Yüzümü asıp söylediğim için herkes inanmıştı zaten bana inanmayan da ne bilim eheheh 

Meriç kulağıma doğru yaklaşıp "Seni gerçekten tebrik ediyorum buralarda harcandığını da belirtmek isterim."deyince kahkaha atasım gelmişti çocuk haklı buralarda harcanıyorum yanim.  

Sağ olsun canım ailem başıma toplaşıp "şimdi nasılsın? Acıyor mu?"gibi şeyler sormayıp her biri farklı telden çalmaya başlamıştı. Bu sevgileri gözlerimi yaşartıyor. 

Allahım sevilmeyen evlat olmak böyle bir şeymiş demek? Ah ne kadar yazığım. 

Meriç kalkmak isteyince annem zorlana yemeğe kalmasını söylemişti. Zaten zahmet olacak kalsın ablasıyla birlikte gider ne acelesi var aq? 

Birlikte sofraya geçip oturduk ben ve Meriç yan yana oturmuştuk.

"Nil şurdan tuzu uzatsana."deyince Meriç, dişlerimi sıkıp Meriç'in hemen önünde duran tuzu eline vermiştim. Cidden abimden beter biri kendisi. İnsan dibindeki şeyi ister mi ya? Şansıma tüküreyim.

"Sağ ol Nil."deyip yemeğine tuz eklemişti. Ona dönüp "Ne demek rica ederim."demiştim.

Bizi böyle gören mal kardeşim Emre hemencecik o fındık burnunu sokmuştu. Yanımda olsa ağzının ortasına çakardım vallaha. Ortalığı karıştırmak için elinden geleni yapıyor bücürük.

"Selim abi gördün mü Nil ablam ve yanındaki çocuk çok şüpheli davranıyor bence aralarında bir şey var."

Emre böyle söyleyince Meriç'i kuru bir öksürük tutmuştu beline vurup su uzattım. Meriç suyu içtikten sonra "Oha Nil! İçimi dışıma çıkardın."demişti.

Cidden kimseye iyilik yaramıyor boğulacaktı çocuğu kurtardım hâlâ laf ediyor. 

Abim ikimizi iyice bir süzüp "Emrecim öyle bir şey olamaz bunu ikisi de iyi biliyor o yüzden şüphelenmene falan gerek yok."deyince moralim alt üst olmuştu. Ne yani ikimiz neden olamayız ki? Sanki siz evlenince biz kardeş oluyoruz da o yüzden sevgili falan olmamız imkansız gibi konuşuyor. 

Emre atılıp "Neden olamaz ki abi?"deyip yanıt beklemişti bu sırada ben ve Meriç'te bir birimize umutsuzca bakıyorduk. Abim boğazını temizleyip "Emre çok konuşma da yemeğini ye."deyince sonunda salak kardeşim susmuştu. Canım annem de ben ve Meriç'i çoktan göz hapsine almıştı.

Meriç fark etmiş olacak ki kulağıma eğilip "Annen neden kötü kötü bize bakıyor?"diye sormuştu. Sessizce yanıt vermiştim. 

"Kulağıma eğilmeye devam edersen daha çok bakar o yüzden önüne dön ve yemeğini ye!"

Meriç hemencecik yemeğine odaklanmıştı. Babamın konuşmasıyla hepimiz ona döndük.

"Aylin kızım diyoruz ki yakında seni istemeye gelelim ne dersin?"

Ne? Bu ne hız? Oha abim evleniyor mu? Evde kaldım dostlar. 

Gören benden küçük kardeşim evleniyor sanar bu ne tepki Nil? 

Aylin yengem utanarak başını eğmişti. Kız dünden razı. Meriç boğazını temizleyip kendini belli etmişti. Hayırdır gibisinden bakışlar yolladım herhalde evliliğe mani olmak gibi bir niyeti var.

Yok be bunda o cesaret yok. Hem abimle aşık atamaz eheheh ne kadar da iyi tanıyorum maşallah.

Aylin yengem bekletmeden cevap verdi. 

"Kenan amcacım aslında iyi olur ama biz düşündük ki sınav haftasını atlatıp öyle istemeyi yapalım. Size uygun olur mu?"

"Bize uygun olur kızım, sınavlar ne zaman başlıyor?"

Numara Komşum Bir Deli || TextingNơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ