Şiyar Aşiretinin Hanım Ağasıyım...

Depuis le début
                                    

" Ne yapıyorsun Rozalin? "

" Hiç! Yardım ediyorum. "

" Yardım istediğimi hatırlamıyorum! "

Rozalin'i Mirza'nın söylediğini duymamazlıktan gelmiş, Mirza' ya bir adım daha yaklaşmış;

" Mirza Mert niçin aramış? "demişti sessizce.

" İş için! "

" Bu kadar mı? "

" Bu kadar Rozalin! Hem, sana kalkmamanı söylemiştim. Neden beni dinlemiyorsun? "

" Yoo dinliyorum ağam ama sen benim söylediklerini duymamazlıktan gelip, dinlemiyorsun! "

" Yanılıyorsun hanım ağam! Seni dinliyorum ki, yaşananlara karşı daha sakin kalabiliyorum! "

Rozalin, yüzünde oluşan memmun ifade ile Mirza'ya sokulmuş, kollarını beline sarmıştı. Başını Mirza'nın göğsüne koymuştu. Duyduğu hızla atan kalp atışları ile gülümsemesi iyice büyümüş, bedenini saran Mirza'nın kolları ile tüm madenini tatlı bir sıcaklık ve bir titreşim oluşmuştu.

Mirza, bir elini Rozalin'in beline, diğer elini ensesine koyarak kendine çekmiş, dudaklarına kapanmıştı. Ardından zor da olsa çalan kapı ile Mirza Rozalin'den ayrılmış, kapıyı açmıştı.

" Abi annem sofraya gelsinler dedi. " demişti Zilan yüzünde kocaman gülümsemeyle.

" Git sen geliyoruz! " diyerek Zilan'ı göndermiş, Rozalin'in elini kavrayarak odadan çıkmışlardı.

Tüm aile akşam yemeği için salona gelirken, Rozalin, Dilaver bey, eşi ve kızı ile birlikte bir arkadaşına gittiklerini öğrenmiş keyifle yerine oturmuştu. Ardından bakışları Zelal'i aramış ama görememişti.

" Zilan, Zelal nerede? "

" Aç değilmiş yenge odada oturacakmış! "

" Ne demek odada oturacakmış? Olmaz öyle şey! Git çağır yemeğini yesin. "

" Tamam yenge. " diyerek Zilan tekrardan yerinden kalkmış, Zelal'i çağırmaya gitmişti.

Tüm aile bu gün yaşadıkları şey yüzünden sessizce yerlerinde oturarak zor da olsa bir şeyler yemeye çalışmıştı.

Berivan hanım, gözlerini sessizce elindeki çatalla tabağındaki yemekle uğraşan Ruken' den çekemiyordu bir türlü. Kızını, ilk göz ağrısını böyle görmek onu yakıp kül ediyordu.

Herkes sessizce zor da olsa yemeklerini yemiş koltuklara geçerek çay içmeye başlamışlardı. Kimseden ses çıkmazken, Berzan ağa Mirza'ya dönerek;

" Sabah ne diyecektin Mirza? Konuşamadık! " demişti.

Mirza, babasının sorusu ile Berzan ağa bakmış, yüzünde oluşan tebessüm ile karşısında Ruken'in yanında oturan Rozalin'e dönmüştü. Ardından akışlarını ablasına çevirmiş gözlerine bakmıştı.

Ruken, Mirza'nın gözlerine bakarak söylemek istediği şeyi anlamış, mutlulukla başını sallayarak babasına dönmüştü.

" Sabah Mirza'nın söylemek istediği şeyi iznin olursa ben söyleyeyim baba. "

" Tabi kızım! "

Ruken, yüzünde oluşan kocaman gülümsemeyle elini Rozalin'in bacağında duran elini tutarak babasına tekrardan dönmüştü.

" Söylediğim şeyden sonra müjde mi isterim ama baba! Ve vereceksin? "

" Sen ne istersen! " demişti gülen gözlerle kendisine bakan kızına bakarak Berzan ağa.

ROZALİN...(Söz Serisi 1)✔Où les histoires vivent. Découvrez maintenant