Küflü Yastıklarda Kocayalım

38 3 3
                                    

Her zamankinden erken kalkıp dışarıdaki seslerden dolayı merakla ileri atıldım... kapıyı açar açmaz hizmetçiler elbiselerle, süslerle, boyalarla, içeri girdiler ellerindekilerin yarısından çoğunu kestiremedim beni kollarımdan çekiştirirek koltuğa oturtullar masayı yerleştirip ayaklarımın dibine koydular... Yüz hizama ayna koydular ne olduğunu anlamadan uykulu uykulu işlerini yapmalarını izledim bir taraftan fırça ile yüzüme koyu çizgiler eklediler yaydılar

Makyöz-şuradaki sıcak maşayı getirin

Ezgi-sabah sabah neye hazırlık bu tam olarak?

Herkes şaşırmış bakıp güldü....
Arkamdaki adam saçlarımı tel tel kıvrıştırdı,

Makyöz-evleniyorsunuz? bu ise düğün makyajınız uykunuzu alamadınız mı yoksa?

Ezgi-"bende bunu bekliyordum"

Kapının önünde topuk sesleri yaklaşır şekilde zeminde yankılandı içeri girdikten sonra tuğçe elbisenin ucunu tutarak bu günün süsünü püsünü almış şekilde yanımdaki koltuğa oturdu

Tuğçe-hazırlıklar güzel gidiyor akşam büyük bir düğün töreni olucak

Ezgi-kahvesine zehir atıp öldürmekten başka çare kalmadı desenize

Tuğçe-evli karı kocaların yaptığı tipik şeyler

Tuğçe yüzünde tebessümle saçlarımı düzene getiren kuaförü izliyordu, makyöz gözlerime ışıl ışıl şeyler sürmeye çalıştı ellerimle itmeye çalıştım

Ezgi-mor sevmem beyaz istiyorum

Makyöz-peki nasıl isterseniz

Tuğçe-ezgi sana verdiğim kolye hala sende mi?

Ezgi-evet bende göğsümde sakladım

Tuğçe-düşündüğüm gibi değilsin ailemize Hoşgeldin o zaman

Ezgi-aileden biri değilim zorla evleniyorum

Tuğçe-nedeni çok basit herşeyi kabullen artık

Ezgi-"Türk dizilerinden çıkmış konağın hanımları gibi konuşuyor" kabullenmek istemiyorum

Tuğçe elini sallarken kirpikleri ittaatsizlikle seğirdi

Tuğçe-bu geceki konuklara lütfen kibar davran

Ezgi-peki efendim

Belki şuan dalga geçer gibi telkin ettim ama içimde bir şeylerin kırıldığını iliklerimde, titrek sesimle hissetim...toparlanmaya çalışırcasına gülümsedim
Kadın saçımdan sıcak aleti çekti rahat bir nefes alarak koltuğa yaslandım

Tuğçe-gelinlik seçimlerinde sana bunları getirdim

Ezgi-hiç biri

Tuğçe-ne demek hiç biri ezgi inat etme artık?

Tuğçe karşıma oturarak elini şaklattı uşaklar anında elbiseleri getirdiler ve önümde sergi açtılar

Ezgi-hm beyaz rengi ne kadar çok sevsemde iğrenç bir renk olucağını düşünmedim

Tuğçe-seninle uğraşmak çok zor tek kelime edersen seni cidden mahzene atarım?

Ezgi-mahzene niye atıyorsunuz? soğuktur şimdi ha bak şu gelinlik olur bayıldım

Zoraki gülümsemeyle uşaktan gelinliği aldım ve hemen soyunma kabinine koştum

Çıkarken elbisenin kıvrımını yakaladım sonra şapşal bir dönüşle elbiseyi gösterdim

Kara lale devri-tüllaWhere stories live. Discover now