1. Bölüm

153 14 5
                                    

  Yağmurlu havada koşarak otobüs durağına gidiyordum. Okuldan yeni çıkmıştım ve hastahaneye, annemin yanına, yetişmeliydim. Botlarımın su birikintileriyle buluşup ayrılmasıyla su damlacıkları paçalarımı sırılsıklam etmişti. Islanmama aldırmayarak yaklaşmış olduğum durağa, bineceğim otobüsün yaklaşmasıyla hızımı arttırdım fakat karşıma çıkan kişiyle çarpışarak yere düşmemle otobüs hareketlenmişti. Uzandığım yerde giden otobüsün ardından izlerken bakış açıma giren elle başımı kaldırdım. Az önce çarpıştığım çocuk elini uzatmış yüzüme bakıyordu. Elini tutarak ayağa kalkmama yardım etmesine izin verdim. Sonuçta otobüsü kaçırmamın suçlusu oydu.

"Özür dilerim, direkt önünüze çıktım." sakince konuştuğunda şaşırmıştım. Açıkçası küfür etmesini bekliyordum. Siyah uzun kollusuna ve pantolonuna eşlik eden beyaz şapkasıyla oldukça rahat bir tarzda giyinmişti. Onun aksine ben okul formasıylaydım. Kirli suyla ıslanmış bir okul formasıyla. Dizlerimden başlayarak gömleğime doğru giden yer yer iz bırakmış ıslaklığa derin iç çekişlerimle bakmıştım. Bu yetmezmiş gibi üstüne otobüsü de kaçırmıştım. Sanırım bugün en şanssız günlerimden biriydi. Her günüm gibi. Karşılık vermeyi unuttuğum çocuğa bakışlarım dönünce üstüme bakarak sırıttığını fark ettim. Tabi onun üstünde bir şey yoktu olsa da siyah giydiği için belli olmazdı. Sinirle, yanından geçerken konuştum.

"Evet öyle oldu!" diyerek ilerlemeye başladığımda bir süre yerinde durdu, sonra peşimden geldi. Alaycı bakışlarını hissediyordum.

"Senin de özür dilemen gerekmiyor mu?" sorarcasına bana bakmaya başlamıştı yanımda yürürken. Ona yan bir bakış atıp önüme bakarak yürümeye devam ettim. Onu umursamadım. "Sen de özür dilemelisin. Yani normal insanlar bunu yapar." Yanımda, adımlarıma eşlik ederek yürümeye devam ediyordu.

"Önüme çıkan sensin." umursamazca konuşup adımlarımı hızlandırarak otobüs durağının içine girdim. Üşümeye başlamıştım. Aynı şekilde o da durağın içine girip yanımda, ayakta durdu. Göz devirip uzakta beliren otobüsü izlemeye başladım beni izlediğini hissediyordum o yüzden ona bakmamaya çalışıyordum.

"Tanışalım." dedi aniden. Bakışlarımı yaklaşan otobüsten çekip ona döndüm. Birisiyle tanışmama gerek yoktu. Umursamayarak konuştum.

"Neden?" cevabıma şaşırmış olacak ki tuhaf bir şekilde bana baktı. Yüzünü buruşturup konuşmaya devam etti.

"Çünkü normal insanlar öyle yapar?" sorarcasına bana baktığında yine göz devirmiştim. Sıkıntıyla derin bir nefes aldım. Birisiyle konuşmak beni boğuyordu.

"O zaman ben normal insan değilim." bu sefer dediğime gülüp başını iki yana salladı. Otobüsün önümüzde durmasıyla hızlı adımlar atarak dışarıya çıktım ve tam önümde duran otobüse yürüdüm.

"Hey bekle, adım Yoongi! Senin?" arkamdan bağırsa da otobüse yetişememişti. Bu sefer sırıtan ben olmuştum, kapı kapanmadan alay ettiğimi belli edercesine adımı söyledim.

"Jimin." yüzünde oluşan küçük tebessüm ise kapı kapanmadan önce gördüğüm son şeydi.

Kitabın hakkındaki düşüncenizi belirtirseniz sevinirim

Love Scenerio | YoonMinWhere stories live. Discover now