♤22.Yağmur♤

24.9K 1.4K 189
                                    

Zara Larsson - Uncover

Zara Larsson - Uncover

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


Dolunay Ünal;

Eve geldiğimde sıcak bir duş alıp iki saat kadar uyuduktan sonra kalkıp derse gitmek için hazırlanmaya başlamıştım. Kendimi oldukça yorgun ve halsiz hissetmeme rağmen derse gitmek zorundaydım. Sonuç olarak derslerde uyuyacak ve dinlenecektim.

Saçlarımı tarayıp minik bir toka yardımıyla dağınık bir topuz yapıp banyoya girdim. Her zamanki rutin işlerimi hallettikten sonra dişlerimi fırçalayıp banyodan çıktım. Aynanın önünden geçerken yansımama baktığımda aynada gördüğüm kız bana artık çok yabancı geliyordu. Gözaltlarım her zaman olduğu gibi yine uykusuz kaldığım için morarmışlardı.

Bunu hiç kimsenin fark etmemesi için aynanın önünden kapatıcıyı alıp gözaltlarımdaki morlukları kapattım. Zaten beyaz tenli olduğum için şimdi tamamen hayalete benziyordum. Oflayarak az önce topuz yaptığım saçımı açıp salık bıraktım.

Üzerime kot pantolon ve sarı örgü bir kazak giydikten sonra çantama bugün olacak derslerin kitaplarını tıkıştırıp kahvaltı etmek için aşağı indim.

''Kızım iyi misin hasta görünüyorsun.'' dedi annem endişeyle bana bakarak.

''İyiyim annecim merak etme sen.'' dedim yüzüme sahte bir gülümseme yerleştirerek. Ve annemin buna inanmasını umut ederek biraz daha gülümsedim.

''Dün gece Asya'da kalacağını zannetmiştik ne zaman geldin eve?'' diye sordu annem çayı demlerken. Demek ki Asya dün bana ne kadar kızgın olsa da annemin endişelenmemesi için onu aramış ve onlarda kalacağım yalanını söylemişti.

''Evet aslında orada kalacaktım ama sonra vazgeçtim ve eve geldim. Ben geldiğimde siz çoktan uyumuştunuz o yüzden sizi uyandırmak istemedim.'' dedim kendime tost hazırlarken.

Tostumu hazırladıktan sonra tost makinesine yerleştirip kendim için bir bardak kahve koydum.

Babamda aşağı indiğinde her zaman oturduğu sandalyesine oturup gazetesini okumaya başladı. Kahvaltımı yaptıktan sonra bulaşıkları makineye yerleştirdim yoksa yine hepsi annemin üstüne kalacaklardı. Annem ve babamı yanaklarından öpüp gülümseyerek koridora geçtim. Dışarıda hava yine soğuk olduğundan siyah montumu giyip, en sevdiğim sarı atkımı boynuma bağladım. Botlarımı giydikten sonra çantamı alıp dışarı çıktım.

Ben dışarı çıkarken annem arkamdan ''İyi dersler.'' diye bağırmayı ihmal etmemişti.

Evden çıktığım an soğuk havanın yüzüme çarpmasıyla bir ürperti geçti bedenimden. Cebimden telefonumu alıp kulaklığımı taktım ve üniversiteye doğru yürümeye başladım.

Yolda yürürken yanımdan geçen insanları incelemeye başladım. Bazıları aceleyle yürüyorlardı, bazılarıysa sakin adımlarla. Bazıları üzgün görünüyorlardı, bazıları yorgun, bazıları mutlu, bazılarıysa bıkmış.

Bana Görünmeyeni Anlat Where stories live. Discover now