🌪1. Bölüm 🌪

110 13 7
                                    

Günün erken saatlerinde, herkesin uyuduğu vakitlerde, yürüyüşe çıkmayı seviyordun o yüzden her gün yaptığın gibi sabah erkenden uyanıp yürüşe çıkmıştın. Senin gibi sabah sporunu yapmak için bir iki insan daha vardı fakat birbirinizden oldukça uzaktınız. Onları umursamadan yürümene devam ettin. Kulaklığından gelen müzik sesinin eşliğinde denize yakın olan yürüyüş yolunda yürümek, sıkıcı hayatını biraz daha katlanılabilir hale getiriyordu. Burayı seviyordun. Denizin rahatlatıcı gücü Güneşin canlılığıyla birleşince içini istemesen de bir mutluluk kaplıyordu. Çalan müziğe kendini o kadar kaptırmıştın ki çözülen bağcığını fark etmeyip üzerine basarak yere düştün. Yere düşmenin etkisiyle kulağındaki kulaklıklar iki farklı yöne uçmuş, dizini yere çarpmıştın. Canının acısıyla gözlerini yumdun. Birkaç saniye yerde dizine baktın. Görünürde hiçbir şeyi yoktu sadece ağrısı vardı. Sinirle çözülen bağcığını bağladın. Tam ayağa kalkacaktın ki önüne doğru uzatılan iki kulaklığın ile durdun. Şaşkınca sana doğru uzatılan elden kulaklıklarını aldın ve ayağa kalktın. Kulaklıklarını hemen kutusuna koydun ve sana yardım eden kişiye baktın.

"Teşekkür ederim." dedin. Karşında duran kişi seninle yaşıt gibi duruyordu. Siyah saçlara ve soluk bir tene sahipti. Boyun kore standartlarına göre uzundu fakat karşındaki siyah saçlı çocuk senden yarım kafa kadar daha uzundu. Soğuk görünümüne tezat oluşturacak şekilde gülümsedi ve yoluna devam etti. Çocuğun görüntüsünden etkilenmiştin, kendine bakan birisi olduğunu hemen belli ediyordu. Dizinin sızlamasıyla çocuğun arkasından bakmanın daha fazla bir anlamı olmayacağından eve dönüş yolunu tuttun. Canın acısa da dayanacaktın.

•••

Eve gelmiş duşa girmiştin. Üstündeki terden kurtulmanın verdiği rahatlıkla dizinle ilgilenmiş şişmediğini fark edince sevinmiştin. Sadece biraz ağrısı vardı fakat kısa sürede iyileşeceğine emindin. Banyodan çıkıp odana geçtin. Hızlı olmalıydın, öğleden sonra dersin vardı. Lisede beden eğitimi öğretmenliği yapıyordun. Gençken, birincilikle okulunu bitirmiş ve küçüklüğünden beri olmak istediğin beden eğitimi öğretmeni olmuştun. Makyaj aynasında kendine baktın. Kısa süre önce mint rengine boyattığın saçların iyice açılmıştı. Tekrar boyatmam gerekiyordu. Onları kuruttun ve yukarıdan otladın. Beline gelen saçların bu şekilde omzunun biraz altında kalıyordu. Üstündeki havluyu çıkarıp beden öğretmeni olmanın verdiği rahatlıkla duşa girmeden önce hazırladığın eşofman takımı giydin. Makyaj masasının önündeki sandalyenin üzerinde duran çantanı aldın ve kapıya doğru yürüdün. Ayakkabılıktan beyaz spor ayakkabılarını çıkarıp giydin. Artık hazırdın, gidebilirdin. Evden ayrıldın ve arabana binip okula sürdün.



******

Merhaba, bu işte yeniyim. Umarım beğenmişsinizdir. Bu bölüm tanıtım gibi bir şeydi. İleriki bölümler ilk bölümler gibi olmayacak.

Oy atmayı ve yorum yazmayı unutmayın.

JEKYLL  ∥ OH SEHUNWhere stories live. Discover now