Carla başını kaldırıp titreyen gözlerini Esma'ya dikti. Onu böyle görmeye dayanamıyordu. Bu kadar acı kalbine nasıl saplanıp kalmıştı da kendini bu duygu yoğunluğuna kilitli bırakmıştı.

"Sen ve o, yada bir başkası bambaşka insanlar değilsiniz hepimiz aynıyız. Baksana! sadece renklerimiz değişik yada göz rengimiz hatta gözlerimizin şekilleri ama hepimiz aynıyız Esma"

Esma'nın gözleri bir müddet parmak uçlarında oyandı. Derin bir nefes aldı genç kız. Konuşulacak çok şey vardı ama ne anlatabilirdi ki. Belki de haklıydı Carla, hatta sonuna kadar da haklıydı. Bahanesi miydi bu içinde beslediği, yoksa uzaklara sığınmak mı.

Bugün çok uzun kelimeler kurulmamış yada uzun uzun anlatılmamıştı duyguları. Kısa konuşmalar kendini uzun bir seslsizliğe bırakmış gözlerinin bir köşeye takılı kalıp akıp gitmişti tüm sessizlikleri.

Meryem sabaha yanında uyuyan Carla ile uyanmıştı. Lona ise Esma'nın baş ucuna büzüşmüş her biri bir yerde uyuya kalmıştı. Yatağından yavaşça kalktı.

Onun için sabahın namaz vaktiyle. Sessiz adımlarla Esma'nın baş ucuna gelip Lona'yı uyandırmamaya çalışarak genç kızı dürttü. Fısıltı şeklinde çıkan sesiyle yorgun arkadaşına seslenmişti bir yandan.

"Esma... Esma.."

"Uyan hadi güzelim.. Esma"

Esma yorgun gözlerini açarken ilk baktığı yer saat olmuştu. Her sabah bunu huy edinmiş olmalıydı. Namazın çıkmasına kaç dakika varsa ona göre hareket etmeleri gerektiğinden olsa gerek.

"Namaz"

Esma gözlerini ovalayıp Lona'ya dikkat ederek yatağında dik oturdu. Sesi hafif pürüzlü bir yandanda dağılan saçlarını toplarken

"İyi ki uyandırdın Meryem... yoksa uyuya kalacaktım" demişti sesinde ki yorgunluk hala kendini belli ediyordu.

Meryem'in gözleri kısılırken Esma'nın başının sağ tarafında saç bitiminde başlayan yara izine kaymıştı. Bunu daha yeni görüyordu yada daha önce gözüne hiç çarpmamıştı. Dikkatli bakınca yara saç diplerine doğru kısa bir yol alıyordu. Meryem'in parmak uçları Esma'nın saçlarına doğru gidince.

"Kaza mı geçirdin" diye sordu başında ki yaraya parmaklarını değdirerek.

Genç kız Meryem'in sorusuyla kaşları havanmış elleri Meryem'in parmak uçlarının değdiği yaraya gitmişti.

"Bumu.."

Genç kız gözlerini bu sefer pür dikkat arkadaşına dikmiş

"Evet" demişti

"Bu kazadan sonra kalan yara izim"

"Kaza mı"

"Evet.. Neyse onu sonra konuşuruz vakit geçmek üzere hadi"

Meryem girdiği biranlık şoktan Esma'nın ayaklanmasıyla hızla çıkarken kendine gelmeye çalıştı. Arkadaşının ardından abdest alıp namaza durmuşlar bir süre sonra da arkadaşlarının uyanması ile kahvaltıya inmek için hazırlanmaya başlamışlardı.

Esma her ne kadar gözleri dalgın baksada bugün daha iyi gibiydi.

"İyi misin Esma"

Lona dikkatle arkadaşını sorgularken Carla.

"Fazla düşünme Esma. Hadi gidelim yoksa geç kalacağız" demiş kestirip atmıştı. Yoksa arkadaşı yine bir girdapta takılıp kalacaktı.

"Peki"

VERA Nơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ