Nitelikli bir sanat eğitimi ve öğretimini gerçekleştirebilmek için yeterli ders
saa tine ihtiyaç vardır; içerisinde teorik bilgilenme, örneklerle bilgileri pekiştir-
me ve uygulamalarla kendini ifade etmeyi barındıran sanat eğitimi ve öğreti-
mi, eğitimin her aşamasında seviyeye ve amaca uygun ders saati ile mümkün
olur.
Sadece sanat eğitimi için değil, eğitimin her alanında öğrenme ortamı
etkin öğrenmede önemli rol oynar. Pat (2000)'a göre "Sınıf artık dört duvarla
çevrili bir yer olmaktan çıkmalı, devlet, bilim, teknoloji ile bağlantılı ortama
dönüştürülmeli ve web musluğu açık olmalıdır" (Aktaran, Alkan, 2005: 219).
Sanat eğitimi ve öğretiminin amaca uygun, verimli bir şekilde verilebilmesi
için atölyeye ihtiyaç vardır. Ülkemizde çoğu okulda görsel sanatlar (resim)
dersi sınıfl arda yapılmak tadır. Özellikle dersin uygulama boyutunda sınıfl ar
son derece yetersiz kalmak tadır. Örneğin, öğrenciler sınıf ortamında özgürce
kil ile çalışamaz, guaj boya yapamaz, grup çalışmasında bulunamaz. Uygula-
ma çalışmalarının çoğunda en basitinden suya ihtiyaç vardır. Öğrenci yaptığı
çalışmanın gereği, çalışma anında etrafı kirletebilir, dağıtabilir; sonrasında et-
rafı ve ellerini temizlemek için suya ihtiyaç duyar. Yine eğer sınıfta uygulama yapılıyorsa, öğrenci bir sonraki ders için (örn. Türkçe, Fen, Mat. vb.) sınıfı te-
miz bırakmak adına çalışmasında özgür ola maz. Biran önce çalışmayı bitirip
sınıfı bir sonraki derse hazırlama endişesi çalışmanın verimini azaltır. Ayrıca
sınıfa çeşitli yöntem ve tekniklerde kullanılacak olan alet ve malzemelerin
daimi koyulması da mümkün olmaz. Sanat öğretiminde uygulamalar okulda
bu amaç için ayrılmış ve düzenlenmiş bir atölyede yapıl malıdır.
Atölyeler de amaca uygun araç-gereçler ile donatılmalıdır. Eğitim fakül-
telerinde nitelikli öğretmen yetiştirmede teknik ve teknolojik alt yapının önemi
konusunda Alkan (2005: 227) şöyle demiştir:
Alan laboratuvarlarında deneyini yapan öğretmen adayının ilk aşamada ve işlik-
lerde konu ya da kavramı nasıl öğretebileceği ile ilişkili, el becerisini kullanarak, öğ-
renme aracı geliştirmesi kaçınılmazdır. İkinci aşamada aynı becerilerini bilgisayar ve
diğer teknolojik araçları kullanarak, grafi k, şekil, ya da animasyona dönüştüre bilmesi
gerekir. Üçüncü aşamada ise oluşturduğu öğrenme aracının günlük yaşam la ilişkisini
kurarak, onu öğrenme ortamına taşıması zorunludur. Tüm bunların sağlanabilmesi
için eğitim fakültelerinin teknik ve teknolojik alt yapıları yeniden düzenlenmelidir. Öğ-
retmen adaylarının el becerilerini geliştirme amacıyla her eğitim fakültesi bünyesinde
"işlikler" kurulmalı ve çalışır hale getirilmelidir.
Sanat eğitimi ve öğretiminin yapıldığı atölyeler de amaca uygun do-
nanıma sahip olmalıdır Örneğin, bir grafi k atölyesinde bilgisayar (internet
bağlantılı), serigrafi atölyesinde tezgah ve ipek kasnak, gravür atölyesinde
asit teknesi ve pres olmazsa bu alanların öğretiminde ne yapılabilir? Sanat
öğretiminde uygulama boyutunda her tekniğin ve çalışmanın kendine özgü
araç-gerece ihtiyacı vardır. Öğrencilerin el becerilerinin geliştirilmesi, değişik
yöntem ve tekniklerin öğretilmesi, uygulamalarla yaratıcılıklarının geliştirilme-
si için atölye lerde amaca uygun alt yapı, araç ve gereçler olmazsa öğrenme
ve kendini ifade etme yarım kalır.
Bilim ve teknoloji alanında hızlı bir gelişmenin yaşandığı çağımızda,
sanat eğitimi ve öğretimi içerisinde teknoloji de yerini almalıdır. Öğrenciler
bilgisayar ile değişen ve gelişen sanat olaylarını takip edebilmeli, ufuklarını
geliştirebilmeli, sanal müze ziyaretleri yapabilmeli ve bilgisayar destekli tasa-
rımlarla da kendini ifade edebilmelidir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SANAT EĞİTİMİ
RandomNitelikli bir sanat eğitimi, belirli değerlerin taşıyıcısı, çağın gelişen ve değişen şartlarına göre kendini yenileyebilen bir müfredat (öğretim) programı ile mümkündür.
NİTELİKLİ BİR SANAT EĞİTİMİ NASIL OLMALIDIR ?
En başından başla