Dövüş

3.6K 211 237
                                    

"Yüzbaşı, acil durum efendim."

Sarışın adam kafasını okuduğu kitaptan kaldırıp havaya baktı. Sarı kaşları hafiften çatılmıştı. Saat epey geç olmuştu.

"Sorun ne Jarvis?"
"Yabancı biri kuleye girmiş efendim. Gelen askerlerin hepsini deviriyor."

Yüzbaşı hızla ayağa kalkıp duvara yaslı kalkanını aldı. Odadan çıkarken Jarvis'e son bir kez sordu.

"Tony ve Loki nerede?"
"Burada değiller efendim. Kuledeki tek Avengers  sizsiniz."

Yüzbaşı hızla merdivenlerden indi. Askerler bu tarafa kaçıyorlardı ve gözlerinde saf korku vardı. Sonunda odaya ulaştığında etrada bakındı. Camlar kırılmış, bardakların çoğu yerdeydi. Hatta kulenin duvarı hafiften çökmüştü.

Yüzbaşı kafasını yavaşça sağa çevirdi ve kendi mavisinin aksine daha açık bir mavilikle karşılaştı.

"O çekici bırak." dedi emir verici bir ses tonuyla. Karşısındaki adam hafif bir kahkaha attıktan sonra çekicini daha sıkı tuttu. "Gelen tüm askerler aynı cümleyi kullandılar. Ama bak hepsi yerde. Asıl sen o kalkanı bırak dünyalı."

Yüzbaşı korkusuzca adama doğru bir adım attı. "Neden geldin buraya?"
"Amacım kavga veya dövüş değil. Kardeşimi alıp gitmek istiyorum."

Sarışın adam tek kaşını havaya kaldırıp olduğu yerde durdu. Gözleri ile karşısındaki adamın kıyafetlerini incelediğinde kimi aradığını anlamak çok zor değildi.
"Loki mi?"
"Nerede o?"
"Sen Thor olmalısın."
"Thor. Odinin oğlu, Asgar..."
"Biliyorum,biliyorum. Bak Thor kardeşin burada değil."
"Son kez soruyorum. Nerede o?"
"Üzgünüm. Bunu söyleyemem."

Bunu demesiyle kendisine doğru gelen çekici fark etti Yüzbaşı. Hızla kalkanını çekice atıp çekicin yönünü değiştirdi ve üstüne doğru gelen adamdan kıvrak bir hareket ile kaçtı.

"Kavga istemediğini sanıyordum."
"Anlaşmama uysaydın kavga olmayacaktı."
"Bu arada, ben Steve Rogers."
"Umrumda değil."

Uzun saçlı adam tekrardan sarışının üzerine atladı ama yine boşa çıkmıştı. Kafasını tıslayarak sola çevirdiğinde gayet sakin duran adama sinirlice baktı.

"Seninle dövüşmek istemiyorum, Thor."
"Ölümlü olan sensin, Rogers."
"Yerinde olsam buna pek güvenmezdim. Geçmişim epey değişik."

Thor hızlı bir hareket ile Steve'in yakasından tutarak duvara çarptı. Yüzünü yumruk atmak istemişti fakat sert yumruğu duvarı delip geçti. Karın boşluğundan yediği sert darbe ile bir adım geriye sendeledi. Steve bunu fırsat bilerek hızla Thor'un arkasına geçti ve kalkanını aldı.

"Bak Thor, konuşarak anlaşabileceğimizi ümit ediyorum. Dövüş çözüm değil."
"Asgard dövüşü bir erdemlik olarak kabul eder."
"Ama burası Dünya, Thor. Asgard değil."

Thor derin bir nefes alıp karşısındaki adama baktı. Diğer askerlere pek benzemiyordu. Üstüne gelen askerler ya saniyesinde yere devrilmişti ya da korkup kaçmıştı, bu adam ise adil bir şekilde dövüşüyordu.
"Kimsin sen?"
"Bir yenilmezim, Thor. Kaptan Amerika."
"Buz adam yani?"
"Asgard'da bana bu lakabı mı taktınız?"
"Bak Kaptan, bana kardeşimi ver ve gidelim."
"Dediğim gibi, Loki burada değil."
"Nerede?"
"Bilmiyorum. Bilsem de söylemem."
"Loki'nin kim olduğunu bilmiyorsun, Kaptan. Onu almalıyım."
"Loki'nin kim olduğunu biliyorum Thor ve neden onu götürmek istendiğini de biliyorum. Dünyalı biri ile sevgili olmasını istemiyorsunuz."
"Bu yasak bir şey, Kaptan."
"Aşk engel tanımaz demişlerdir."

Thor elini yumruk yaptı. Ne kadar sakin kalmaya çalışsa da pek kalamıyordu. Bu adamın bu sakinliğine sinir olmuştu.

"Kardeşim almadan gitmeyeceğim buradan, Kaptan."

Steve hafifçe gülerek kalkanını indirdi ve kurumuş alt dudağını nemlendirdi."O zaman Dünyamıza hoş geldin, Thor."

••

••

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
layık ✘ thundershieldHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin