32. bölüm

347 50 8
                                    


Biliyorum sana giden yollar kapalı
Üstelik sen de hiç bir zaman sevmedin beni
İnsanlar, evler, aramızda duvarlar gibi
Biliyorum sana giden yollar kapalı ..

Hafsadan devam ...

Annemgil bukregilde kalmıştı  ordan düğün  yerine gerçeceklerdi bizde  çekim yapılacak  stüdyoya gittik   kına  dış çekim  olmuştu buda  eski usul stüdyo  çekimleri olsun dediler çekim  bittikten sonra öğle  namazımız  geçmeden eda ettik  tabi ben bayılınca  abdest gitmişti  gittigimiz camide Allahtan kadınlara  özel  abdesthane vardı orada almıştım  abdestimi
  Bu sefer ferace elbisemin üzerine  şal yapmıştım da daha kolay oluyordu sorunsuz bir şekilde  halletmiştim mescidden  çıktığımızda  ömergil  bizi bekliyordu

- Allah kabul etsin  kızlar

- amin cümlemizin

- ömer  müsaitmi erkekler bölümü

- Evet kimse yok  iki kişi  vardı

- ben diyorum  ki   camide de bir fotoğraf çeksem sizi hatıra kalır

- olur  mu ki

- bukre için  uygunsa tamam

- olur

- hadi geçelim  ozaman bir iki  fotoğrafta benden olsun

Camide  iki  üç  poz fotoğraflarını  çektikten  sonra düğünün yapılacağı mekana yakın  bir yerde yemek yemek için oturduk yemeklerimiz bittiginde daha düğüne  yarım saat olunca çay içelim  dedik erkekler  ellerini yıkamaya   lavobaya gittiler  bukreyle yine başbaşa kaldık

- kitap kurdu iyisin dimi bir şeyin  yok

- iyiyim merak etme sen

- seni öyle canın kucağında baygın  görünce  ödüm  patladı

- Ne !  Ne  diyorsun sen

- sessiz olsana kızım 

- bukre şunu  dogru düzgün  anlatsana

- tamam ya şaka   yere  düşmüşsün 

- oh bee kalbime iniyordu

-  hahaa canım benim seni ilk farkeden can ama
sen öyle bayılınca hafsa diye bir bağışı  koşuşu vardı  görmen  lazım Allahtan millet şok olmuştuda yani canın o tepkisi arada kaynadı

- benim tam bilincim kaybolurken birin bana seslendigini duydum demek o candı

- evet  gözlerinde  seni kaybetme korkusunu gördüm hafsa bak benim adım bukreyse  bu çocum seni seviyor  bugünle tamamen  emin oldum

- hee canım  olayın şeysinden yapmıştır o 

- valla  kitap kurdu bana hiiiçç öyle  gelmedi  hem herkes  bizim tarafa  bakıyordu senin durdugun yer  biraz köşede  kalıyordu  seni   ilk farkeden kişi o

-   ben onun orda oldugunu bile bilmiyordum ki

-  ne  konuşuyorsunuz bakalım

- öyle ıı can nerede

- telefon  geldi de işle alakalı dışarda  konuşuyor  

-  hadi damat bey bize tatlı  ısmarla

- bukre  bide korkuyorsun kendine  gelmiş bile bu cimcime

-  tabi ben iyiyim diyorum siz inanmıyorsunuz

...

Tatlıları yedikten sonra düğün  mekanına geçtik 
Dualar  semazenler  kuran kerim  eşliğinde  yemekli bir  düğün organizasyonu olmuştu en son bukre çiçeğini  atmak için  kızları  toplanmasına rağmen  tam atacakken getirip elime  tutuşturmuştu kulağıma   sıra sende diye fısıldamış geri çekilmişti
Uzun aradan sonra ilk defa kendime verdiğim  sözü  tutamayıp  cana bakmıştım  uzun süredir bana  yasak olan kahveleriyle yine buluşmuştu  gözlerim
Bakışında  hüzün  kırıntılarını yakalamıştım buruk bir tebessümü  vardı  dudaklarında
Gözlerimi  hızlıca çekmiştim
gözlerimizin tevafuken birbirine  deymesini özlemişim meger
Bir zamanlar bunlarla yetinebiliyordum   ama artık  olmuyordu o gözler  bana imkansızlığı  hatırlatıyordu artık

Ömerle  bukre  vedalaşıp  gittikten sonra  düğün yerinde kuzenlerimle sohbet edip milletin dağılmasını  bekliyordum
Telefonuma  bildirim düştü  tam bakacakken  teyzenin biri seslendi

- yavrum sen  bizim gülün  kızısın dimi

- evet teyzecim

- ne kadar büyümüş güzelleşmişsin maşallah

- teşekkür  ederim

- kızım  parmağına  baktımda  yüzük  yok  evli degilsin degil mi

- kuzenlerim kıkırdamaya başladı

yok teyzecim hafsa abla bekar diyince kötü  kötü  bakınca hemen yanımızdan kaçtılar   benide götürseydiniz yaa

- kızım  benim  kardeşimin  oğlu  var   uzman çok iyi ço ..

- yok teyzecim onun başı  bağlı...

YazgıWhere stories live. Discover now