"Mustafa ne oluyor?" Mustafa ani frenle durunca önümüzü kesen araca küfür ederek çıktı. Hemen ardımızda bir araç daha durunca tüylerim diken diken olmuştu. Kucağımda uyuyan Aysima'ya bakarken arabadan eli silahlı adamlar inince kalbim hızlandı. Mustafa silahını çekse de çok fazlaydi. Bende korkuyla yeğenimi ayakucuma yatırip üstünü Mustafa'nın ceketiyle örtücünce ne oluyor gibisinden dermiş gibi yeğenimi korumak için arabadan inip kapıyı kapattım.
"Lina Hanım arabaya geçin." Adamlar silahlarıyla etrafımızı sarinca Mustafa'nin yanina giderek kısık sesle konuştum. "Aysima'yi düşün arabada uyuyorlar sen istesen de baş edemezsin en azından yeğenim kurtulur. Yalvarırım karşılık verme..."
"Tamam sakin olun teslim oluyoruz."
"Kızı buraya getirin." Kolumdan tutuklari gibi arkada ki arabaya çekiştirirken Mustafa'ya son bir kez daha baktım. Onu da ön araca zorla bindirdiklerinde araba çalışmisti. Arabanin yanından geçerken kalbimin atışını dizginlemek için bastırdim. Arabadan uzaklaşirken arkama bakıyordum ki yanimdaki adam durun dediğinde yeğenimi fark ettiler diye aklım çıktı.
"Bu ne sakinlik hayatımda ilk defa kaçırilirken kuzu gibi arabaya binen birini gördüm. Sen üzerinde ne varsa versene belli ki aklında bir şey var."
"Tamam, veriyorum yeterki bana zarar vermeyin." Cebimden telefonu çıkartip verdiğimde elim titriyordu. Araba yeniden hareket edince derin bir nefes aldim. Şimdi ölsem de umrumda değildi. Yeğenim kurtulmuştu. Inşallah birileri arabayi fark ederek yeğenimi havasızlıktan kurtarirdı
"Bizi neden kaçırdıniz bize ne yapacaksınız?"
"Öndeki koruma çöp onu yalnızca yedekte tutacağız sana gelecek olursak güzelim seninle işimiz var. Önce Kartal'i dize getireceğiz sonra..."
Söylediklerine sesli şekilde güldüm. "Kartal benim için kılını dahi kıpırtatmaz. Öndeki çöp dediğiniz adama dahi benden daha çok değer verdiğine emin olabilirsin." Adam elindeki fotoğrafı yüzüme tuttu.
"Yeme bebi güzelim. Karakolda deli gibi önüne atlayıp sarıp sarmaladıği kadın sensin. Bir şey söyleyeyim mi? Kartal Kozanoğlu sevmediği biri için kılını dahi kıpırtatmaz." Buna ben bile inanamazken onun inancı benimkinden daha yüksekti.
"Hala bizi nede kaçırdığınizi anlamadım. Böyle yaparak elinize ne geçecek ne kazanacaksınız."
"Inan anlatsam dahi aklın almaz..." Telefonu çalınca bana ekranını çevirdi uzanıp elinden almaya çalışinca bileğimi öyle bir sıktı ki canım yanınca ahladım. "Emin ol seninle çok eğlenceğiz güzelim..."
***
Bu kadın aptal mıydı? Hangi cesaretle yüzüme telefon kapatır aklı sıra trip mi atmış oluyordu, ama bende aptallik bir sözüyle işimi bırakıp yola koyulmayacaktim. Eve yaklaştığım içinde geri dönmek istmedim. "Kartal Bey bu Mustafa'nin arabasi..." Adamımın sesiyle ilerdeki araca baktım terk edilmiş gibi duruyordu.
"Dur! Lanet olsun hemen dur!"
Arabadan fırlayanca gözüm karar gibi oldu. Araba da biri vardı. Arka kapiya yaklaştığımda Aysima'nın kapiya vurarak ağladığıni gördüm. Küfür ederek kapiya asılsamda açılmadi. Belimden silahı çıkarıp ön cama vurarak kırmaya çalıştım. "Kartal Bey taş getirdim." Haklıydı böyle olmayacaktı. Silahı belime sokarak taşla pencereye vurarak kirdigimda ağlama sesi yükseldi. Hemen elimi uzatıp kapıyı açtığımda ağlamaktan mosmor olan Aysima'yi kucağıma aldığım gibi sarmaladım.
"Su... Su verin." Adamlardan biri arabadan su aldığı gibi yanıma elince dönmesi için avcumu uzattim. Aysima'nin yüzünü yıkadıktan sonra birazda su içirmiştim. Hiç durmadan ağlarken adamlara bakıp hemen eve gidiyoruz demiştim.
Aysima yol boyunca kesintisiz ağlamışti. Benimse aklımda tek şey vardı. Lina! Eve geldiğimizde demir kapıdan girer girmez arabadan inerek Lina diye bağırdım.
"Kartal Bey, evde kimse yok. Lina Hanım ve Mustafa parka gittiler..." O an gözüm dönünce adamin yanina giderek yakasına yapıştım.
"Sizi küçük beyinliler çocuk kucağımdaysa onlar kendilerini sallamak için mi gittiler. Siz ne bok yemeye evde kaldınız neden peşlerinden gitmediniz. Taş duvarı beklemek sizi elimden kurtaracak mi?"
"Anne!" Tam sakinleşti derken Aysima yeri göğü inletecek şekilde ağlamaya başladı. Adami ittirip susmasi için dudağımı şakagina bastırdim. Artık emidim Lina be Mustafa kaçırılmıştı. Onları bulurdum bulmasına da önce Raşit'i arayarak haber vermem gerekiyordu. Yoksa bu küçük kız ağlamaktan çatlayip ölecekti.
Burada anlamadığım tek bir şey vardı. Lina ve Mustafa'yi kaçıran soysuzlar Aysima'yı neden kaçırmamış arabada bırakmışlardi. Bunların cevabıni tek tek alacaktım ama önce Lina'yi kurtarıp eve getirmeliydim. Yoksa.... Yoksa....
Cehennemin en karanlık yerleri, buhran zamanında tarafsız kalanlara ayrılmıştır.
Cehennem, Dan Brown
![](https://img.wattpad.com/cover/180091595-288-k518249.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YARA İZİ 🚬 BIZE SEN KALA 2
AksiyonAşk kader gibidir Lina, ondan kaçamazsın!. Unutma... Kalp her zaman imkânsıza âşık olur.
Bölüm 28
En başından başla