Parallel Universe 💢 yooa + ren ✔

0.1: one shot ✔

Minki elindeki anahtar ile ağaçlar arasına dikilip etrafa bakındı. Bir müddet sonra ortaya çıkan kapıdan ilerleyip Kore Cumhuriyetinde 20. yüzyıla geçiş yaptı. Kendisini öldürecekti birazdan. 21. yüzyıldaki değil, 20. yüzyıldakini.
Çünkü 21. yüzyılda sevgilisi Shi Ah'a aşık bir adamken, 20. yüzyıldaki kendisi Shi Ah'ı öldürmekle görevli bir adamdı.

Şapkasıyla gözlerini saklayıp maket bıçağı cebine daha da sıkıştırdı.

Kendi sevgilisi, gözleri önünde başında bandanası ile oturuyordu. Ormanın içinde, Shi Ah'ın hemen ardında saklanan kendisini gördü. Göz göze gelemedi çünkü gözlerini saklıydı. Biraz yürüdü, yolun üzerinde.

Ardından kendisinin arkasına geçtiği gibi bıçağı sapladı. Birkaç samiye bıçağı, paralel ikizinin içinde tuttu. Ardından sertçe çekti ve tekrardan ormanın içine dalıp elindeki anahtarla paralel evrenin kapılarının açılmasını bekledi. Açıldığı gibi 21. yüzyıla adım atıp yürümeye başladı.

Bıçağı diğer evrende düşürmüş olmalıydı, çünkü ellerini saklamak için kullandığı ceplerinin her ikisi de bomboştu.
Umursamadan yoluna devam etti. Karşısına çıkan ilk tesise girip tuvalete girdi. Ellerini hızlıca yıkamanın ardından yakında bir yere park ettiği arabasına doğru koşmaya başladı.

Hepsi dakikalar içinde gerçekleşiyordu.

Korumuştu sevgilisini, hem aşık olduğu kadını, hem de öldürmesi gerektiği kadını.
...

Buluşma yerine temiz kıyafetleri ile gelip, sevgilisini gördüğü gibi yanağını öptü. "Geç kalmadım değil mi?" Shi Ah -21. yüzyıldaki- başını iki yana salladı. "Hayır, şimdi geldim ben de hayatım."
Minki gülerek konuştu. "Ben katilim. Kendimi öldürdüm."

Shi Ah güldü, dalga geçer gibi. "Anladım, sen yine uykusuzsun. Hadi yemeğimizi yiyelim, daha sonra evine geçer uyursun."
Minki güldü, rahat bir tavırla. Çünkü diğer evrende katili hiçbir zaman bulamayacaklardı ve aynı zamanda o kendi evreninde katil sayılmazdı.