33.BÖLÜM

42.5K 1.9K 322
                                    

Herkese merhaba; Bölümü sonunda tamamlayabildim. Gördüğünüz üzere oldukça uzun ve yorucu bir bölüm oldu benim için. Neler tahmin ettiniz neler düşündünüz bilmiyorum ama umarım farklı bir son olmuştur sizler için. Bu bölüm için medyada seçtiğim şarkı ''Bendeniz'den Gönül Yareler içinde'' oldu. Umarım beğenerek okuyacağınız bir bölüm olur. Son olarak vote ve yorumlarınızı beklediğimi söyleyerek daha fazla uzatmayıp sizleri hikayemiz ile baş başa bırakıyorum. Hatalarım varsa affola...Keyifli okumlar...

GÜNEŞ DOĞUDAN YÜKSELİR 33.BÖLÜM

Cihangir; son birkaç gündür iş yerinde oldukça yoğun günler geçiriyordu. Sevgililer günü için çıkarttıkları ürünler bir hayli rağbet görmüş satışlar bir anda fırlayarak ikinci hatta üçüncü kez yeniden aynı mallar üzerinden üretim yapılmıştı. Tabi bunda karısının çizmiş olduğu parçalarında etkisi büyüktü. Her ne kadar bu işe gönülsüz girmiş olsa da bir kaç ay içinde Deniz işine alışarak kendisinden beklenilenin üstünde bir performans göstererek sadece kendisine ait iki tane desen çalışmasıyla konseptin en çok satılan ürünlerini tasarlamıştı. Karısının bu konularda yetenekli olduğunun zaten farkındaydı fakat bir ömür boyu bu işi yapmak istemediğini de biliyordu. O çizgisini, kalemini elbiseler üzerinde konuşturmak istiyor bunun üzerine uzmanlaşarak geleceğini bu iş kolunda ölümsüzleştirmek istiyordu. Doğumdan sonra Deniz'in hayallerini gerçekleştirmek için gerekirse olağanüstü bir çaba göstererek tüm enerjisini bu iş üzerinde yoğunlaştıracaktı. Belki ilk etapta yurt dışı olmasa bile bebek biraz büyüdüğünde onu eğitimine devam etmesi için Milano'ya göndermeyi bile düşünüyordu.

Baş başa dans ettikleri o gece de kulağına fısıldadığı sözlerden sonra karısı her ne kadar sessiz kalmayı tercih etse de o bu sessizliği bile iyiye yormuş hiç olmazsa olumsuz bir tavır sergilemediği için mutlu olmuştu.

Yine de içinde tarif edemediği bir korku vardı. Bu yüzden ona sezdirmeden tüm hareketlerini takip ediyor evdeki herkes ile tek tek konuşarak gün içinde yaptıklarından haberdar oluyordu. Yarın psikolog ile yeni bir randevusu vardı. Aslında o randevuya beraber gitmek istiyor onun yanında olarak desteğini göstermek istiyordu. Fakat yarın ki gündemi o kadar kalabalıktı ki bunun için nasıl fırsat yaratacağını bilemiyordu.

O gece akşam yemeğinde Türkan, Deniz ve Cihangir beraberce yemeklerini yiyorlardı. Cihangir; Deniz'deki sessizliğin ve tuhaflığın farkındaydı ama bunu yarın ki psikolog randevusu için gerildiğine yoruyor bir şey demiyordu.

''Yarın psikoloğa sizinle gelemeyebilirim. Sabah bir toplantım var sonrasında da ürünlerimizin reklamını yapacak ve geniş kapsamlı yer verecek bir dergi ile röportaj yapılacak ve benim de mutlaka olmam gerekiyor.''

''Olsun önemli değil sen işlerini aksatma benim için. Diğer hafta beraber gideriz.''

Deniz'in ansızın söylediği sözler Cihangir ve Türkan'ı şaşırtsa da onun konuşarak olumlu bir tepki vermiş olduğundan dolayı mutlu olmuşlardı.

''Ama sonrasında kadın doğum uzmanına beraber gideceğiz. Ona mutlaka yetişeceğim.''

Deniz doktorun adını duymasıyla bir anda gerilmişti. Her şeyi planlamışken bu randevuda nerden çıkmıştı.

''Anlamadım? O randevu iki gün sonra değil miydi?''

''Evet öyleydi ama kadının o gün iki tane ameliyatı çıkmış. Ben de araya sıkıştırmak istemediğimden dolayı yarına çektirdim randevumuzu.''

''Randevumuzu'' demişti. İşte yine aynı şeyi yapıyordu. Kendisiyle ilgili her şeyi sanki bizzat o yaşıyormuşçasına konuşması ve sürekli onun adına kararlar vermesi Deniz'i yine çileden çıkartmıştı. Allah'tan o randevuya gidecek zamanı olmayacaktı da boş yere kızması gerekmeyecekti.

GÜNEŞ DOĞUDAN YÜKSELİRDonde viven las historias. Descúbrelo ahora