2-ceylan gözlü

808 143 329
                                    

teorili fic yazmak çok eğlenceliymiş niye daha önce söylemediniz ayol. yorumlarınızı okurken keyiften dört köşe oldum hshskhkdh 👀

e iyi okumalar o zamannn💕

Zamanın durması bilim insanların araştırmakta olduğu bir konu olmuştur her zaman. Bunun gerçekliği tartışılmış, bilimsel yöntemlerle ispat edilmeye çalışılmıştır. Bazıları da zamanın durmasını kıyametle bağdaştırarak buna karşı çıkmıştır.

Zamanın eğilip büküldüğü, her zaman aynı işlemediği ve bazen olması gerekenden hızlı aktığı, bazen de durarak insanın hayati fonksiyonlarını devam ettirse de düşünme yetisini elinden almayı başardığı, bunu yaşamayan kişiler için "böyle iş mi olur? zaman zamandır, herkese karşı aynı işler" laflarıyla baltalanmıştır bu yüzden.

O an zamanın yavaşlayabildiğini kendi gözlerimle görmüştüm.

Doğrudan bana bakan gözler kalbimin hızını değiştirmiş, onu korku dolu çarpışlara bırakmıştı. Bana bakmakla kalmayıp göz temasını bozmadan yanıma gelmek adına ağır çekimde adımlar atınca arkamı dönüp kaçmak istesem de olduğum yerde bir heykel gibi kalakalmıştım.

Bu da neydi böyle? Neler oluyordu? Niye bana bakıyordu? Daha doğrusu niye bana öyle bakıyordu?

Bu bakışların hedefi olacak kişi ben değildim. Defterde adı yazılı olan kişi ben değildim!

Düşüncelerim ve bozulmayan bakışmamız ile oluşan görünmez bağ sağ olsun Kim Taehyung yanıma gelene kadar olduğum yerde kıpırdayamadan bana doğru gelmesini beklemiştim. Normal tepkiler verebiliyor olsam, aklım bu kadar karışık olmasa tehlikenin farkına varır; arkamı dönüp son sürat koşardım.

Hatta tehlikenin ciddiyetini gerçek anlamda fark etmiş olsam yurt dışına bilet alır dünyada Jeon Jeongguk adında birisi yokmuş gibi davranarak izimi silerdim.

Ama işte... sadece durmuş ve parmaklarımı bile oynatamadığım bedenimle şok içinde salak gibi Kim Taehyung'un bana bakarken ışıldayan gözlerine bakmıştım. Üstelik parıltıları her adımla birlikte daha da artıyordu.

O gözlerini oymak istiyordum!

Tamamen karşımda durup kaçmamı imkansız hale getirdiğinde her şey için çok geçti. Yurt dışı planım uçmuş, tarihe karışmıştı. Onu özleyecektim.

Sesli bir soluk verdikten sonra daha dikkatli bir şekilde yüzüme bakınca "İlk defa mı insan görüyorsun, bu nasıl tepki şerefsiz!" diye bağırmak istesem de ağzımı açamayıp sadece tepkisini incelemiştim. Başka bir şey yapamayacak kadar şaşkındım.

Birkaç kez dudaklarını aralayıp konuşmaya çalışmış, sonrasında başaramayınca sesli bir kıkırtı bırakmış ve gözleri olabilirmiş gibi daha da ışıldayarak aptal bir ifadeyle yüzümü incelemişti. İncelemesi en fazla üç saniye falan sürmüştü. Çünkü aptal herif gözlerini gözlerimden çekemiyormuş gibi davranarak tekrardan gözlerime odaklanmıştı.

Ve evet şok anında gözlerimi gözlerinden çekemediğimden ben de büyük bir aptaldım. Kafasını duvarlara vurmak isteyecek türden bir aptaldım.

Bu şekilde ne kadar durduk bilmiyorum ama sessizliği bozan kişi o oldu. Birkaç kez daha dudaklarını aralayıp konuşmaya çalıştıktan sonra başarısızlığıyla pes etmedi ve titrek bir sesle "Merhaba. İlk görüşte aşka inanır mısınız acaba ceylan bey?" diye sordu. Sormaz olsaydı.

Modern Eros | TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin