Bölüm 5 ~ // Eyvah Basıldık //

19.1K 917 17
                                    

Gezinti başlarda güzel başlamıştı. Nikholas ve Luka önde Elizabeth ile arkadaşı Melinda ise arkadan onları takip ediyorlardı.

"Luka Elizabeth hakkında ne düşünüyorsun?"

Luka arkadaşının ona beklentiyle bakan gözlerine baktı.
"Bir şey düşünmem gerektiğini sanmıyorum. Neden?" diyen Luka konuşmanın gidişini beğenmiyordu. Bu konunun canını sıkacağı belliydi.

"Bilmem dün gece göl kenarında üstünde çırılçıplak yatarken düşünmen gerekenleri soruyordum."

Genç damın kaçamak konuşması Nikholas'ın canını sıkmıştı. Arkadaşı olması onun Elizabeth ile gönül eğlendireceği anlamına gelmiyordu ya.

"Bunun seni ilgilendirdiğini sanmıyorum. Sonuçta Beth de küçük bir kız değil. İstemediği şeyleri reddedebilecek kadar olgun biri."

Oh evet olgun ve dolgundu dudakları ve o güzel vücuduyla gerçekten çok hoştu diye düşünmeden edemedi Luka.

"Luka arkadaşım ve en yakın dostumsun ama Elizabeth'i kullanmana izin veremem o benim için çok önemli, bu konuyu daha önce açmadım çünkü Beth'in utanmasını istemiyorum. Hareketlerine dikkat et lütfen"dedi.

Sanki onun huzursuzluğu atına da geçmişti, atı kendi etrafında dönüp duruyordu.

"Bak ben kötü bir şey yapmadım. O kıza ilgili de değilim. Dün gece bir daha tekrarlanmayacak, merak etme."

Arkasını döndü kızlara baktı. Özellikle de Elizabeth'e. Onunla ilgilenmediğini söylerken ciddiydi ama yine ona bakınca içini hoş bir sıcaklık kaplıyordu. Ama yine de arkadaşının ikazını dinleyecekti, hiç istemese de.

"Anlaştığımıza sevindim" diyen Nikholas ile düşüncelerine son verdi. Atını nişanlısının yanına doğru döndüren Nik "Eve gidelim." dedi.

"Aşkımla biz biraz önden gitsek senin için bir mahsuru var mı?" diye Elizabeth'e sordu.

"Yok tabi ki de. Hadi siz önden gidin çifte kumrular. Biraz yalnız kalın ama çok da abartmayın. Çünkü tam arkanızdayım."dedi gülümseyerek. Bu çifti gerçekten çok seviyordu. İnsanın böyle iki dostu olması çok güzeldi.

"Ne o ağzını bir karış açmış peşlerinden bakıyorsun. Yoksa böyle bir aşk mı istiyorsun" diye fısıldadı Luka ve devam etti.

"Ama böyle şımarık ve küçük kızlar gibi yaparsan kendine sevgili bulman zor söyleyeyim." dedi ve atını ileri sürdü.

Elizabeth duyduklarının şokunu atlatamadan adamın birde yanından geçmesine sinir oldu. Hemen kendine geldikten sonra peşinden atını sürdü.

"Bahsi geçen sevgili siz misiniz yoksa? Öyle ya yaptığınız kurların hiç birine cevap alamayınca böyle saçmalıyorsunuz." diyerek atını hızlandırdı. Luka yavaşça ilerleyerek nişanlı çifti geçtiler. Beth büyük bir hırsla atının hızını arttırıyordu. Bu kız tam bir şapşal diye düşünen Luka "attan düşüp boynunu kıracaksın. Yavaşla!" diye bağırdı. Genç kız onu duymuştu ama duymamış gibi yaptı. Demek onun için endişeleniyordu. Sebebini anlamadı ama bu hoşuna gitmişti.

Son hızla evin bahçesinden geldi. Atını durdurdu inmek üzereyken Luka'da gelmişti. Atından hemen inen adam atın yularını seyise verip Beth'in yanına geldi . Kızı bir hışımla atın üstünden çekip aldı. Korkudan gözleri büyüyen kız küçük bir çığlık attı. Genç adam omuzlarından tutup onu sarsmaya başladı.

"Ne yaptığını sanıyorsun ha! O atan düşüp boynunu kırsan ne olacaktı."
Hırsla konuşmaya devam etti.

"Sana bir şey olsa Nik ve Melinda ailene ne diyeceklerdi düşündün mü?" dedi, ardından kızı tiksinir gibi itti. Genç kız sonunda adamın ona bağırmasına  dayanamadı.

ŞIMARIK ✔(Düzenleniyor.)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin