Equestrian: taekook

7: Açığa çıkan küçük sırlar

"Sen çok sinsi bir insansın" diyerek başını iki yana sallamış ve bardaklarından birini alıp kafasına dikmişti. Gözlerimi büyüterek ellerimle abartı bir şekilde kendimi kamufle etmeye çalıştığımda Yugyeom gözlerini devirmişti.

"Ben gerçekten güvende değilmişim!"

"Siktir oradan ya, ilah gibi dolanıyorsun ortalıkta. Senin o bol kıyafetlerinin altında yatan hazineyi görüp de etkilenmeyecek tek bir insan tanımıyorum ben"

"Ben?"
"Ben?"

Jimin ve Yuqi aynı anda konuştuğunda Yugyeom onlara uzanmaya ve vurmaya çalışmıştı. Küçük bir karmaşanın ardından Jimin birden Taehyunga bakmaya başlamış, kıkırdayarak ona sataşmıştı.

"Sende tık yok mu daha?"

"Jimin!"

Gözlerimi tekrardan büyüterek onun kafasına bir tane vurduğumda Taehyung çok ciddiye almış gibi görünmüyor olduğu için biraz da rahatlamıştım.

"Sen ona bakma. Yeni tanıştığım herkese aynı şeyi yapıyor."

"Sorun değil" diyerek gülümsediğinde ben de gülümsemekle yetinmiştim ki o devam etmişti. "Soru cinsel anlamda olmasaydı içmemem için bir neden kalmazdı. Demek istediğim, etkileyici bir insansın. En yakın arkadaşın ben olsaydım Jiminin yaptığı şeyin aynısını yapardım muhtemelen" diyerek oldukça dürüst olduğunda biraz utanmış, biraz da mutlu olmuştum.

"Teşekkür ederim" diye mırıldanmakla yetindiğimde başını iki yana sallayarak gülmüştü.

"Tamam. Flörtleşmeniz bittiyse Jungkook, sıra sende"

"Sabır.. Bol bol sabır.." İç geçirerek ona onaylamaz bakışlar attığımda bana dil çıkarmıştı Jimin. "Neyse" demiştim sonrasında. Biraz düşünmüş ve gülümsemiştim keyifle. "Yoonginin çok yakışıklı olduğunu düşünüyorum"

Beklediğimin aksine Yoongi içmemişti. Kendisini yakışıklı bulmuyor muydu gerçekten? Diğer yandan beklediğim şekilde Jimin omuz silkerek içtiğinde onun ardından Yugyeom ve Yuqi de içmişti. Sonrasında ben de içtiğimde benimle eş zamanlı olarak Taehyung da içmişti.

"Tamamen özgüvensiz" demişti Taehyung bir kolunu Yoonginin omzuna atıp onu kendisine çekerken gülerek. "Potansiyelinin farkında bile değil"

"Siktir oradan.."

Yoongi gülerek onu ittiğinde Taehyung da ona gülerek parmaklarını onun saçlarına daldırıp hafifçe dağıtmıştı.

"Evet, şimdi sıra Yugyeomda" diyerek dikkatlerimizi onda topladığında ben de ona dönerek bir elimi dizine yerleştirerek söyleyeceği şeyi beklemiştim.

"En yakın arkadaşıma aşık oldum" diyerek shotu içmeden rahat bir şekilde arkasına doğru yaslandığında bunu kendi içini rahatlatmak, az önce itiraf ettiği şeyden dolayı da benim yanlış anlamamamı sağlamak adına söylediğini biliyordum. Bu yüzden gülmüş ve onun dizine vurmuştum ki birden fark ettiğim hareketlenmeyle birlikte bakışlarım Taehyunga çevrilmişti.

O içmişti. Ne yani? Chan'a mı aşıktı? Gerçekten mi?

"Hassiktir, ne?" Demişti Jimin gözlerini büyüterek. "Şu gamzeli çocuğa mı aşıksın? İnanamıyorum sana! Tüm hayallerim yıkıldı şu anda-"

"Hala aşık değilim elbette" diyerek gözlerini devirdiğinde bu konuda oldukça rahatmış gibi hissetmiştim. Çekinmiyordu. "Aşk da denmez aslımda. Onunla ilk tanıştığım zamanlarda ondan hoşlanıyordum ama sonradan arkadaş olmamızın daha iyi olduğuna karar verdim"