"Ne yapacağız Jin? Biz hiç hasta birine bakmadık ki."

Jin dudaklarını dişlerken düşünmeye başladı. Aklına gelen fikirle telefonuna uzanırken bir taraftan Yoongi'ye anlatıyordu.

"Bayan Lee'yi arayacağım o bilir."

Yoongi gözlerini devirip Jin'in elinden telefonu çekti.

"Aptal aptal konuşma haftasonu bugün. Bayan Lee'nin evi buraya yakın değil, gelmesi uzun sürer."

Jin kafasıyla onayladı. Oda ayağa kalkıp volta atmaya başladı. Kısa bir beyin fırtınasının ardından sevinçle sıçradı.

"BULDUM!"

"Ne?"

Odadan çıkıp merdivenlerden inmeye başlayınca Yoongi de peşinden gidip bağırdı.

"Beni bırakıp kaçıp gidiyor musun?!"

"Saçmalama. Taehyung'ları çağıracağım, o sağlık klübündeydi."

  Yoongi sevinçle sıçrayıp Jin'in alnını öptü.

"Jimin iyileşsin senle bir çocuk daha yapacağım be!"

  Jin gözlerini devirip Yoongi'yi kendinden uzaklaştırdı.

"Sen doğuracaksın sanki! Neyse ciddiyetimi bozma ben onları çağırmaya gidiyorum."

"Tamam."

Jin gecelikli olmasını umursamadan yanı başlarındaki eve koşturdu. Kapının önüne gelince uyuyup uyumadıklarını umursamadan kapıyı hızlıca hiç durmadan çaldı.

"Açsanıza be!"

Hala kapıyı çalarken kapının bir anda açılmasıyla öne doğru yalpaladı fakat kısa bir sürede kendini toparladı. Kapıdaki Hoseok'a kısaca gülümseyip hiçbir şey demeden eve girdi. Oturma odasına hızlıca girdi, hepsinin uyanık olduğunu görünce derin bir nefes aldı. Diğerleri Jin'i görünce -unicornlu gecelikle- şaşırmışlardı. Taehyung üstündeki şaşkınlığı atıp konuştu.

"Ne oldu be alacaklı gibi kapıyı çalıyorsun."

Jin soluklanıp Taehyung'a döndü.

"Jimin'in çok ateşi var ve biz Yoongi ile hiç hasta bakmadım. Yanlışlıkla öldürme ihtimalimiz çok yüksek."

Jungkook, Jimin'in adını duyunca hemen ayaklanıp evden çıktı. Diğerleride peşinden geliyordu. Açık kapıdan içeri girer girmez Yoongi ile karşılaştı.

"Sonunda gelebildiniz."

"Nerede Jimin?"

Yoongi üst katı işaret edince hemen oraya çıkıp kapısı tek açık olan odaya girdi. Yatakta hareketsizce yatan bir Jimin görünce içi parçalanmıştı. Jin ve diğerleride odaya girince bütün gözler Taehyung'u bulmuştu.

"Ne yapacağız?" dedi Yoongi endişeli bir sesle. Taehyung, Jimin'e bakıp ilk elini alnına koydu. Elini geri çekip diğerlerine döndü.

"Ilık su ve bez ayarlayın."

Jin başını sallayıp aşşağı kata dediklerini hazırlamak için gitti. Taehyung, Jimin'in üstündeki battaniyeyi alıp  çekince Jimin irkilerek ayılmıştı. Gözlerini zorlukla açıp etrafa baktı. Yoongi, Jimin'e yaklaştı.

"Oh, uyandın sonunda."

"Ü-üşüyorum."

"Ateşin var çünkü."

Leyzi üzgün bir şekilde Jimin'in yanına gidip onu ısıtmaya çalıştı. Jimin halsiz olmasına rağmen Leyzi'nin duygusal olduğunu biliyordu. Kafasını okşayıp zorlukla gülümsedi.

Fox and Wolf | JikookWo Geschichten leben. Entdecke jetzt