Hilalinden Doğan Yıldız

16)Kardeş ülke-Azerbaycan.

⭕️Bu bölümde geçen olaylar tamamen hayal ürünüdür.⭕️

🌷Haydi keyifli okumalar🌷

                         🍀~~~~~~~~~🍀

Tim askeriyenin bahçesinde oturuyordu.O sırada Evran ve Aleda bahçe kapısından içeri girer.Evran elindeki dondurmayla dolu poşeti sallayarak gelir,komutanın da orada olduğunu görünce poşeti sallamayı durdurup konuşmaya başlar.

Evran: "Misafirimiz varr!"
Aleda: "Merhaba!"diyerek hiç çekingen olmayan bir tavırla bulduğu ilk boş yerde oturur.Tim Aledayı Sırbistandaki baloda bomba yağdırdığından beri tanıyordu.Beraber oturup dondurma yemeye başlarlar.

Evran: "Dondurma seçiminde elbette ki,işin ustasına baş vuracaksınız—bana."der yüzünde kendinden emin bir gülümseme belirirken.

Atlas: "Millet başarısıyla övünüyor,bizimki dondurma seçmesiyle.."diyerek dondurmadan bir ısırık alır.
O sırada Aleda da kendi dondurmasından şahane bir ısırık alır.

Ama kavunlu dondurma sevmediyi için yüzünü ekşitir.Aleda:
"Kim benimle kendi çilekli dondurmasını değiştirir?"diyip masum bir kedi gibi Evrana bakar.
Evran: "Hiiiç bana öyle bakma.Çilekliyi bizzat kendim için seçtim."der dondurmasını yiyerek.

O sırada Atlas ondan hiç beklenmedik bir şey yapar.Dondurmasını Aledaya uzatarak "Benimkiyle değiştire bilirsin."der.Aleda sevinçle dondurmayı alıp teşekkür eder ve yemeye başlar.

Atlas dondurmayı alıp tamamen tesadüf bir şekilde Aledanın yediyi yerden yemeye başlar.Dondurmadan bir ısırık aldıktan sonra alttan bakışlarını Aledaya yöneltir.Ve ona bakarak dondurmayı yemeye devam eder.

Evran durumu farkedip Atlası dürter ve sinsice sırıtır.Atlas: "Ne var ya,noldu yine?!"diye fısıldar.Evran ellerini oturduğu masanın altına getirip kalp yaparak "Kalp,kalp..Havada aşk kokusu var."der Atlasa.

Atlas Aledanın onlara baktığını görür ve şüphelenmemesi için Evranı uyarır.Ama Evran susmaz. "Suss,lan susss!Birisi duyacak!"
Evran bu seferde masanın üzerine koyar ellerini.Ve orada kalp yapar.Atlas bunu görüp iyice delirir ve Evranı iter.

Evran elindeki dondurmayla beraber,tepetaklak sandalyeden yere düşer.Ve dondurma yüzüne bulaşır.Yerinde doğrulur,kırpıştırarak gözlerini açar.Eliyle gözlerinin üzerindeki dondurmayı temizlemeye çalışır.Bir yandan da Atlasa saydırır.

Bunun üzerine Korhan komutan "Ne oluyor orada?Ne karışıtırıyorsunuz siz yine?!"diye sorar azarlamalı bir tavırla.
Aleda Atlasa bakarak sinsice gülümser ve "Galiba birisi dondurmasının tadını çok beğenmiş,onu konuşuyorlar,komutanım."der.

Aledanın bunu demesiyle Atlas şaşkın bakışlarını ona çevirir.Sonra yutkunarak gözlerini kaçırır ikisi de.Atlas ayağa kalkar ve elini uzatıp Evranı da kaldırır.Sonra "İzninizle,komutanım,biz gidelim.Evranın ağzını-yüzünü yıkayalım."der.

Korhan anlamayarak kaşlarını çatar ve başını sallar.Evran Atlasın kulağına doğru yaklaşıp "Çocuk muyum,lan ben?!Ağzını-yüzünü yıkayacağız ne demek?!!"diye fısıldar dişlerinin arasından.

Atlas onu çekiştirerek koğuşa götürürken "Senin ağzına....Ne duruma soktun beni haberin var mı?!Rezil oldum kızın yanında!"der.

Evran: "Aa a!Dondurmaya gömülürken öyle demiyordun ama!"
Atlas: "Altı üstü bir dondurma değiştirdik!Amma da abarttın.."diyerek yüzünü buruşturur.