8- Yapılan Planlar

4.6K 164 3
                                    

Poyraz gülerek sahnede ki kızı süzdü. Alev Duru'su gibi Esmer tenli, mavi gözlü bir kızdı. Sanki özellikle seçilmiş gibi...

Sinirle elindeki viski bardağını sıktı, Onur dan intikamını nasıl alacağını düşünürken bomba gibi düşmüştü bu esmer kız. Kardeşine benziyor alması canını sık mis olsa da intikamını alacaktı. Hem de en acı şekilde. Aslında parçalar aklında yerleşmeye başlamıştı. Kızın kardeşine benzemesinin sebebi hayla Alev Duru'ya ilgi duymasıydı. Bu demek oluyor ki Onur kardeşine karşı hayla duygu besliyordu. O zaman kardeşinin yerini öğrenmiş olabilirdi. Poyraz hırs soludu. Kardeşinin peşini bırakmamış olması ihtimali sinirlerini bozuyordu.

"Rüzgâr, Alev Duru'yu başka bir yola gönder. "

Rüzgâr bir an neden diye sormak istese de Onur'un yüzünden olduğunu tahmin edebiliyordu.

Plan Poyraz'ın beyninde lastik misali uzuyordu.

Onurun canını yakmak için adayı kullanacaklardı. En sonunda cesedini kapısına yollayacaktı.

Onur'un kardeşi Duru'ya yaptıklarının aynısını yapacaktı. Sol dudağı acı ile yukarı kıvrıldı, Alev Duru... En sevdiği değerlisi olan tek kız, Duru... Sırf o istedi diye fuhuş işini kısa süreliğine bırakmıştı. İşlerini ondan gizli yapar olmuştu ama günün birinde âlemde psikopatlığın tarihini yazmış olan, takıntılı manyak Onur Akkaya ile Poyraz'ın önüne gelmişti. Tek safı zarar görmesin diye çok uğraşmış, çok didinmişti Poyraz ama Onur ona tamir açılamayacak yaralar açmış ve def olup gitmişti. Yıllarca ortaya çıkmamıştı ta ki bir seneye kadar. Evlendiği duyurusu ile ortaya çıkmıştı. Bilmiyordu bu güzel masum kızın ölümüne sebep olacağını...

"O zaman oyun başlayacak Rüzgâr! Duru'mun, güzelimin gözyaşları yerde kalmayacak! Kız senin avucunda olacak. Her istediğimiz bilgiyi elimize verecek derecede olmalı, gerekirse ajanlık yapacak!"

"Bende ağabey, Duru'ya bunları yapmaya cesaret etti madem başına gelecek her şeyi hak etti bu lavuk!"

Rüzgâr'ın sesi her şeyin son raddesine geldiğine dair bir işaretti. Rüzgâr asla sinir olmazdı. İstese de kolay, kolay olmazdı. O sadece değer verdiği insanlar için endişe eder, onlar için sinirlenirdi sadece...

Rüzgâr gözlerini saçlarını savurarak sahneden inen kıza baktı. Poyraz kalkmak için hamle yaptığı zaman Rüzgâr bir anda kalktı ve kıza doğru yürümeye başladı. Haylaz, haylaz düşünceler ile vücudunu süzmesine engel olamıyordu. 'Ahh güzelim altımda inleyişlerini dört gözle bekliyorum...' Diye düşünmesine engel olamadı. Rüzgâr, Ada yanından geçecek iken kolundan kavradığı gibi kendisine cevirdi ve mavi gözlerini kızın donuk gök mavisi gözlerine odakladı. Bir eli yavaşça kalçasına kayarken konuştu.

"Siz gerçek misiniz? Şarkı söylerken sizi izliyordum da... Ahh, nasıl demeliyim? Gökten düşmüş bir huri olma ihtimaliniz var mı? Pardon, bence gökten düşmüş, yolunu kaybetmiş bir huri siniz siz... Acaba bize masamızda eşlik eder misiniz? Bana sizinle sohbet etmeme fırsat verir misiniz? "

Ada adamın kibarlığı karşısında adeta sarhoş olmuştu... Hayatında öz mü öz babası dahi onunla böyle konuşmamıştı. Ona hep pislikmiş muamelesi yapar, ondan nefret ettiğini hep yüzüne çarpardı. Koşası olacak herif dahi ona köpek gibi davranıyordu. Onun duyguları olduğunu düşünmüyordu hiç... O hep Onur'un gözünde sadece r seks ojesi idi... Duyguları olan bir insan değildi... Ama bu karşısına bomba gibi düşen adam... İlk defa dünyanın pisliklerden ibaret olmayacağını, kendisinin de duyguları olduğunu hatırlatmıştı. Adamın kollarından çıkmak için kendisini geri çektiği zaman, Rüzgâr kızı bıraktı ve gözlerini Ada'nın gözlerine sabitledi ve elini tutu ve dudaklarına bastırıp fısıldadı.

SayRaz Kayıp Ruhlar [Tamamlandı]Where stories live. Discover now