Şiir

452 36 29
                                    

Ertesi gün Ali'nin günaydın mesajına açtım gözlerimi. Uykulu sesi ile
" Günaydın yavruum"
demişti o kadar hoşuma gitti ki tekrar tekrar dinledim. Sonra günlük aktivitemi yerine getirerek Ali'nin fotoğraflarına baktım ve yine onu ne kadar çok sevdiğimden bahsettim. Güzelce kahvaltımı yaptım okul için hazırlandım. Bugün ayrı bir özen göstermek istiyordum kendime. Ali için çok güzel olmalıydım. Bu yüzden biraz makyaj yapmaya karar verdim. Aynanın karşısına geçtim, çektim pufu. Sürdüm fondeteni güzelce sonra yaydım , yeşil gözlerimi daha da belirgin hâle getirebilmek ve ona boncuk boncuk bakabilmek için süsledim gözlerimi de en güzel boyalar ile. Sıra geldi elbiseye. Bugün klasik okul formasını giyip sıradan olmak istemiyordum. Formamın üstüne crop sweet giydim saçlarıma fön çektim dudaklarıma ve yanaklarıma hafif pembelik verdim ve işte şimdi hazırdım Ali'nin karşısına çıkmaya! Sınıfa geçtim Ali oradaydı.
" Günaydin aşkim " Diyerek selam verdim. Beni gördü baktı ve baktı.. Süzdü iyice ve ağzının yarısı ile gülümsedi, kahve gözlerini üstümden bir an alamadı. Sonra
" Oooo aşkımm bu sen misinn " dedi.
Onun bu şapşal halleri çok hoşuma gitmişti ve heyecanlıydım. Hayatımda ilk defa bu kadar çok heyecanlandım çünki ilk defa birisine aşık oldum ve onun için hazırlandım. Yanına oturdum Ali'nin.
" Ee bi şeyler yapıyor muyuz çıkışta?"
diye aniden sordum. Bugün ali de çok farklı bir heyecan ve ilgi vardı sanki coşku ile
" Tabi leylam sen nereye gitmek istersen" dedi zaten pembe olan yanaklarım iyice kırmızılaştı ben gülümserken içeriye yahya girdi normalde selam verirken gülümserdi bu defa beni görünce yüzü düştü nedenini bir türlü anlayamadım ama umursamadım da.
Yahya; " S-selamun aleyküm" derken Ali birden atıldı
" Sana da merhaba kardeş! "
Yahya ya baktım bana bakmıyordu sadece Ali'ye bakıp
" Allahın selamına karşılık vermeyecek misin? " dedi. Ali ise alaylı bir şekilde "Arap değilim ben dedi ve güldü " Yahya'nın sinirlenmesini beklerken yahya sakinliğini koruyarak cevap verdi " Allah'tan Arap değilsin, ama Ebu Cehil gibi cahilsin. Arap olmadığına sevinmek yerine, cahil olduğuna üzül bence " dedi .
Söylediği şey evet cidden de doğruydu ve Ali'ye o an gülesim geldi.
" Selam alsaydın uzatmasaydın keşke gerek yoktu kalp kırmaya bence"
dedim.Ali bana ters ters baktı
' sana fikrini sordum mu leyla? '
Bi'şey demedim Ali de bişey demedi. Hoca geldi dersimiz edebiyattı. Hoca ileride ki eşimize şiir yazmamız gerektiğini söyledi o sıra da gözlerim Ali'ye kaydı onun eşim olduğunu, her sabah onun gözlerine bakarak uyanabiliceğimi düşünmek beni mutluluktan çıldırtıyordu.. Ali ise çok durgundu eli sanki yazmaya gitmiyor gibiydi o sıra yahya ya baktım kağıda dolu dolu şeyler yazıyordu baya bir yazdı. Açıkçası çok merak ettim neler yazdığını. Keşke okusa diye iç geçirdim. 2. Ders de yine edebiyattı. Geçen ders yazdıklarımızı okuyacaktık. Ben heyecandan bi şeyler yazamamıştım bu yüzden kalkmak istemedim ama hâlâ yahyanın yazdıklarını çok merak ediyordum. Yahya hâlâ yazıyordu..
Durdu bana baktı. Sonra yazmaya devam etti. Göz göze geldik. Göz göze gelince sanki Ali'ye ihanet ediyormusum gibi hissediyordum bu da beni kötü etkiliyordu oysa sadece arkadaşça bakıyordu ama neden tuhaf hissediyordum? Yahya hocadan izin istedi
" Müsade ederseniz ben yazdıklarımı paylaşmak isterim hocam "
Hoca buyur der gibi başını salladı. Yahya yazdıklarını okumaya başladı

"Her şeyin bir bedeli vardır ama en çok bedeli sen ödettin bana.
Gözyaşlarımın kaç gece ettiğini bilir misin?
Kalbimde ki tuz buz olan parçaları
Tekrardan birleştirebilir misin?
Denizin çimene sevdalanması bu.
İmkansızlık var içinde ama olmayacağını bile bile Rabbime ettiğim duaları bilir misin?
Şayet bilseydin, bilseydin sevdamı. Sende aşık olurdun o çimen gözlerine, sende hayat bulurdun o güzel gülüşlerinde sende geceleri kendine haram ederdin veya kendini harap?
Söylesene sevdiğim aniden attığın bakışlar kaç geceye harp?
Ne uyku kaldı ne de ilaç
Günah diye sana bakmamaya çalıştığımı bilir misin?
Hayallerimi seninle süslediğimi bilir misin?
Senden vazgeçmeye calıştığımı ancak günden güne sensiz olamayacağımı anladığımda ki çaresizliğimi bilir misin?
Herkes bakmaya doyamazken,
Bakmaya kıyamadığımı bilir misin?
Karşıma o gün geçip , başka birini sevdiğini öğrendiğimde ki o yutkunuşumun, en son Ölen annem için olduğunu bilir misin?
Bilir misin denizin, çimene yenildiğini.
Gördün mü sen hiç balığın susuz yaşayabildiğini?
Nefes almak diyince bile aklıma senin geldiğini?
Haberin var mı kalbimde ki yerinden ?
Sana nasibim diyemeyecek kadar birçare olduğumdan?
Ellerini değil, gözlerini istediğimi bilir misin?
Ey yâr dua gibi olduğundan, kalbime huzur verdiğinden haberin oldu mu hiç?
Kuşlarda mı söylemedi sana?
Oysa söylese de sen dinlemezdin dimi?
Tıpkı bana bakıp, beni göremediğin gibi
Tıpkı bana bakıp, beni hissedemediğin gibi.
Sen kalbime en zor gelen şeysin.
Kalbimin katili yerine sahibi olmanı
Oysa ne çok isterdim..
Yürek denen şey sende herkese var ama bana yok .
Anladım ben bu sevdadan geçit yok .
Hani Allâh nasip etmiyeceği şeyi hayal ettirmezdi?
Hani aşk emek isterdi?
Sabrımın en büyük emeğim olduğunu bilir misin?
Gözyaşlarımın en büyük şahidim olduğunu?
Erkek adam ağlamaz diyorlar ,
Senin için döktüğüm gözyaşlarını bilirmisin?
Hoş, bilsen de bilmesende
Kalbinde başka birisi varmış..
Bunun beni nasıl kahrettiğini bilir misin?
Sana seni sevdiğimi belkide hiç söyleyemicem,
Beklicem, dualar edicem gelmeni isticem
Çünkü sevgilim değil, nasibim olmanı istiyorum.
Çünkü seni kendimden de sakınmak istiyorum.
İlk kez böylesine aşık olduğumu bilir misin ?
Dua gibi huzursun kalbime ama ya imtihanımsan?
Bir insan hem huzurlu hissettirip hem nasıl can yakabilir?
Seni ona bakarken ki gördüğümde
Kanayan yarama tuz bastığını, canımın acısını bilir misin?
Sadece olurda bir gün karşılaşırsak diye umut ediyorum,
Gözlerime baktığında, göz bebeklerinin büyüdüğünü görmek istiyorum
Sırf şu umut ve zamana tutunuyorum.
Uçan kuştan medet umduğumu bilir misin?
Sana bu kadar sevgi ve sinir doluyken
Bir bakışın ile yerle bir olduğumu bilir misin?
Ey yârim ben denizdim sen çimen
Hayatında oldu mu hiç seni benim kadar çok seven.. ?
Dualarıma emanetsin
Ama kapasam gözlerimi
'Gel' desem çabucak gelir misin?
Gelsen, toplasan beni
Görsen hissetsen sevgimi
İmtihanım yerine kabul olan duam olsan,
Ben gözlerinde kaybolan, kendimi bulsam. .
Herkes ten tene olmayı aşk sanarken
Benim yan yana olduğumuzda kalbimin atışlarını görsen
İşte o zaman da beni yok sayabilir misin? "
Okudu sonra yutkundu. Sınıf sessizlik içindeydi. Herkes susmuş yahyaya bakıyordu. Hoca çok şaşırdı yahya çok mantığını kullanan bir insan olduğu için kimse ondan böylesine içli aşk şiiri beklemiyordu. Açıkçası bende beklemiyordum.Hangi acımasız kız onun kalbini bu denli yakabilmiş? Hiç mi vicdan denen şeyi yokmuş o kızın? Bir insan bu kadar masum bir insana nasıl kıyabilir. Geçen mescitte demek onu ağlatan dert de buydu. Bu kızmış. İyi ama kim bu kız? Sadece çimen gözlüm diyor. Çimen gözlüm mü? Ne hoş bir tabir...
Yahya nefes aldı ve noktaladı şiirini hoca da dahil Ali hariç herkes alkışladı.

Hoca; " Vay vay vayy!
Yahya bu nasıl bir şiir böyle? Sen aşk adamıymışsın da haberimiz yokmuş.."

Yahya girdi söze ; "Çok sağolun hocam ama aşk adamı değilim, sadece onun adamı olmak için bekleyen, dualar eden birisiyim. "

Hoca gülümsedi " İlerde ki eşin o kadar şanslı ki"

Yahya da maviş gözleri ile gülümsedi

Ali birden atıldı; Ayy içim şişti! Bu ne
böyle? Beklicem, etcem, dualar ediyorum bilmem ne? Salak mısın oğlum?

Hoca ; şşş Ali sessiz ol!

Ali umırsamadan devam etti ; ya abi aşırı saçma yapsana bir sevgili öp, sarıl, yanında hisset niye seni yok sayan birisi için acı çekiyorsun ? Fazla edebiyat yapma. ( güler)

Yahya Ali'ye bakıp gülümsedi " Konuştu bu zamanın ebu cehili!
Sen meğer dinden anlamadığın kadar, aşktan da anlamıyormuşsun. Boşver sen yorma kendini böyle şeylerle. Sen kopya çekmeye, kurnazlık yapmaya, hak yemeye devam et, sonra seni seven birisi gelsin suçunu üstlensin ama sen yine de aşktan anlama? Olm çok kör adams-
Pardon adam demem için bazı şeyler gerekliydi değil mi? "

Ali mosmor oldu ve sinirle
" Yahyaaa! Haddin olmayan şeylere karışma! "

Yahya; "Duyamadım şerefi olmayan erkeklerin sesi kısık geliyor da "

Ali; hocam ben buna dalarım!

Yahya gayet sakin bir eda ile " Bekliyorum paşam gücün yeter ise gel de dal? "

Hoca masaya vurur ' Şşşşş sessiz olun.
Yahya yeter. Ali sende sus. İki dakika romantik ortam oluştur muyorsunuz ya!"

Yahya güler " Hocam yoksa siz de mi acı çekiy-

Hoca; Yazdığın şeylerden etkilenmek için aşk acısı çekmeye gerek yok. Çok başarılı buldum. Seni şiir yarışmasına alıyorum. Kesinlikle derece dahi yapabilirsin.

Yahya " Onun gözlerine bakıp bu şiiri okuyamadıktan sonra ne edeyim şiir yarışmasında ki dereceyi? " dedi.

NASİBİMNơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ