onun asla geri dönmiyiceğini çıkartamıyordum aklımdan. İşte bu daha da acı.

  Tam o sırada bir ses geldi. Kapının açık olan kısmından  baktığımda kimse yoktu. Bende daha fazla oyalanmamak adına gitarı geri standına koydum. Daha sonra sırt çantamı alıp odadan çıktım. Tam dolabımın olduğu yere dönerken zil çaldı. Neyse öbür tenefüs alırım kağıtları. Böylelikle hızlı adımlarla sınıfa yürüdüm.  Sınıfa girdiğimde herkes daha yeni sınıflarına yerleşiyordu. Hemen camın yanındaki sıramın yanına gittim.                     Sınıflar 25 kişi kapasiteli yani 25 tane masa vardı. Herkes tek oturuyordu burda. Benimkinin güzel bir manzarası vardı. Arada burda bazı şeylerden soyutlaşmak cidden güzel oluyordu.

  İşte hocamızda gelmişti. Ders genel kültürdü. Aslında heyecandan kendimi derse verbilirmiydim bilmiyorum ki aslında bugün kimse kendini derse verebiliceğini sanmıyorum.O yüzden dışarıyi izledim.

   Okulun bahçesi oldukça büyüktü.Bir grup olarak muhteşem perfonmaslar sergilemiştik. Peki ya biri gittiğinde yine grup kalır mı?. Ben imkansız diye düşünmüştüm. Ama artık tutunabileceğim başka birşey yoktu. Kafamı başka şeylere vererek kurtulmaya çalışıyordum.

Müzik grbunun başına ben geçtim. Dansı ben yönettim. Ama kendimi kontrol edebiliyormuyum bilmiyorum. Kurtulmaya çalışıyorum ama dediğim gibi sadece çalışıyorum. Bu sanki yüzmeyi bilmeden suda çırpınmak gibi.

Çantamdan her zaman karalama yaptığım bir defteri çıkarttım. Kafamı biraz toplamaya ihtiyacım vardı. Kalemi elime alıp parmaklarımın ve duygularımın harekete geçmesine izin verdim. Çünkü bugün hem uzun, hem yorucu , hem hareketli hem de heyecanlı olucaktı. Bunlar iyi de kendimi kötülere de hazırlamam gerekiyor. Ben sanırım iyilerden çok kötüleri bekliyordum.

  Tam o sırada kapı çaldı. Nöbetçi öğrencilerden biriydi. Sınafa girer girmez kızın gözleri beni aramaya koyuldu. Okulda tanınan biriydim. Herkes beni bilirdi. Hatta birçoğu hayranlık duyuyor. Bazıları bizimle yakın olabilmek için ellerinden geleni yapıyorlardı. Aslında böyle şeyler yapmanın bir anlamı yok takıldığım ortam belliydi. Daha fazlasına gerek yok.Bazılarıda benim gibi olmaya çalışıyordu. Biz genellikle her zaman dörtlü takılırdık ya da ikili tabi birde kulüplerde vardı. Herkes bu dörtlüyü tanırdı.
  Tek bizim okul değil, çoğu okul bizi tanırdı. Daha çok rekabet olduğumuz okullar. Her ne kadar beni halt etmeye çalışsalarda her defasında onların üstesinden gelip alt etmeyi başarmıştık. Ama şimdi kendimi o gittiğinden beri anca zor toplamıştım. Hatta bazıları benim zayıflığımı kullanmak istediler. Zor günler geçirdiğimi bile bile rekabet etmeye devam ediyorlar. Ama her defasında da cevaplarını almalarını sağladım.
  Kızın gözleri benimkileri bulduğunda yüzünde tatlı bir gülümseme oldu. Sonra hocaya döndü;

-"Sofia ' yı çağırıyorlar." dedi. Tabiki de hoca bunun ne demek olduğunu biliyordu ve tabikide bende ne olduğunu biliyordum. Hemen çıkmak için eşyalarımı toparladım. Çantamı sınıfta bıraktım. Sadece telefonumu yanıma aldım. Ve sınıftan çıktım. Çıkarken her çift göz benim üzerimdeydi. Açıkcası bunu seviyordum. Tatlı bir heyecan yayılıyordu vücuduma. Bomboş koridorda ilerledim. Nereye gidiceğimi biliyordum bu yüzden kızın benimle gelmesine gerek yoktu.İşte koridordan hemen sola döndüğümde onu gördüm.

  Aman Tanrım!.Bu adam gerçekten yaşlanmak nedir bilmez mi?. Nasıl gittikçe böyle yakışıklı olabiliyordu. Bir süre ona baktım o kesinlikle mükemmeldi. Beyaz bir pantolon ve son derece şık bir lacivert gömlek giymişti. Taktığı gözlük ayrı bir hava katmıştı. Beni anında fark ettiğinde yüzünde gözlüğünü çıkarıp gömleğinin yakasına astı ve yüzünde kocaman gülümseme yayıldı. Gözleri gömleğinin rengiyle kusursuz bir güzellik içerisindeydi. Aslında şu an ona sarılarak ağlamak istiyordum ama bunu sonra yapıcaktım.Koşarak sarıldım ve tabiki de o da kollarını sonuna kadar açtı ve konuşmaya başladı;

To już koniec opublikowanych części.

⏰ Ostatnio Aktualizowane: May 08, 2021 ⏰

Dodaj to dzieło do Biblioteki, aby dostawać powiadomienia o nowych częściach!

STORY OF MY LIFE (  too far from the stars)Opowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz