16.YALANLAR VE GECENİN YARISINDA SÖNEN MUMLAR

50 7 3
                                    

Okumaya geçmeden önce oy vermeyi ve önceki bölümler için de bana destek olmayı unutmayın lütfen. 🤍

16.BÖLÜM
YALANLAR VE GECENİN YARISINDA SÖNEN MUMLAR

"Gerçekliğin laneti, yalanın zehrinden beterdi. Günlerin aydın olsun Tanrı Zeus'un kızı; binlerce yıl süren gafletinin uykusu, bu gece sona erdi."

🎶
Kahraman Deniz - Uzak Gelecek

Güven, insanın omzunu dikleştir; ihanet belini bükerdi. İkisinin bariz ortak noktası da insana yüklediği sorumluluktu. İhanet kalbin üstüne biner kalkmaz, güven içine yerleşir gitmezdi. İkisi de yalnızca kalbe yüktü.

Ceketini üstüme giydirip beni arabaya taşımadan önce, "Az kaldı sevgilim," diye mırıldanmıştı belli belirsiz. "Sana söz veriyorum, çok az kaldı."

Beni o gün eve Cesur bıraktı. Verda'nın arabasını Verda'ya o ulaştırdı. Arabada bırakmış olduğum çantamı ve aptal korumanın şiddetine maruz kaldığımda düşürdüğüm telefonumu, o günün yarını bizzat Ufuk ile evime göndermişti.

Gece annem yoktu. Bana bıraktığı bir mesaj bile yoktu. Pazartesi okula gitmedim. Verda'nın aramalarına çıkmadım. Evime kadar geldi. Aysel Hanım'dan ona evde olmadığımı söylemesini istedim. Kimseyle görüşecek, konuşacak halim yoktu. Akşam olduğunda odamın boş duvarlarını izlemek yerine köşke gittim. Sevgilim haklıydı. Ben gerçekten yüzleşmeyi becerememiştim.

Belki geç kalmıştım, fakat artık geçiştirilmeyecektim.

Yalçın Karen bana bir açıklama borçluydu. Bergüzar Hanım bu kez buyruklarını sıralamayacak, beni dinleyecekti. Bana hala daha bir mesaj bile atmayan annem, gerekirse şimdi o köşke gelecekti.

Öz güvenli adımlarım, köşkün Allah'ın her günü bakımı yapılan bahçesini döver gibiydi. Yaralı olmayan sağ elim, bu kapıyı hayatında ilk kez alacaklı gibi çalıyordu. Öyleydi esasında, alacakları vardı. Öğrenmesi gereken gerçekleri vardı.

Fakat benim için saygıyla açılan kapı, ortalardan kaybolanın yalnızca annem olmadığını söyledi bana. Dedemin sekreterlerinden olan Aylin ne tesadüftür ki o an köşkteydi. Dedemin köşkteki çalışma odasından gerekli olan belgeleri almak için gelmişti. Yardımcılardan birine bizim için birer Türk kahvesi yapmalarını söylemiş, benim aileme ait olan terasa beni davet ederek kahve teklifinde bulunmuştu.

Müsaade etmedim.

Dedemin, büyükannemin ve annemin nerede olabileceği hakkında bildiklerini bana anlattıktan sonra ona ihtiyacım olmadığını söyleyip, gidebileceğini ekledim.

Bana ait olanları, bana lütfeden insanlara gram tahammül kalmamıştı artık.

Aylin'in yaklaşık bir ay önce dedemin baş sekreteri olmuş olması, ona benimle tatlımlı canımlı konuşabilme lüksünü vermiyordu. Benden 8 yaş büyük olması da bir şeyi değiştirmiyordu. Ben onun üstüydüm. İhmaller, suiistimalleri doğuruyorsa da hak edene yerini bildirmek iki çift lafıma bakardı.

Yüzü düştü. Asuman Hanım'ı çağırıp yalnızca bir tane sade Türk kahvesi istediğimde, yüzü daha düştü. Anlatması için işaret ettim. Dosyayı dizlerinin üstüne bırakıp ellerini önünde birleştirdi.

"Yalçın Bey ve Bergüzar Hanım, iki günlük iş seyahati için Dubai'deler. Anneniz hakkında bir bilgim yok. Yalnızca birkaç gün holdinge gelmeyeceğini biliyorum. Eğer isterseniz Betül'e sorabilirim tabii."

ZİRVENİN SAVAŞIWhere stories live. Discover now