Emma sabaha karşı uyuyabilmişti anca.hayatının en kötü gecesiydi.kapının çalınmasıyla uyandı.
"gir"emma uyukluyordu hala."emma tatlım benim eva"emma yastıktan doğruldu."hıhı"dedi ve tekrar yastığa düştü."hadi ama uyansana öglen oldu hem seni merak ediyorum"
"ya eva kendimi iyi hissetmiyorum nolur uyumama izin ver"dedi gözlerini yatırarak.
"asla küçük hanım şimdi kalkıyorsun ve bana olanları anlatıyorsun görümcen olarak değil dostun olarak burdayım tatlım"
Emma yavaşça doğruldu ve oturdu.sırtını yatağın başlığına dayadı. İç çekti.
"peki gel yanıma otur"emma yana kaymış evaya yer açmıştı.eva kendi için açılan yere yerleşti ve anlatıcaklarını merakla bekliyordu.
"bura savaş alanı gibi neler oldu burda"
"kızıl şeytanın işi ne olsun"
"onu oldum olası sevmemiştim zaten gitmesi isabet oldu"
"Gitti mi"emma şaşkınlıkla bakıyordu.
"bilmiyor musun dün gece seni odana yolladıktan sonra alec onu kovdu sabahta kaleden ayrıldı."
"anabel çok üzülmüştür"
"o anabel için kamburdu gitmesi iyi oldu"emma anabel için üzülmüştü aslında.
"beni ilgilendirmiyor artık alec üzülsün" dedi emma kızgınlıkla
"yapma ama emma alec in umrunda değil o kadın"
"o yüzden mi metresiydi"
"emma alec te erkek unutma ihtiyaçları var ama tabi artık karısı var"dedi gülerek
Emma utançtan kızarmıştı.
"sen alec in hayatına girdiğinden beri hiç bir kadını umursamıyor" dedi eva
"seni ilk kez baloda gördüğü hafta alec çok farklıydı.benim suratsız abim gülüyordu"emma şaşırmıştı duyduklarına
"sana anlatıcaklarım aramızda kalsın olurmu"dedi eva, emma evet anlamında başını salladı.
"alec o baloya babamın zoruyla gitmişti.o hiç sevmez bu tür etkinlikleri.benide götürmesi için resmen yalvarmıştım o gün"emma merakla dinliyordu.
"oranın bana uygun olmadığını kendinin bile zorla gönderildiğini söylemişti.neyse tüm gece merakla onu bekledim.geldiğinde gece yarısıydı.benim o suratsız abim gülüyordu.merakla sordum ama bana bu gece melek gördüğünü söyledi ve beni kapı dışarı etti."
"bende o baloya ilk kez gitmiştim.alec i hayal meyal hatırlıyorum"
"ama o seni net hatırlıyor.sonraki bir kaç gün alec sürekli birini sorduruyordu"
"kimi"
"seni tabiki şaşkın"
"o gece aşık olduğu kız sendin.alec son beş yıldır sürekli seni takip etti"
Emma ağzı açık eva ya bakıyordu şaşkındı,inanamıyordu.alec onu yıllardır seviyordu.içinde kelebekler uçuşuyordu şuan
"o seni herşeyden çok seviyor emma alec in tek aşkı sensin ona şans ver onun kardeşi olarak sana yalvarıyorum"
eva okadar masumca istiyordu ki bunu emma ne diyeceğini bilemedi.
"eva bende onu seviyorum ama bu olanlar unutamıyorum.çok kırıldım"
"alec sevsede bunu gösteremez ki emma o bir bey sorumlulukları bakması gereken bir klanı var anlamalısın git ona lütfen alec in üzülmesine dayanamıyorum"
Emma nın içindeki tüm öfke uçup gitmişti biranda.
"peki eva bunları anlattığın için çok teşekkür ederim gidicem söz veriyorum"
Eva sevinçle emmanın boynuna atılmıştı. İki leydide mutlulukla kahkaha atıyordu.
"kalk giyin leydi mckenzie herkes güçlü leydi nasıl olurmuş görsün"
emma kalktı kendisi için hazırlanan banyoya girdi saçlarını bir güzel kuruladı zümrüt yeşili elbisesini giymişti.saçlarını yandan tokayla tutturmuş.omzundan aşağı şelale gibi akmasına izin vermişti.eva hayranlıkla bakıyordu.
Birlikte büyük salona indiler.alec etrafta yoktu.anabel yanlarına geldi.
"leydim dün olanlar için nasıl özür dileyecem bilmiyorum gitmemi isterseniz anlayışla karşılarım"
yaşlı kadın utançtan sadece yere bakıyordu
"hayır anabel sen bu evin bir parçasısın senin suçun yok üzülme"
emma şefkatle kadının elini tuttuyordu.yaşlı kadın yaşlı gözlerle bakıyordu.
"size minnettarım hanımım"
"ağlama bak bende ağlarım okadar hazırlandım şimdi söyle alec nerde"
"o ve lord mcloyd askerlerle talimdeler"
Eva kıkırdıyordu.emma soran gözlerle baktı
"kocamı o halde görmeyi seviyorum napim" dedi göz kırparak.emma kahkahalar atıyordu.
İki leydi yürüyerek talim alanına geldiler.alec ve brandon biraz ilerde birlikte talim yapıyorlardı.
İki leydiyi gören askerler saygıyla eğildiler.emma her askere aynı saygıyla cevap verdi.
Alec dönmüş manzarayı izliyordu.brandon koşarak karısını kucakladı ve döndürdü.
"leydim ne büyük sürpriz"eva kıkırdayarak
"bu manzarayı görmeden edemedim lordum" dedi arzuyla brandon kahkahalar atıyordu.
"alec dostum bu kadar yeter karımla ilgilenmeliyim artık"
diyerek eva ya göz kırptı.emma şaşkınlıkla izliyordu.
"emma tatlım mcloydların bir varise ihtiyacı var" dedi eva gülerek emma şok olmuştu.ağzı bir karış açıktı.alec te ona bakıyordu.utançtan kıpkırmızıydı artık
Alec arkasını dönmüş kılıcıyla oyalanıyordu şimdi.
"lordum"
Alec boş gözlerle bakıyordu.
"alec bana bak dün olanlar.."
"dünde kaldı" dedi alec soğuk bir sesle
Emma tedirgindi dün gece çok ağır konuşmuştu öfkeyle ama geçmişti emma kindar biri değildi.
Emma yavaşça alec in yanına gitti.şimdi karşı karşıyaydılar.
"emma çalışmalıyım"
Emma kararlıydı affettirecekti kendini.
"diyeceğin birşey yoksa git emma" dedi tam arkasını dönücekti ki emma alec tutmuş ve dudaklarına yapışmıştı.alec karşılık vermedi emma geri çekildi.
"bu neydi emma"alec ifadesizce, emma kırılmıştı heran ağlayabilirdi.
"sadece özür dilemek için dün ağır konuştum ama çok kızmıştım"
emmanın gözünden bir damla yaş düştü.
"ama görüyorum ki sen affedemiyorsun"
dedi emma arkasını dönmüş kaleye doğru giderken
" emma dur"
Emma şaşkınlıkla dönmüş bakarken alec koşar adımlarla emmayı kucakladı ve özlemle öptü.
"benim küçük leydim" alec aşkla bakıyordu artık emma giderken içi sızlamıştı öyle gitmesine izin veremezdi.
"alec ben özür dilerim"
"ben sana asla kızamam"
"ama konuşmadın"
"gidicem dediğin için çok kızmıştım ama gitmene asla izin vermezdim"emma kıkırdıyordu.
"seni bırakamazdım ki"dedi emma gülerek.
Alec kucağında emma kaleye doğru gidiyordu.
"nereye gidiyoruz alec"
"o aptal brandon benden önce varis sahibi olursa ozaman kızıcam"
dedi gür bir kahkahayla
Emma utançtan kıpkırmızıydı alec in suratına bakamıyordu.
Odaya vardıklarında emma ve alec dudak dudağaydı.
Alec emmayı yavaşça indirdi ve öpüyordu.
Alec emmanın hersantimini ezberler gibiydi.
Emmayı döndürmüş elbisesinin iplerini çözdü elbise omuzlarından kaydı ve düştü.
Alec geri çekilmiş hayranlıkla bakıyordu.emma ise utançtan kıpkırmızıydı.
"bu günü okadar bekledim ki emma, utanma aşkım"
Emma karşısında soyunan alec e bakıyordu hayranlıkla.muhteşemdi alec, mükemmeldi.
Alec yavaşça karısına yanaştı içliğinide çıkarıp attı.şimdi ikiside çıplaktı.alec emmayı kucakladı ve yatağa bıraktı kendide yanına uzandı
İki aşık tutkuyla birbirlerini keşfediyordu artık.
Alec emmanın üstüne doğru eğildi."aşkım ilk sefer canın yanıcak lütfen korkma" dedi sevgiyle.
"korkmuyorum alec"dedi emma alec in yüzüne dokunarak çünkü ona güveniyordu.
Alec yavaşça emmanın bacakları arasına yerleşti.emma irkilsede alec e güveniyordu. canı yandıkça geri çekilmeye başladı.alec kulağına eğildi" özür dilerim sevgilim" diyerek kendini bir anda emmanın içine itti..emma canının yanmasıyla çığlık attı.alec sürekli öperek sakinleştirmeye çalıştı.alec hareketsizce bekliyordu ama artık dayanacak gücü yoktu.emmanın gevşediğini hissettiğinde hareketlendi.alec uçuyordu artık.emması onundu.
İki aşık şimdi yanyana uzanmışlardı.emma utançtan alec e bakamıyordu.
"aşkım bana bak"emma yavaşça döndü.
"pişmanmısın"emma şaşkınlıkla baktı.
"asla alec seninle çok mutluyum"
"bende çok mutluyum emma bu günü okadar bekledim ki" eğildi ve öptü emmayı.
Hem alec hemde emma artık hiç olmadığı kadar birbirlerine aitlerdi.